wanna ride? | larry

<27>

⚽️🥈

Louis kafasını arkasındaki duvara yaslayarak gözlerini kapattı. Final maçları yaklaştığını için okuldan sonra yaklaşık iki saat daha spor salonunda kalıp antrenman yapıyordu. Önlerindeki maç hem okulları hemde Louis'nin geleceği adına önemli bir rol oynadığı için çok önemliydi. Maçın yaklaşması onu daha da strese sokarken, takım kaptanı olması üstüne daha da fazla sorunluluk bindirmişti. Takımına güveniyordu.

Kazanacaklarına da inanıyordu fakat her zaman ya kazanamazsak sorusu aklının biryerlerindeydi. Bu yüzden kazanamasalar da performansının yeterinde iyi olabildiğinden emin olmak istiyordu. Islak elini kuvvetin içinden çıkartıp başını ovarken, belki de son günlerde çalışma işini biraz abarttığını kabul edebilirdi. Şu anda ağrıyan başı ve bacakları da bunun göstergesiydi. Hem Harry'le de doğru düzgün ilgilenememişti. Kıvırcık onun ne kadar stresli olduğunu bilip daha da sıkmamak için şikayette bulunmasa da durumdan rahatsız olduğu bariz bir şekilde belliydi.

Nerdeyse 1 haftadır okuldaki antremanından çıkıyor, eve yorgun argın gelip yemek yiyerek yatıyordu. Harry'le de anca yemek yerken birkaç cümle konuşabiliyor, yatağa geçtiklerinde ise anında sızıyordu. Elini ağrıyan başından çekip gözlerini ovuştururken banyonun kapısının açılmasıyla kafasını oraya çevirdi. Eve geldiğinde Harry'i bulamamış, mutfakta bulduğu markete gittiği ile ilgili notu görünce de direk banyoya yönelmişti. Louis gözleriyle üstünde sadece baksırıyla ona doğru ilerleyen çocuğu takip ederek gülümsedi. Harry marketten geldiğinde zaten Louis'nin banyoda olabileceğini tahmin ederek ellerindeki poşetleri mutfağa bırakıp odalarındaki banyoya doğru ilerlemişti.

Banyoya girmeden altındaki kotunu ve tişörtünü çıkartıp banyodan içeri yürüdü. İçeri girdiğinde ona dönen güzel mavilerle yutkunma ihtiyacı hissetmişti. Hala Louis'nin gözlerinin onun üzerinde olması onu heyecanlandırıyordu. Harry, gözlerini Louis'nin yüzünden göğsüne kaydırdığında sudan ıslanmış parlak göğsünü seyrederek küvete doğru ilerlemişti. Altındaki baksırı çıkartıp Louis'nin karşısına otururken hissettiği sıcak suyla gözlerini kapadı. Etrafını saran sıcak su onu rahatlarırken gözlerini açtığında ona kısıkça bakan mavilerle karşılaşmıştı. Harry bacaklarını iki yanına denk gelecek şekilde Louis'ye doğru kayarak boyundan tutup kafasını kendi göğsüne bastırdı.

"Başın ağrıyor değil mi?" Louis kafasını yasladığı göğüsten kaldırmayarak onu onayladı. Harry ellerini başının iki yanına yerleştirip masaj yapmaya başlarken, louis hissettiği rahatlamayla ellerini önündeki çocuğun çıplak beline sararak mırıldanmıştı. "Ah, bunu yapmana bayılıyorum." Harry kıkırdayıp çenesine sürtünen yumuşak saçlarını öperken, Louis'de karşılık olarak kıvırcığın boynuna öpücük bırakmıştı. Bi süre sonra Harry boynunda hissettiği ıslak öpücüklerle alt dudağını ısırmıştı.

Nerdeyse iki haftadır aralarında cinsel herhangi bir şey geçmemişti. Bu yüzden ufak öpücükler bile etkilenmesini sağlamıştı. Louis çenesinin altındaki pürüssüz teni öpmeyi bırakıp emerken kıvırcık çocuğun göğsünden kısık bir inleme yayılmıştı. Harry elini Louis'nin saçına çıkararak geriye çekip yüz yüze gelmelerini sağladı. Gözleri biraz önce boynunda gezinen ıslak dudaklarda takılı kalsa da gözlerini ordan çekmeyi başardı. "Başının ağırdığını sanıyordum?" Louis Harry'nin boştaki elini kendisine doğru çekip bileğini öperken Harry'nin saçlarındaki elinin ensesine doğru kaydığını hissetmişti. Şimdi boynunda ufak dokunuşlar yapıyordu.

"Ellerinin sihirli olduğunu söylemiş miydim?" Harry Louis'nin boynundaki elini sürterek ıslak göğsüne doğru kaydırdı. İşaret parmağıyla geçtiği yerlere yakıcı izler bırakırken elinin midesinden kasıklarına yaklaşmasıyla Louis derin bir nefes almıştı. Büyük eli suyun içinde kasıklarına temas edip penisine ulaşırken, sertleşmeye başlayan aleti elinin içinde birkaç kez hareket ettirmişti.