popular & freak ~Eddie Munson

002

Jason beni görünce şaşırdı demekki Chriss geleceğimi söylememişti ona.

C:Hey bebeğim! Günaydın.

Jason:Günaydın , Jessica'nın geleceğini söylememiştin?

C:Ah unutmuşum demekki hadi gidelim.

Ben arkaya geçerken Jason bana dik dik bakıyordu.Ab bu çocuk gerçekten gıcık.Kısa süren yolun ardından eski hawkins liseli gözüme takıldı boyası hala aynı olan liseye hiç çeki düzen vermemişlerdi.Kendimi olabildiğincek hızlı arabadan attım ve okula doğru yürümeye başladım , Chriss ve Jason ile arkamdaydı.Chriss e seslenlip birazdan yemekhaneye geleceğimi söyledim.

Müdür Machel'ın odasının önünde durdum ve bekledim içerde bir öğrenci vardı.5 dakika bekledikten sonra müdür beni çağırdı içeri girdiğimde öğrenci hala çıkmamıştı.

M:Sevgili Jessica , baban her şeyi halletti şimdi bu dolabının anahtarı her şeyin dolabına yerleştirildi.Sana yardımcı olması için Max'i ayarladım kendisi çok iyi bir öğrencimizdir.Bir sıkıntı olursa söylersin.

müdürden anahtarı alıp dışarı çıktım ve adının Max olduğunu öğrendiğim kıza döndüm , kızıl saçlı ortalama boylarda şirin bir kızdı.

J:Selam ismimi öğrendin ama yine de ben Jessica sende Max'sin tabi.
dedim gülerek o da güldü ve devam ettim.
J:NY dan geldim babam zoruyla , babamı tanırsın "varlıklı İsaac Cunningham " .
elimi tırnak işareti yapıp güldüm.Max benimle beraber gülüp.

M:Sen Chrissy'nin kardeşi olmalısın bende maalesef "geçen sene ölmüş billy'nin " kardeşiyim.

J:ah çok üzgünüm insanların seni bu şekilde tanımlaması kötü olmalı ve Chriss'in ikiziyim ondan 2 dakika büyüğüm.

M:Dolabın burası şurada sağdan dönünce , yemekhane var tuvaletler ise ,geride solda.Ben yemekhaneye gideceğim sen ?

J:bende geleyim Chriss'in yanına gidecektim.

Beraber yürürken bir şeyler anlatıp gülüyorduk yemekhaneye girdiğimizde Max'e biri seslendi garip ama bir yandan hoş duran tişörtü bir grup vardı metalciler gibi duruyorlardı.

D:Hey Max! Buraya gelsenize beraber yiyelim.

Max biraz şaşırmıştı bende onlara bakıyordum ,bağıran kıvırcık çocuk çok şirindi tam yanaklarını sıkıp ısırmadık tiplerdendi.

M:İşin yoksa gel beraber gidelim onlarla uzun zamandır konuşmuyorum da.

J:Tabiki!

Onların yanına doğru gidiyordukki hepsi aniden bana döndü ve gözlerini üzerimde gezdirdiler-İşte bunu seviyordum gözde olmayı , ilgi görmeyi bu yüzden burda pek olmak istemiyordum babam sürekli Chrissy'e ilgi gösteriyordu.

M:Selam bu Jessica kendisi NY dan geldi.

D:selam Jessica, Ben Dustin bu da Mike , Chrissy'e ne kadar benziyorsun akrabası mısın ?

J:Tanıştığıma memnun oldum şey Aslında ikiziyim.
Dustin bana gülümserken yanındaki Siyah saçlı çocuğu gösterip ismini söyledi , tam karşıda masanın sahibi gibi oturan kıvırcık uzun saçlı çocuk bana şaşkın bir şekilde baktı ve :

E:Chrissy'nin ikizi olduğunu bilmiyordum-sen şimdi Jason'ın da arkadaşısındır bence bu masada daha fazla durma yoksa-

J:HEY JESSİCA!
Jasona dönüp baktım ve
J:Ucube ve Eziklerin masasında ne işin var ?

Yüzümü buruşturdum ve Jasona dönüp

J:Sizin masanızda olduğumu bilmiyordum pardon bir dahakine tekrar oturmam.

Jason'ın kızdığı çok belliydi etraftan gelen gülmeler Jason'ı daha da sinirlendirdi bense masaya oturup hiçbir şey olmamış gibi davrandım.

M:Kızım bu harikaydı!

D:Resmen Jasona ezik ve ucube dedin.

J:Asıl o öyle çünkü iğrenç varlık.
O sıra da Jason yanında Chriss ile masaya doğru geliyordu.Hala adını bilmediğim uzun kıvırcık saçlı çocuk masaya çıktı ve masada yürümeye başladı.

J:Bu iğrenç şeylerle takıldığına inanmıyorum Jess.

J:Seninle takılmaktan kat kat iyidir Jason.Kusura bakma Chriss onu sevmediğimi biliyorsun.
masada yürüyen çocuk Jasona şeytan gibi yüz yapıp dil çıkardı bu hareketine güldüm sanırım buradı o kadar da sıkıcı olmayacaktı.

J:İsmini bilmediğim deli çocuk masadan iner misin rica etsem ?

E:Adım Eddie ayrıca Ben böyle iyiyim.

M:Eddie bu akşam maç varda...

D:Acaba oyunu sonra m-

M:Maça mı gideceksiniz ??

E:İptal Etmek mi ??!! Bu oyunu ne zamandır bekliyorum saçmalamayın.

J:Ne oyunu ?

E: Dungeons and Dragons kısaca , D&D.

D:Bir de bizden yedek istemiştin ya onu şey-
Mike aniden "Bulamadık " diye bağırınca Eddie sinirlenmiş olmalıki aniden kalkıp onların yanına gitti kulaklarını tutup ;

E:Nasıl bulamadınız??! Ahh size bir şey söyleyende kabahat akşama kadar buldunuz buldunuz bulamadınız Helfire 'dan atarım sizi.
Eddie kararlı bir şekilde konuşurken Mike ve Dustin korkarak birine bakıp yutkunmuşlardı.Sonra ise sırayla kalkmaya başladı herkes bence dersliğime bakıp ortaya konuştum :

J:Hey Bayan Lee  ile dersim var acaba birini-

E:Benim de onunla gel beraber gidelim.
Max'e gülümseyip Eddie ile birlikte yürümeye başladık.Elindeki yüzükler dikkatimi çekmişti ve cidden havalı duruyordu ona baktım saçları,Giyinişi her şeyi havalıydı ona baktığımı fark etmiş olacaktıki sırıtarak:
E:Ne o sarışın dikkatini mi çektim ?

J:Ne-Yok şey öylesine dalmışım.

E:Hep öyle olmaz mı zaten.

Bir süre sessiz kaldıktan sonra sınıfa gelmiştik içeri geçtik Eddie yanına oturabileceğimi söyledi yanına geçip eşyalarımı bıraktığım sıra da eddie de kafasını sıraya gömmüştü. 
J:Hey uyumaya mı geldin

E: Evet sarışın şimdi sesini kesersen uyuyacağım.

~~

Ders bitmişti Eddie hala uyuyordu onu uyandırmayı düşündüm ama bunu eğlenceli yapmalıydım hızlıca eddi'yi sarsıp.

J:Hey! Eddie uyan! seni tarikat kurmaktan tutuklamaya geliyorlar kaçmalısın!

E: Jess 5 dakika sonra kaçarım , sak- ne !aranıyor muyum yine mi?!

Eddie yerinden sıçarken bense karnımı tutarak gülüyordum.

E:Sen! Seni küçük Şeytan buraya gel !

Eddie bana doğru atılırken ondan hızlıca kaçtım sınıfta kimse olmaması çok iyiydi ama sıralar... Hızlıca cam kenarından dolanırken , kapıya doğru ilerliyordum aniden Eddie kapının önüne geçti ve sinsice güldü. İşte.Şimdi.Ayvayı.Yemiştim.

———
Sıkıcı başlamış olabilir ileride olaylar olacak.
Bölümü uzatmaya çalıştım 900 kelime oldu neredeyse sonraki bölümde uzatmaya devam edeceğim.Sonra görüşmek dileğiyleeee.