Bazı anlar vardır dünya dursun istediğin. O anda takılı kalmak geçer içinden. Ama bazı anlar vardır hiç yaşanmasın istediğin. Keşkelerle ve gözyaşlarıyla doludur. Şimdi sizi hayatımın hem en güzel hemde en kötü anlarının yaşandığı bi zamana götüreceğim. 16 sene önceye. Herşey Fısıltı Ormanına girmemizle başlamıştı...
16 sene önce...
" Alex hadi çabuk ol geç kalacağız" -diye seslendim banyodan bir türlü çıkmak bilmeyen ağabeyime. Çok heyecanlıydım. Kuzenim Sky ve güzeller güzeli eşi Melinda dün evlenmişlerdi. Bizde bunu kutlamak için hep beraber küçük bir parti yapacaktık. Tam hayallere dalmışken kapının kırılcasına çalınmasıyla irkildim. Gelen kesinlikle Felixle Stilesti. Kapıyı açıp elimdeki terliği Felixin suratına fırlattım. Son anda terlikten kaçmayı başarsa da kafasını yine demir korkuluğa çarpmıştı. "Lanet olsun" dedi başını ovuşturarak. Okkalı bir küfür savurdu ardından. Ama bu hemen arkasında duran ve henüz farketmediği Taeden ensesine şaplak yemesine sebep olmuştu. Gülmekten gözlerimden yaş gelmişti. Onların bu halini çok seviyordum. Stilesle nerdeyse yere yatacaktık gülmekten. "Felix yine mi kafasınıı korkuluğa çarptı?"-dedi Alex büyük bir kahkaha atarak. "Ha ha ha çok komik"- Felix sinirlenmeye başlamıştı. Ortamı yumuşatmak için hemen lafa girdim. "Lan geç kalacağız. Ve Sky sizi bu seferde müzik boyutuna gönderirse asla kurtarmam haberiniz olsun."- dedim yalandan sinirlenmiş gibi yaparak. Hepsi korkmuş gibi birbirlerine bakıyorlardı. Çünki Skyın bunu yapacağını biliyorlardı. Tehtidim işe yaramış olacak ki hızla bir portal açıp beni içine ittiler. Gelmiştik. Güzelliğiyle dillere destan olan Fısıltı vadisindeydik. Eğer dikkatle dinlerseniz çiçeklerin, ağaçların, kuşların seslerini yani fısıltılarını duyabilirsiniz. Ama buraya Fısıltı Vadisi denilmesinin başka bir sebebi daha var. Boşluk diye tabir etdiğimiz varlıklar. Bir vücudu yok. Siyah bir toz bulutuna benziyorlar. Ölmüş insanların vücutlarını elegeçirip sanki canlıymış gibi haraket etdirebilirler. İnsanların seslerini çok iyi taklit ederler. Eğer bir tanesiyle karşılaşırsanız zihninize girer sizi yönlendirirler. Ve buna asla karşı koyamazsınız. Boşluklar yüzünden cinayet işleyen bir sürü insan var burda. Burası neresi mi? Doğru ya size söylemeyi unuttum. Burası Distopya büyücülük okulu. Aslında cadılıkta diyebiliriz. Ama öyle Harry Poterdeki gibi sihirli asalarımız yok. Ya da dizilerdeki filmlerdeki gibi kötü değiliz. Bize evrenin ve boyutlararası dünyaların koruyucuları diyorlar. Evet Distopyada bir sürü boyut vardır. Müzik boyutu, geçmişten günümüze kadar yaşamış hayvanların olduğu bir boyut, Kabus boyutu, Korku boyutu, Hayal boyutu ve en önemlisi Gelecek ve Geçmiş boyutu. Bu boyutlara girmemiz yasak. Kimse geleceğimizde ve geçmişimizde neler olduğunu bilmemizi istemiyor. Büyücülük okulunda bize runiklerimizi nasıl kullanacağımızı, büyüleri nasıl yapacağımızı, kendimizi nasıl kontrol edeceğimizi öğretiyorlar. Özellikle boşluklara karşı savaşta bize yardımcı olabilecek her türlü büyüyü bilmek zorundayız. Anlatıldığına göre bu zamana kadar kimse boşlukları yenememiş. Bir kişi hariç. Müdire Faragondanın anlattığına göre çok çok geçmiş zamanlarda Distopyada Fersiya adında bir cadı varmış. Distopya baş büyücüsü. Onu diğerlerinden farklı kılan özelliği peri kanı taşımasıymış. Hem peri hem cadı bir melez olan Fersiya kendisini boşluklardan korumayı başarmış. Gün geçtikte insanlara kehanetler anlatmaya başlamış. Bu kehanetler gerçekleşmeye başlayınca ona kahin büyücü adı verilmiş. Gel zaman git zaman Fersiyanın köyü boşluklar tarafından ele geçirilmiş. Kendisinin boşluklar tarafından kaçırılmasını istemeyen Fersiya vücuduna ve zihnine kilit büyüsü yaparak canına kıymış. Kilit büyüsü sayesinde boşluklar onu elegeçirememiş. Zihnine giremedikleri için Distopyanın tarihiyle ilgili önemli bilgileri ve Fersiyanın güçlerini devretdiği kişiyi asla öğrenemişler. Söylenilene göre gelecekte bir gün Fersiyanın soyundan birisi boşlukları yenecek. İşte Distopyanın hikayeside böyle. Aslında buraya gelmemiz yasak. Çünki boşlukların açık hedefi haline geliyoruz. Ama ne demişler kurallar çiğnenmek içindir. Ama keşke o vadiye hiç gitmeseydik. Bu arada biz tanışmadık değil mi? Ben Lydia. Lydia Park. Kahin büyücü Fersiyanın torunu. Onun güçlerini devretdiği kişi. Ve bu benim hikayem
Eveeet. Yepyeni bir kurguyla karşınızdayım aşklarım. Okuyun okutun kitabı siz yönetin. Oy vermeyi ve yorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
QUERENCİA - FISILTILAR VADİSİ
Ficção CientíficaÖlü bedenleri ele geçiren boşluk, ve onunla savaşmaya mecbur olan genç bir büyücü