BTS'React

03

~Mafya Bts! Sex yapmak istemiyorsun."Mafya Au.

Jin

Sıra sende olduğu için  bulaşıkları yıkarken erkek arkadaşın sana arkadan sarıldı. Avuçları karnınıza yaslandı ve dudakları omzunuzdan aşağı öpücükler bıraktı. Jin, boynundaki saçı çekti ve seni, özellikle de tatlı noktanı öpmeye devam etti. Ama sen hissetmiyordun. Zihniniz son zamanlarda olan her şeyle fazlasıyla doluydu. Hiçbir şeye odaklanamadınız, dahası, Jin'in sevgisine biraz zevk ve karşılık katın.

"Bekle Jin..." Elleri alçalıp aşağı inerken mırıldandın. Kalçalarınızı aldı ve bacaklarınızın arasında dururken sizi tezgaha oturttu. Jin seni öpmeye çalıştı ama sen geri çekildin.

"Yapamam... bu gece olmaz," dedin sessizce. Kan yanaklarınıza hücum etti ve avuçlarınız soğudu. "Senin için telafi edeceğim," diye ekledin utangaç bir mırıltı ile. Gözlerin ellerindeyken, Jin'in baş parmağıyla çeneni kaldırması ve seni onunla yüz yüze getirmesi şaşırtıcı değildi.

"Bir şey mi oldu prenses?" sana sordu. Kaşları çoktan çatılmıştı, kahverengi kürelerinde bir endişe parıltısı yüzüyordu. Bu daha önce hiç olmamıştı, o yüzden doğal olarak senin için endişelendi.

"Bir şey mi yaptım prenses?" Jin ısrar etti, ancak zihninde sana zarar verebilecek herhangi bir şey yoktu.

"H-hayır, tabii ki hayır," diye acele ettin ve sonra bir kez daha yavaşladın. "Ben sadece... aklım... şu an o kadar dolu ki... Yapamam..." Düşüncelerini anlamlı bir cümlede toplamaya çalıştın ama düşündüğünden daha zordu.

Jin, çoğunlukla eğitimin ve gelecek planların yüzünden son zamanlarda çok uğraştığını biliyordu, ama sana yardım etmek için seni desteklemekten başka bir şey yapamadı. Seni rahatlatıp bir anlığına unutturabileceğini düşündü ama ihtiyacın olan bu değildi. Zaten düşündüğü şekilde değil.

"Anlıyorum, sorun değil" dedi erkek arkadaşın yumuşak bir şekilde ve yanağını okşadı. Sana karşı dürüst olup olmadığını anlamak için gözlerinin içine baktın ve tepkisini inceledin.

"Emin misin?" diye fısıldadın, boştaki elini sıkarak.

"Elbette eminim prenses," diye parlak bir şekilde gülümsedi ve sonunda sizi ikna etti. "Film falan izlemek ister misin?"

Sen de başını salladın ve gülümsedin. Tezgahtan inmene yardım etmeden önce Jin'e minnettar bir öpücük verdin ve ikiniz rahatça kanepeye yerleştiniz. Sen filmi izlerken onun göğsüne yaslandın ve parmakları saçlarına dolandı.

Namjoon

Bazı kız arkadaşlarınla ​​içki içmekten eve döndün, gerçi hiç gidecek havanda değildin. Ancak işinize ara vermenin size iyi geleceğini, biraz dikkatinizi dağıtacağını ve rahatlamanıza yardımcı olacağını düşündünüz. Yine de içkinizi yudumlarken ve sohbet ederken aklınız başka yerdeydi.

Oturma odasına gitmeden önce ceketini asıp ayakkabılarını çıkardın ve yüzünün önündeki yumuşak kanepeye düştün. Namjoon başını kitabından kaldırıp eğlenerek izlerken, sana yakın olan yastıklardan birine sarıldın.

"İçecekler nasıldı?"

"Bir... bir içki," dedin işaret parmağını göstererek. İçini çektin, "Bilmiyorum... Konuşmaya odaklanamadım... Aklım şu an çok dolu..."