1.Bölüm

72 4 2
                                    

Medya - Buğra Sönmez.
Kafe her zamanki gibi olduğundan fazla kalabalıktı.Zaten bu kafe meydanda olduğu için oldukça normaldi.Havanın sıcak olması insanlarda soğuk birşeyler içme isteği uyandırıyordu.Kafe tıklım tıklım olmuştu.2 tane garson ne yapacağını şaşırmış ordan oraya koşuyordu.Genç kız alayla izledi gelenleri.Ama en çokta bir genç kız ve bir anne onun dikkatini çekmişti.Anne genç kızın saçlarını okşuyor,kız ise ona bağırıyor ve elindeki telefondan facebook'a giriyordu.Bir an iç çekti genç kız.Onun annesi olsaydı o da böyle bağırırmıydı acaba ? Yoksa hiç yanından ayrılmaz,onu hep sever miydi ? Düşüncelerini dağıtan kafedeki telefon sesi olmuştu.Seri hareketlerle telefonun yanına gitti.Derin bir nefes aldı ve telefonu açtı."Buyrun,Kamelya kafe.Ne arzu etmiştiniz." Telefondaki ses kızın aksine sert çıkmıştı."Hiç birşey,kaç saatten beri arıyorum.Bir açan yok şu telefonu.Madem açmıyacaksınız ne diye eve sipariş yazıyosunuz be."Genç kız sinirlenmemek için derince nefes aldı ve gözlerini kapattı.Bu kafeyi arayan şımarık ve zengin kızlardan bir tanesiydi.Fakat telefondaki ses oldukça sabırsızdı."Efendim,kusura bakmayın kafe yoğun.Siz siparişi söyleyin lütfen."dedi genç kız büyük bir yapmacıklıkla."Hiç birşey,isteğim kaçtı.Kafenize dava açacağım.O zaman görüşürüz."dedi ve kapattı telefondaki ses.Genç kız bugün sabır kotasını doldurmak üzereydi.Hırsla ve öfkeyle kapattı telefonu.Yan masadan hesap isteniyordu.Fakat bugün hiç hali yoktu.Hesabı aldıktan sonra Hasan amcaya eve gideceğini söyliyecekti.Yorgun adımlarla hesap defterini masaya koydu.Masadaki adamlar yüklü bir miktar parayı masaya bırakarak gittiler.Genç kız masaya doğru yürüdüğünde hesap defterinin içinde para olmadığını ve direk masaya koyulduğunu gördü.Başını iki yana salladı ve parayı alarak kasaya attı.Adamların yaptığı görgüsüzlüğü kafasına takmıyacaktı.Çünkü daha önemli işleri vardı eve gidip uyumak gibi.Çantasını aldı ve hızla koluna taktı.Yavaş adımlarla odaya doğru yürüdü.Boğazını temizledi ve gömleğini düzeltti.Kapıya sesli bir şekilde vurdu.Odadaki ses "Gir" emrini verdikten sonra hızlı adımlarla masaya yaklaştı."Hasan abi ben gidiyorum.Bugün kendimi hiç iyi hissetmiyorum.Yorgun gibiyim halim yok."dedi ve kafasını kaldırarak adama baktı.Adam kafasını salladı.Ve masadaki evraklara tekrar bakmaya başladı.

***************
Eve geldiğimde kendimi oldukça yorgun hissediyordum.Bugün neden böyle olmuştu hiç bilmiyordum.Saate baktığımda 6:30'u gösteriyordu.Çantamı yere atarak hızla yatağın içine girdim.Fakat aniden çalan telefon sesi beni tekrar sinirlendirmeye yetmişti.Telefonun ekranına baktığımda "Merve" yazısını görmemle sesli bir şekilde nefesimi dışarı verdim.Merve benim çocukluk arakadaşımdı.Fakat benim aksime cıvıl cıvıl ve enerjik bir kişiliğe sahipti.Her zaman saçma sapan fikirleri ortaya atmakta üstüne yoktu.Ama yinede onu seviyordum.Gerçekten komik birisiydi.Telefonu abartılı bir yavaşlıkla açtım ve kulağıma tuttum."Efendim Merve." Telefondaki ses birden bağırınca yerimde doğrulmak zorunda kaldım."Ayyy kız Cansu bugün çok kopucaz çok." İşte yine başlıyorduk. "Ne kopması Merve ne oldu yine ?"dedim sinirli bir şekilde."Bugün bir parti var 8'de birlikte gidiyoruz."Birlikte gitmek de neydi ? Yani ben ona gideceğimi söylememiştim bile."Ben gelmiyorum yeni işten geldim çok yorgunum.Tabi sen ballısın.Çalışmıyorsun ama ben hem çalışıp hem okuyorum.Ve ben kabul etsem bile asık suratlı babamın bunu kabul ediceğini mi sanıyorsun?"dedim kendimden bile ummadığım şiddetli bir sesle."Aman kızım yine başladın sen.Cansu ne zaman bir şey istedim senden ? tamam istemiş olabilirim.Lütfen ama ya."Bu söylediği komik olmasa bile gülümsemek zorunda kalmıştım."Tamam geliyorum başbelası.Kimin partisi bari onu söyle." Telefondan uzun süre bir ses gelmemişti. "Merve ordamısın ?" Biraz daha bekledikten sonra "Evet.Burdayım.Arkadaşımın partisi.Onun doğum günü yanında olmamı çok istiyor.Ama akşamın o saati tek gitmek istemiyorum."dedi bıkkınlıkla. " Ben şimdi yanına geliyorum.Sende hazırlanmaya başlasan iyi edersin can suyum."diyerek kapattı.Merve bana can suyum diye hitap ederdi.Onu gerçekten seviyordum.Ama tehlikeye bulaşmak onu mutlu ediyordu.Belkide benim sıradan hayatıma göre onun hayatı daha hareketliydi.Telefonun ekran kilidini kapatarak çekmeceye koydum.Bugün gerçekten uyumak istiyordum.Yatağımla vedalaşarak banyoya gittim.Banyoda yüzüme soğuk su çarptıktan sonra biraz kendime geldiğimi hissettim.Birden kapının kapanma sesi geldi.Bu babamdan başkası değildi.Yine kahveye gidicekti.Zaten tek yapabildiği iş buydu.Aynaya baktığımda solgun,yorgunluktan gözlerinin altı şişmiş bir kızla karşılaşmayı beklemiyordum.Sıradan bir hayatım vardı ve bu hep böyleydi.Mutlu olsam bile tam mutlu olamıyordum.Bir kez gülümsesem hayat bunu bana çok görüyor,bin kez ağlatıyordu.Kafamı iki yana salladım.Belkide bu parti işi iyi gelebilirdi.Ne zamandan beri doğru düzgün dışarı çıktığım yoktu.Sadece işe gidip geliyordum.Saçlarımı topuz yaptım.Yüzüme makyaj yapmak yerine sadece maskara sürdüm.Gömleğimi çıkartarak beyaz ve sade gömleğimi giydim.Altımdaki pantolonla oldukça uyumluydu.Zil sesinin etkisiyle bir anlığına korktum.Merve'nin bu şekilde zile bastığını unutmamalıydım.Kapıyı açtığımda karşıma oldukça şık giyinmiş bir kız beklemiyordum.İçeri geçti ve kapıyı kapattı.Kıyafetlerimi süzdü ve yüzü bir anlığına düştü."Kızım bu ne hal ya.Sana cenazeye gidelim demedim.Zaten böyle giyindiğini biliyordum.Allahtan sana elbise getirdim.Şu anda arkadaşına büyük bir teşekkür borçlusun."dedi gülümseyerek.Benim odama hızlı bir şekilde ilerlediğinde sadece göz devirmekle yetindim. Arkasından yavaş adımlarla odaya girdim. "Ne varmış kıyafetimde iyi işte."dedim.Tekrar aynaya bakarak.Aynadan Merveye baktığımda gözlerini deviriyordu.Poşetten kırmızı bir elbise çıkararak bana uzattı. "Giy şunu itiraz yok hadi."dedi ve odanın kapısını kapattı.Ardından kilit sesi geldi.Odamı kilitlemekte neydi ? Bu kız gerçekten aklını kaçırmıştı.Elbiseye bakmadan direk üstüme geçirdim ve aynada kendimi süzdüm.Elbise dizimin biraz üstünde bitiyordu.Ve göğüs dekoltesi vardı.Sırt kısmına baktığımda ağzım açık kaldı.Sırt kısmında belime kadar gelen bir dekolte vardı.Aynadaki kız ben değildim.Sadece başkasının kılığına girmiş bir bendi.Sadece Merve için bugünlük yapıcaktım.Sonuç olarak ucunda ölüm yoktu.Zaten fazla durmadan geri gelicektik.Babamın kızdığını o da biliyordu.Elbiseyle uyumlu kırmızı bir topuklu ayakkabıyı ayağıma geçirdim ve saçlarımı serbest bıraktım.Makyaj yapmıyacaktım.Bunu gerçekten hiç sevmiyordum. "Merve aç kiliti giyindim hadi." Kapı açıldığında dışarı çıktım.Ve Merve'nin bunu beklemediği belliydi. "Kızım anan seni taş mı doğurmuş ? Vay anam be." Dediğinde umursamayarak kapıya yöneldim.Zaten giriş katta oturuyorduk.Bu nedenle dışarıya çıkmak o kadarda uzun sürmemişti.Merve taksi çağırdı ve taksi 5 dakika geçmeden evimizin önünde durdu. " Nereye gidiyoruz abla." Dediğinde bakışlarım Merveyi buldu. "Sen yürü güzel abicim ben sana tarif edicem." Demesiyle içime bir şüphe düştü.Kim bilir bugün başımıza yine ne belalar açılacaktı ? Taksi çok geçmeden bir barın önünde durdu. "Adres yanlış galiba Merve burası bir bar." Dedim Merveye bakarak. " Yok , doğru adres.Burasıymış.Bende yeni öğrendim." Dedi tedirginlikle. Avuç içlerim şimdiden terlemişti.Yavaş hareketlerle kapıyı açtım ve yavaş bir şekilde kapattım.Tabelada "Salsanat Bar " yazıyordu. Gözlerimi kısarak Merveye baktım. " Merve ne haltlar karıştırıyorsun ?" Merve tam cevap vericekken iri yarı bir adam tam yanımızda durdu. " Buyrun, efendim Sevil Hanım ve Serap Hanımdı değil mi ?" Merve dudağını ısırarak bir bana baktı ve sonra adama döndü. " Evet canım , geliyoruz şimdi sen git." Dedi. Merve bana döndü ve "Şimdi sana bir şey diyeceğim ama kızmıyacaksın." Evet kızacağım Merve. Başımı salladım. " Burası bir mafyanın barı.Ya buraya okuldaki tüm kızlar gelmek istiyor ve sadece seçilmiş asil kişileri alıyorlar.Burası benim hayalim.Lütfen sadece bir bakalım zaten hemen döneceğiz." Dedi koluma girerek.Hayatımda hiç böyle bir şey yapmamıştım. 5 dakika oturmaktan zarar gelmezdi değil mi ? "Peki, ama sadece 5 dakika." Dediğimde gülümsemişti.Derin bir nefes alarak barın kapısından içeri girdim.İçeri girdiğimde yüzüme çarpan sigarayla karışık alkol kokusu bende öksürme isteği uyandırmıştı.Bar oldukça kalabalıktı.Bu ortam hiç bana uygun değildi.Barmen renkli sıvıları bardakların içine dolduruyordu.Dıştan oldukça güzel ve renkli gözüküyordu.Tadını merak ediyordum.Ama şu anda içinde bulunduğumuz durum oldukça tehlikeliydi.Etrafı süzdüğümde birbiriyle yiyişen çifter , sevgililer ve siyah takım elbiseli adamlar dikkatimi çekmişti. Ama siyah takım elbiseli adamlar birinin geleceğinden söz ediyorlardı.Söz ettikleri kişi oldukça önemli bir kimse olmalıydı. Takım elbiseli adamlar bana gülümseyerek bakıyorlardı neden böyle baktıklarını hiç bilmiyordum.Merveye gelirsek keyfine diyecek yoktu. İki tane bizim yaşlarımızda çocuk bulmuş onlarla konuşuyordu ve göz kırpıyordu.Merve'nin yanına hızla giderek onu kolundan tutup çektim. " Bu adamlar bana çok farklı bakıyorlar.Gidelim burdan bir de birisi gelicekmiş ondan söz ediyorlar.Gidelim artık hadi gördün bitti."dedim hızla.Nefeslerim hızlanmıştı.Çok korkuyordum. "Onlar seni değil Sevil Hanımı arıyorlar.Sırf bıraya girmek için isimlerimizi farklı yaptım.Yoksa içeri girmemiz imkansızdı.Neyse gel gidelim haklısın sen galiba."dedi gülümseyerek.Bu gülümsemenin içinde pişmanlık yatıyordu.Hızla kapıya doğru yöneldik.Fakat adamlardan birisi bizi durdurdu. " Sevil Hanım Buğra bey sizi bekliyorlar. Barı kapatsın mı ? Yoksa başka bir yerde mi toplantı yapalım diye soruyorlar." Merveye baktığımda gözünden akan bir damla yaş benim bütün umutlarımı yerle bir etmişti. "Buğra kim ?" Diye sordum kulağına eğilerek. "Bütün mafyaların başı.Ve Sevil Hanımı sen sanıyor eğer senin olmadığını anlarsa seni öldürür." Ölmek. Kelimesi kanımı dondurmaya yetmişti.İşte bizim maceramız buraya kadardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 09, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Rüzgarın Dansı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin