4 SENE ARDINDAN

BALIKLAR

Bütün gece o saçma soruları düşünürken uyuyakalmışım ve en önemlisi artık telefonu şarj etme ve açma zamanı gelmişti Ece'yi,Ege'yi o kadar özledim ki Ege'nin bana yapmış olduğu onca kötülüğe rağmen,her şeye rağmen onu o kadar çok özleyip seviyorum ki...hayır yani yazlığa gelmişim onca yolu sırf kafa dinlemek için gelen ben,sabahın köründe alacaklı gibi kapıyı çalan ey Müslüman insan evladı ama şuan insan evladı olup olmadığından şüphe ediyorum!

Dur bekle bekle geldim şimdi kapıyı kafana geçiricem ya sen kimsinde bu saatte benim kapımı çalıyon lan!

Evet kapıyı açmamla anlık şok geçirmem bir oldu karşımda 1 yıldır görüşmediğim yazlık komşum Mert duruyordu.

-Meeeeer!

-Rüyaa! Hayırsız o kadar geliyorsun insan bir mesaj atar.Çok özledim kızım seni nereden esti bakalım buraya gelmek?

-Valla Mert çok uzun hikayeler kardeşim hiiç şimdi o konulara gir- Lafımın kesilmesiyle susmak zorunda kaldım ve Mert söze girdi.

-Hee ben anladım ya sen beni özlemedin baksana içeri bile davet etmiyorsun insan bir davet eder gel kahve içelim falan der neyse gidiyom ben ya!

-Gel buraya beee! Hatta şimdi içeriye geçiyorsun ve biir güzel kahvaltı iki tanede kahve hazırlıyorsun ve bende o sıra yukarıya çıkıp üzerimi değiştirip geliyoruum!

Tam yukarı çıkarken de"Beni bu saatte kapımı alacaklı gibi çalmanın ve bu saatte uyandırmanın cezası olarak düşüün".

*********************

-Meert ben sana sadece kahvaltı hazırla demiştim ama bu masada sadece kuş sütü eksik! Dedim ağzıma bir salatalık attım hemen şimdi sıra her şeyi hayvan gibi yemekte!!!

Aradan sessizce 5 bilemedin 10 dakika geçtikten sonra Mert lafa atladı bende diyordum ne zaman konuşacak bu çocuk diye!

-Rüya neler oluyor sen bu ayda hayatta buraya gelmezdin?

-Mert bunları sonra konuşalım lütfen...hem bu şahane kahvaltı için çook teşekür ederim diyip masadan kalkıp yanağına kocamaan sulu bir öpücük bıraktım.

Mert benim gerçekten Ece'den sonra gelen en iyi arkadaşımdı aslında zamanında ona Ege'den de bahsetmiştim ama şimdi tekrardan canını sıkmak istemiyordum.

-Mert ben gidiyim ve telefonumu alıyım sonra da sahile inelim buraları gerçekten özledim ve kafa dinlemek istiyorum.

-Tamam bebeğim biliyorsun ki benimleyken süper kafa dinlersin!

-Tamam Mert bir şey demiyorum ben sana tamam valla kafa dinlemeye de ihtiyacım yok sus yeter.

-Öyle olsun Rüya hanım bende diyorum bu kız beni özlemiştir ama nerdeee

-Ufff saçmalamayı kes Mert! Diyip kafasına bir yastık fırlatıp yukarı çıkmaya başladım.

-Saç malanmaz taranır bebeğiiim!

Arkamdan gelen o iğrenç espiriden sonra odadan hiç çıkasım gelmedi.

Acaba mesaj atmış mıydı? Acaba oda merak etti mi eminim etmemiştir ama işte bir umut.Telefonu elime alıp açılmasını bekledim.

Tam 40 mesaj 17 cevapsız arama.Evet mesajların 28 tanesi Ece'dendi 12si de Ege'den bir dakika ya Ege merak edip mesaj mı atmıştı yani hatta aramış mıydı!

Anlamıyorum ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk ayrıca ona ne hissettiğimi artık anlayamıyordu ve bir mesajda senin yanına geliyorum seni merak etmeye başladım yazıyordu ne yapma çalışıyordu ki şimdi bu! Kapının çalmasıyla yerime sanki yapışmış gibi kalmıştım ne bir şey hissediyordum nede hareket edebiliyordum.Aşağıdan gelen sesle yerimden sıçradım.

-Rüya bir çocuk seni sor- demesine kalmadan odama dalan bir öküzle karşı karşıya kalmam bir olmuştu tam bir gece boyunca onu görsem ne yaparım diye düşünürken şimdi karşımda ve hiç bir şey diyemiyordum ve Ege'nin sesi ile irkildim.

-Rüya hadi artık İstanbula dönelim bak hepimiz çok merak ettik seni ikimiz arasında düzeltmemiz gereken şeyler var!

-Ege ikimiz arasında bir şey yok!Git burdan ben gelmiyorum seninle.

Dememle birlikte kapıda dikilen Mert'i görmem bir oldu.

-Mert akşam görüşeceğiz canım şimdi senden çok özür diliyorum ve Ege ve bana izin verir misin?

-Tabi ki de hatta akşam Ege ile beraber gelin vakit geçiririz!

Hayır yani bu çocuğun ağzının ayarı gerçekten de yoktu. Ve Ege lafa girdi.

-Mert sen şimdi bir şeyler ayarla tamam ben çünkü Rüya'yı alıp bir yere kadar gideceğiz ve akşam yemeğe üçümüz olacağız. Deyip kolumdan tuttuğu gibi çekiştirmeye başladı.

Kokusu...bir insanı bu kadar nasıl özleyebiliriz ki? Nedense ona karşı koyup hiçbir şey diyemiyordum.Arabaya bindik ve ben onunla hiç konuşmak istemiyordum.Ama nereye gittiğimizi de çok merak ediyordum ki Ege'nin sesine döndüm.

-Balık tutmayı sever misin?

-Ne o Ege Bey bir gün benden nefret edip iki gün iyi olmaya mı karar verdiniz_

Ege derin bir iç çekti ve:

-Rüya burada aramızı düzeltmeye çalışıyorum pişmanım işte ve tekrar soruyorum balık tutmayı seviyor musun?

-Hiç tutmadım.

-Tamam bu harika hadi şimdi beraber balık tutmaya gidiyoruz! Dedi ve gözlerimi abartılı bir şekilde devirerek koltuğa kafamı yasladım kafamda onlarca soru vardı ki hayır bir yanım ondan nefret ederken bir yanım onu deli gibi seviyordu...

************************

Gözlerimi açtığımda Ege ile göz göz gelmiştik.

-Bende tam seni uyandıracaktım geldik dedi gülerek.

Burası çok güzel bir yerdi ve ben ilk defa balık tutma heyecanını yaşayacaktım.

-Hadi uykucu in arabadan ve bana yardım et. Dedi ve elime bir olta ve kova vermişti.

Ve yavaşça denize doğru yürümeye başladık.Daha sonra Ege bana oltayı nasıl tutmam gerektiğini falan gösterdi o bana ne kadar yakınsa benim kalbim bir o kadar daha hızlı çarpmaya başladı.Aradan 10 dakika geçtikten sonra oltam da bir kıpırdı hissettim ve hemen Ege'ye döndüm

-Ege gel gel kıpırdıyor bu ne yapıcam şimdii? Ege yanıma gelirken kıs kıs gülüyordu.

-Evet şimdi hızlıca makarayı çevir tamam mı?

-Tamam ayy Ege şuna bak kıyamam can çekişiyor resmen.

-Ama biz onu akşam yicez diyip kovaya koydu ve arkasın döndü bende fırsattan istifaden balığı kovadan geri alarak denize attım.

YARIM SAAT SONRA:

-Kovada ki balık nerede Rüya?

-Şeyy ben biraz onu geri denize bırakmış olabilirim.

-Ya ben senin gibi saf yürekli bir kızı nasıl üzmeyi becerdim?

-Efendim?

-Hee yok bir şey ya hadi daha geç olmadan eve gidelim de şu Mert Beyle tanışalım.

Gerçekten günüm onunla çok güzel geçmişti belki de onu çok özlemiştim hangisi bilmiyorum ama tek bildiğim şey günümü o berbata çevirirken birde bakıyorum o güzelleştiriyor.

BÖLÜM SONUUU!

Uzun bir süreden sonra anca yazabildim.