12

1.6K 58 11
                                    

Jungkook

Ağlattığım için özür dilerim. 

Babama bir söz verdim ve tutmalıyım senle evlenmeliyim.

Lisa

Sorun değil babana verdiğin söz için benimle evlenmek zorunda kaldığından dolayı özür dilerim.

Jungkook

Senin özür dilemeni gerektirecek bir şey yok Lisa hepsi ailenin suçu. 

En yakın zamanda boşanmanın bir yolunu buluruz.

Lisa

Daha evlenmedik zaten buluruz birbirimizden kurtulmanın bir yolunu.

----------

Hani derler ya bulutların üstünde hissediyordum. 

Bende öyle hissediyorum yani hissediyordum ama bu cümlelerinden sonra bulutların üzerinden sert zemine yüzüstü çakılmış hissediyordum.

Öyleyse babası için buraya geldi ve bana sarıldı. 

Babasına verdiği söz için benden özür diledi, o söz için benim midemdeki kasılmalara neden oldu..

Yavaşça kucağından uzaklaştım.

İstemiyordum kalp atışlarını hissetmeyi, istemiyordum belimde mükemmel duran ellerini, istemiyordum güzel kokusunu, istemiyordum ona karşı bir şeyler hissetmeyi.. 

--------

Jungkook

Neden uzaklaştın? 

 Lisa

Rahat edemedim. 

Jungkook

Az önce gayet rahat görünüyordun? 

 -------

Şaşırmış gibi bir hali vardı. 

Beyefendi dediklerini unuttu galiba.

--------

Lisa

Az önceydi o!

---------

Ben cümlemi bitirdikten sonra derin bir nefes alıp beni kendine geri çekti ve daha sıkı sarmaladı.

Engel olmayıp uyumaya karar verdim. 

Yeterince duygusal açıdan yoruldum zaten bugün.

Ne kadar süre öyle kaldık bilmiyorum ama asla uyuyamıyordum. 

Kokusu beni mayıştırıyordu fakat içimdeki eksiklik beni uyutmuyordu.

Beni gerçekten seven birisini istiyordum. 

Çok mu şey istiyordum? 

---------

Jungkook

Peri gibisin.. 

---------

Dudaklarını boynuma bastırdığında nedense gözlerim dolmuştu. 

Onun bipolar olduğunu düşünmeye başlıyorum artık. 

Beni üzüp üzüp birden mutlu etmek onun hobisi olmuştu galiba.

Onun öpücüğü beni dünya dışı alemlere sürüklerken bedenim gevşemiş ve kendini uykunun kollarına bırakmıştı.  

********

Sabah güneşin yüzüme vurmasıyla uyanmak zorunda kalmıştım. 

Biraz uykumun açılmasını bekledim.

Aklıma dün gece geldi. 

Dün gece defalarca onun öpücüklerini hissetmitşim. 

Defalarca boynumu, saçlarımı, omuzumu öpmüştü. 

Ve ben onun öpücükleriyle mayışarak uyumuştum.

Şu anda kucağında değildim neden? 

Yerim gayet güzeldi acaba ağır mı gelmiştim ona?

Yavaşça arkamı döndüm. 

Gördüğüm şey koskoca bir boşluktu. 

Yeniden hayalkırıklığı yaşamış olmanın siniriyle aşağı indim insan giderken haber verirdi!

Odadan çıkıp onun odasına baktım yatağı bozulmamıştı demekki odasına gitmemişti. 

Odasından çıkıp aşağıya indim mutfağa ve salona baktım yoktu.

Belki duştadır diye düşündüm sonuçta dün olanlardan sonra öylece beni bırakıp gitmezdi değil mi? 

Gitmezdi yani umarım..

Bir süre bekledim. 

Belki duşu uzamıştır diyip kahvaltı hazırlamaya başladım. 

Kahvaltı bittiğinde hâlâ gelmemişti. 

O sırada kapı çaldı. 

Dışarda mıydı? 

Hemen koşup hevesle kapıyı açtım. 

Saçma evlilik//LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin