•3. Bölüm• "Siktir ne!"

1.6K 226 133
                                    

Yorum sınırı: 100

Jungkook Jimin'in zorlukla tarif ettiği evin önünde durduğunda arabasını park etti. Jimin yürüyecek bir durumda gözükmüyordu. Daha çok ayakta uyuyor gibiydi.

Jungkook arabadan indi ve Jimin'in kapısını açtı. Jimin'in koluna girmeye çalıştı ama Jimin olduğu yerden memnun duruyordu. "Hayır. Uyuyacağım." Jungkook onu arabadan çıkarmaya uğraşırken "Eve geldik yatağında uyursun güzel güzel." Dedi. Jimin ona baktı ve "O zaman tamam." Dedi. Yavaşça Jungkook'un desteğiyle arabadan indi.

Jimin cebinden zorlukla çıkardığı anahtarı Jungkook'a uzattı. Kapıyı açan beden Jimin'i yatak odasına kadar yürüttü. Jimin kendini yatağa bıraktığında Jungkook soluklanmak için yatağa oturdu.

"Yarın bunları hatırlayacak mısın?" Jungkook Jimin'e baktı ama onun çoktan uyumuş olduğunu gördü. Ayağa kalktı ve odadan çıkmadan önce "Belki de hatırlamaman en iyisidir." Dedi.

Ardından evin kapısını kapattı ve geldiği gibi arabasına binip kendi evine yol aldı.

Sabah olduğunda Jimin büyük bir baş ağrısıyla uyanmış yine de mecburen ilk pratiği yapmak için şirkete gitti. Kendisine bir kahve aldığında kısa sürede şirkete giriş yapmıştı. Onu karşılayan Hoseok oldu.

"Hadi gel çalışmalara başlıyoruz." Jimin üstündeki heyecanla onu takip etti. Pratik odalarına girdiklerinde Jimin üyelerin odanın her köşesine dağıldığını gördü.

"Günaydın herkese." Jimin samimi bir şekilde konuştuğunda üyelerde karşılık olarak ona günaydın demişti. Jimin her bir üyede gözünü gezdirdi. Telefonla oynayan Taehyung, yerde uyuklayan Yoongi, kitap okuyan Namjoon, fotoğraf çekmeye çalışan Jin ve onu engelleyen Jungkook... Hoseok ise tam yanında duruyordu.

"Jimin hoş geldin." Jungkook Jin'i rahat bırakıp Jimin'in yanına geldi. "Senin kısmının koreografisini hazırladık. Umarım çok zorlanmazsın." Diyerek devam etti konuşmasına. Jimin'e yakışacağını düşündüğü bir dans çıkarmıştı ortaya.

"Benimle gel." Jungkook onu bileğinden çekti ve bilgisayarın önüne oturttu. Jimin dikkatle bilgisayardaki videoyu izlemeye başladı. Koreografi gerçekten güzel hazırlanmıştı.

"Çalışmaya başlayalım o zaman." Jimin üstündeki hırkayı yerde rastgele bir yere atarken mırıldandı. Tembel bir insan olmamıştı. Hatta gerektiğinden çok daha fazla çalışırdı bu yüzden sağlık sorunları peşini bırakmazdı.

Üyeler işleri bittiğinden odadan çıktı. Tek bir üye hariç.

Jungkook.

Jungkook kurulduğu köşeden dansı öğrenmeye çalışan bedeni izlemeye devam etti. Jungkook gözlemlerine dayanarak onun gerçekten iyi bir dansçı olduğuna ikna olmuştu.

Jimin her hareketi hızlı kavrıyordu. Yine de o hareketin de üstünden usanmadan tekrar tekrar geçiyordu. Tamamen öğrendiğine ikna olana kadar ise buna devam ediyordu.

Jungkook Jimin'in fazla yorulmaya başladığını düşünmeye başlamıştı. Yaklaşık üç saattir hız kesmeden dans ediyordu ve Jungkook ise sadece onu izliyordu.
"Jimin!" Jimin irkilerek kendisine döndü.

Çalışırken dış dünyayı tamamen unuturdu bu yüzden Jungkook'un varlığını da unutmuştu. "Korkuttum mu? Özür dilerim." Jungkook ayağa kalktı ve yerde oturan bedene elini uzattı. "Yemek yemeliyiz."

Jimin ona alttan bakarken teklifini reddetti. "Biraz saha çalışmalıyım. Sen istiyorsan gidip yiyebilirsin. Beni beklemene gerek yok." Jungkook kaşlarını çattı. "Öğlen oldu Jimin. Kaç saattir burada enerji harcıyorsun. Yemek yemelisin." Jimin önemsiz bir şeyden bahsediyormuş gibi kendini yere bıraktı.

Black Swan -  jikook ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin