Aptallığa İlk Adım

16 1 0
                                    

-Uzun zamandır yalnızlık hakimdi bedenime.Uçsuz bucaksız bir okyanus ortasında kalmışcasına kendimi çaresiz ve bir o kadarda kötü hissediyordum.Sonra üniversiteye başlayacakken bir anda bir mucize (!) oluverdi. Kız mesaj atmıştı. Soru sormak adına. Bendede küçük bir heyecan olmuştu sohbetin devamında. Oradan buradan konular açıyor ve bir o kadarda saçmalıyordum , sırf biraz daha konuşabilmek için. 4 yıl boyunca lisede aynı sınıfta olduğumuz halde birgün bile selam dahi vermediğim o kız yazmıştı bana. Bir anda bir aptallık çöktü üstüme ve derhal bu konuda birşeyler yapmam gerekiyor diyordu içimdeki ses. O lanet olası iç ses.

Sonra okula başladık, kızla ufak tefek görüşmeye başladık ve ben günden güne ona karşı ilerleyerek artan duygularımın bir gün dayanamayıp patlayacağının farkındaydım. Durdurak bilmeden kalbim her onu gördüğü anda öyle bir artıyordu ki bir gün kalbim duracak, küçük dilimi yutup öleceğim eninde sonunda diye trajikomik düşüncelere dalıp gidiyordum. Aradan biraz zaman geçmişti ki artık dayanamayıp ne var ne yok ortaya dökmeye karar vermiştim. Ve bir gün onu gezip tozmaya, birşeyler ısmarlamaya ikna etmiştim. Çarşıya inip gezindikten sonra bir kafeye oturmuştuk. Kesindi, netti kararım onunla konuşmak adına fakat onun karşısına oturup 5 dakika hiç birşey yapmadan ona baktığım anda bile evin yolunun dahi aklımdan çıktığını fark etmiştim. Kararlıydım ama nasıl dokulecektim? İçimdeki o yanardağı onun buz gibi bakışlarına nasıl teslim edecektim?

Bilirsiniz kızlar çoğunlukla açık gözlüdür , zekidir bu konularda ve hissiyatlari kuvvetlidir. Çok geçmeden bana baktı ve dediki :
Sana birşey söyleyeceğim ama bana doğru cevap ver!
Anlamıştım onun da bir şeyleri anladığını. Bendeki o yanardağ bir an duruldu , nutkum tutuldu ve gözlerimi ondan nasıl kacirabilirim ne yapsam da konuyu değiştirebilirim diye bir an kafamda milyonlarca düşünce giriş çıkışı olmuştu. Istiyordum, elbette ondan daha çok istiyordum ama ben daha kendimi hazırlayamamıştım ki. Tarif edilemez heyecanı nasıl bastirabilirim derken bende cevap vermek mecburiyetinde kaldığım için
-buyur , elbette dinliyorum , sor.
Gibi eş anlamlı kelimeleri sıraya dizerek kendimi azda olsa gelecek soruya hazırlamaya çalışıyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 28, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SeremoniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin