(Minho)
Jisung gider gitmez hyunjini aradım.
"Ne var minho?"
"Azıcık kibar konuş."
"Bana diyene bak. Neyse neden aradın?"
"Çabuk buraya gel."
"Nereye?" Sence?
"Cehennemin dibine hyun! Neresi olabilir? Tabii ki evime!"
"Tamam be! Geliyorum, kapat telefonu."
Telefonu kapattım. Tüm keyfimi kaçırmıştı.
Yaklaşık 20dk sonra kapı çaldı. Kapıyı açıp hyunjinin kafasına vurdum.
"Ahh! Neden vuruyorsun be?!"
"Tüm keyfimi kaçırdın. Bu da cezaydı."
"Senin keyfini sikeyim..."
Fısıldayarak konuşmuştu. Duymadığımı sanmıştı ama duymuştum.
"Seni duyabiliyorum hyun."
"Banane."
Bana bu çocuğu öldürmemem için bir sebep söyleyin.
Yazar=Sebep yok.
M=O zaman öldürebilir miyim?
Yazar=Hayır. Öldürürsen hyunlix sahnesi yazamam.
M=Off amk.
Neyse konumuza dönelim.
Hyunjin kendini koltuğa atıp konuştu
"Eee neden çağırdın beni?"
Yanına oturdum. "İlk sana dün olanları anlatacağım."
Bir çiğneme sesi geldiğinde hyunjine baktım.
"Mısır mı? Nereden buldun lan onu?"
"Boşver anlat sen."
Anlatırken 8 kere mısır boğazında kalıp ölüm tehlikesi geçirmişti ama ne yazık ki ölmemişti.
Yazar=Çünkü ben ölmesine izin vermedim.
M=Senin ben amk.
Yazar=Düzgün konuş lan.
M=Düzgün konuşmazsam ne olur? Hayır yani ne olur?
"Lan minho bu kim?"
"Kim kim?"
"Sen kimsin?"
"Lan dalga mı geçiyorsun? Benim minho."
"Sen minho olamazsın."
"Yoo olurum."
Telefondan kamerayı açıp bana çevirdi.
"LAN!"
Mükemmel ötesi yüzüm maffolmuş!
M=NE YAPTIN LAN BANA YAZAR KILIKLI ŞEYTAN!
Yazar=Düzgün konuş demiştim.
M=Bu yüzden mi yaptın yani bunu. Bu nasıl ceza!
Yazar=Ses tonunu yükseltme.
M=Ne yaparsam yüzümü düzeltirsin?
Yazar=Özür dile.
M=Ne?
Yazar=Özür dile.
M=Off. Tamam özür dilerim.
Yazar=Düzgün dile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just you / minsung
Fanfiction-Ben.. ben seni seviyorum jisung... -Minho biz sadece arkadaşız, fazlası olamayız. Not=OKUMAYIN LÜTFEN İLK FICIM OLDUĞU IÇIN IĞRENÇ
