Bir gün ben ve 2 arkadaşım akşam yürüyüşe çıktık. Sokakta eğlene eğlene giderlerken, kulağımıza bir kahkaha sesi geldi. Ama burada bizden kimse yoktu. Alexdran Fzeylin:
- "O sesi sen mi çıkardın Ghavel?" dedi.
- "Hayır. Buralarda biri yaşıyor olmalı" dedim.
-"A-ama burada bizden başka kimse yok ki..." diyebildi korkuyla.
-" Sakin olun bence bunun mantıklı bir açıklaması olabilir." dedi James.
Yürümeye devam ettik. Kulağımıza bu sefer "Aptallar beni görmeden geçiyorlar! Hahahahaha!" diye bir ses geldi. Bu sefer çok süphelenmiştim. Acaba bu ses kimin olabilirdi ki? Merak edip sesin geldiği yöne doğru gittik. Ama gittiğimiz yerde bir şey göremedik... Alexdran:
-" Bence bu bir yaratık. Ama siyah gibi bir renk olduğu için biz göremiyoruz." dedi.
James:
-"Bencede yaratık gibi bir şey olabilir ama nasıl?" dedi.
- "Bence biz eve gidelim yarın sabah burada buluşuruz..." diyebildim.
Herkes kabul edince evlere döndük. Kardeşime olanları anlattığım için çok korktu. Ama ne yapabilirdim birine bu olayı anlatmam gerekiyordu. Yarın giderken kardeşim Shavker'da gelmek istedi. İlk götürmek istemedim ama 3 yerine 4 kişi olmak daha mantıklı geldi. Ama ne yazık ki kardeşimin gelmesi uygun değildi. Bizde diğer bir arkadaşımız olan Krevlan'i çağırdık. Gelince dünki yola gittik. 20-30 adım attıktan sonra orman gibi bir yerden çığlık sesleri geldi. Ağaçların arasına girdik. Çalı çırpı ne var ise oradaydı. Biraz yürümekte zorlandık ama sonunda ortaya gelebildik. Orada daha da gizemli sesler geliyordu. Yaprakların hışırtısı. "Hhhhhhhh" diye nefes alan biri falan. Sonunda bir şey bulduk. Bir not gibi bir şey:
" Eğer bu notu okuyorsan derhal olduğun yerden çık. Çünkü burada KPOS 0070 diye bir yaratık var. Ama isminin bu olduğundan tam emin değiliz. Eğer buradan çıkmazsanız sonsuz ız....." diyordu. Galiba KPOS 0070 onlara saldırınca not yarım kalmıştı. Alexdran:
-"Uh şimdi ne yapacağız?" dedi.
-"Bilmiyorum..." diyebildim sadece.
Ama bilmiyorduk ki, o yaratık bizi onu yenene kadar takip edecekti... Kurtulmanın bir yolu var mıydı? Ve ya bir büyüsü? Bilmiyorduk... Ama bir yolunu bulmalıydık. Bunun için biraz daha ipucu aramaya başladık. Sonunda bir kağıt parçası!;
" Hah, bütün arkadaşlarım bu garip ve acımasız yaratık yüzünden ölüyor. Lütfen yardım edin. Belki sizin gelmeniz günler, haftalar, aylar ve ya yıllar sürecek... Ama bir umutla bunu buraya bırakıyorum. Belki biri bulur ve sağ kalır diye... " yazıyordu kağıtta. Bu yaratığın çok tehlikeli olduğu apaçık ortadaydı. Eğer bu yaratık hakkında 'tam' bilgi öğrenemezsek bu bizim sonumuz olabilirdi. Yani çok dikkatli olmamız lazımdı.
- " Bir şey bulursanız söyleyin çocuklar!" dedim.
Krevlan:
- " Bir şey buldum! U-uh bir ceset..."
Cesette ipuçları olabilirdi. Cesedi incelemeye başladım. Sanki elini sıkıyordu. Galiba elinde bir şey vardı. Elini biraz araladım ve bir şey gördüm. Karton, kağıt arası bir şeydi. Biraz yanmıştı ama yazılar hâlâ okunuyordu.
" Bu gün son günüm olabilir. Yaratık çok yaklaştı. Umudum kesildi. KPOS 0070 dünyayı yok edebilecek bir şey ama onu yenmenin tek yolu buranın 50 km ötesindeki dağdaki büyücüden 'Uyutucu 510' almanız lazım. Ben buradan çıkamadığım için alamadım. Ama siz acele edin ve alın. Yoksa b........."
Galiba yaratık onu öldürmüştü ve devamını getiremedi... Her şey bir kenara, buradan nasıl çıkacağımızı bulmamız lazımdı... Ama nasıl? Aklımda böyle 1 milyon soru uçuşuyordu. Ben bir karara varamadım bu yüzden diğerlerine sordum;
James:
-"Ne yazık ki, bende bilmiyorum..."
Alexdran:
-"Mantıklı düşünürsek, buradan kaçmanın yolu; bütün ipuçlarını topladıktan emin olduktan sonra, buradan çıkıp dağı bulmalıyız."
Alexdran lafını bitirir bitirmez yaratık üstlerine atladı. " Hassiktir lan!" diye bağırdım. "Atlayacağın yere sokayım. Tam bütün gizemi çözmüştük!." Ani bir hamleyle bulduğum en keskin şeyi KPOS 0070'e fırlattım. Şansa gözüne girdi ama çok etkili olmadı. Yerde ne var ne yok atmaya başladım. En sonunda bir kılıç kadar keskin olan cam gibi bir şey elime geldi. Bu doğada %1 şansla bulunan bir kristaldi. Şansımı iyi değerlendirmeliydim. Eğer bu hedefi kaçırırsam burada iş biterdi ve ölürdük. Nefesimi tutup nişan aldıktan sonra kristali fırlattım. Tam "yüzünün" ortasına geldi. Ve bir 10 dakikalığına onu sersemlettim. 10 dakika sonra gözden kaybolmuştu. Ve 2 saat onu göremedikten sonra gittiğinden emin olup dışarı çıkmaya çalıştık. En sonunda uzun uğraşlar sonucunda çıkabildik...
Bölüm Sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli Yaratıklar
AdventureBir gün Adam Ghalev ve 2 arkadaşı yolda yürürken bir ses duyarlar... Ses bir kahkahaya benziyordu. İşin ilginç tarafı yürüdükleri yerde birkaç köpek ve kediden başka bir şey yoktu... Bir büyücünün büyü yapma kahkahası olduğunu düşündüler ama böyle ç...