▪︎ Rock yıldızı Choi Chanhee yıllardır hayalini kurduğu gençlik turu grubunun ona ihanet etmesiyle iptalin eşiğine gelir. Fakat eski dostu Ji Changmin'in zaten sahip olduğu bir band vardır.
kapaktaki foto @/ganicorganic ( Twitter) adlı user a aittir
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
060062022 ~ 2237
▪︎▪︎▪︎
"Gerginlikten ölecek gibisin."
Juyeon yanında oturan ve yalnızca müzik dinleyen bedeni dürterken okuduğu kitabını kapatarak Changmin'e dönmüştü. Saat epey geçti ve artık arkadaşına kıyasla uyumayı düşünüyordu.
"Anlatmaya ne dersin?"
Changmin uyuyacak gibi görünmüyordu. Tek lokma bir şey yememişti ve bacakları sürekli titreyip duruyordu. Ne düşünüyordu bilmiyordu ama aklındaki şeyler onu hasta edecek kadar etkiliydi.
"Bırakıyorum."
"Arkadaşını alttan alamaz mısın? Grubu nasıl bırakırsı?"
"Ne kadar çabaladığımı görmüyor musun? Bu şekilde bir hayatın olamaz."
"Hayatımın olmasını istemiyorum. Yapayalnız hissediyorum... dostum neden bırakıp gidiyor?"
"Dostun, hayatını seni teselli etmeye adamadı. Elini tutmaya çalışıyorum ama tutmuyorsun."
"Endişeleniyorum Changmin cevap ver."
Juyeon gencin kulaklarını çekerken ses tonu ciddiydi.
"Uyuyamıyorum."
"Yer değiştirelim mi? Camdan dışarıyı izlemek iyi gelir belki?"
Changmin Juyeon'u gülümseyerek reddetmişti.
"Beni korkutuyorsun."
Turuncu saçlının endişeli sesi Chanhee'nin ilgisini çekerken Juyeon gence gülümseyerek halsiz Changmin'in saçlarını geriye doğru taramıştı.
"Hemen iyi ol fazla çekilmezsin."
Juyeon söylediği ile gamzelerini gösteren bedene çattığı kaşlarıyla bakıyordu hala. Neyseki ateşi yoktu. Changmin arkadaşının alnında olan elini tutup çekerken söylenmişti.
Chanhee elindeki fotoğraf makinesiyle uğraşıyordu hala. Kevin ise çoktan bırakmıştı kendini uykunun kollarına.
"Hasta değilim sadece başım ağrıyor."
Fısıldamıştı Changmin. Daha da endişelenmişti Juyeon.
"Neden titriyorsun?"
"Ağrı kesici içersem rahatlarım. Sanırım beynimi fazla yordum."
"Düşünmeyi bırak Changmin. Perişan haldesin."
Sinirlenmişti Juyeon. Arkadaşının bu denli düşünmesi endişe vericiydi. Derince bir nefes alarak kafasını geriye yasladı ve gözlerini kapadı Changmin. İyi hissetmiyordu. Titremesini durduramıyordu.
"Uçuş görevlilerini çağıracağım. Bekle."
Juyeon hızla yerinden kalkarken Chanhee irkilerek çıkarmıştı kulaklığını. Telaşlı görünen bedenin nereye gittiğini merak eden gözleri terler içinde kalmış dostunu gördüğünde ise kulaklıklarını çıkararak ayaklanmıştı.
"Sorun ne?"
Yanına çökmüştü terli gencin. Bacaklarının titremesini durdurmak için verdiği çabayı görebiliyrodu. Sadece gerginken titrerdi bacakları. Uçak korkusunun olmadığını biliyordu Chanhee. Sorun neydi?
"Sakin ol. Genç ruhuna bu kadar stres fazla."
Dizlerini sıkmaktan neredeyse kızarttığına emindi Chanhee. Dostunun soğuk ellerini kavrarken sıkıca dudaklarını aralamıştı.
"Para kazanmaya geldin. İşleri berbat etmek mi istiyorsun? Kendine zarar vermeyi bırak"
Genç ruhu, yaşlanmış gibiydi.
▪︎▪︎▪︎
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
