Mavi?

98 3 0
                                    

Delikanlı Kız'ın önceki bölümünde;

-Önemki değil.Seni seviyorum Buse.

-Bende seni seviyorum Sude.


# # # # # # # # # # # # # # # # # # # # #


Telefonu kapattıktan sonra babamın kaldığı odanın camından baktığımda içeride babamın yattığı yatağın yanında oturup,bir şeyler söyleyen Emre'yi gördüm.Babam gözünü açtığını görmüştüm.Bunu görmemle ben odaya bodoslama girmedim mi ben.Evet girdin Sude.Sana kocaman bir aferin.Ben artık öyle bir girmişim kii.

Emre şaşkın,tuhaf,başkası cinayet işlrken görmüş gibi bakıyordu.Ne bakıyon oğlumm?diyesim ne kadar olsa da diyemedim.Çünkü,onu da anlatayım,mükemmelliğimi anlatayım.Ben artık öyle odaya girmişim ki artık.Adam,bana hayalet görmüş gibi baktı.Ve o ses:

Dıııttttttt...........Dııııııtttttttttt.................

İşte ölümün habercisi beni hergün okula bırakan,bana her gece iyi geceler öpücüğü veren,onunla korku filmi izlerken ona sarılacağım artık kimse kalmadı iyi mi?Babamın değerini illaki böyle mi anlamak zorundaydınız?Şimdi o ayrı dünyada ben ayrı dünyada oldu mu bu şimdi.Bence hiç olmadı çünkü ben babamdan başka yerde kendimi huzurlu hissedemem.

Ben ben kendimi tutamıyorum Sanırım ağlayacağım.Merhaba ben Sude ve şuan ağlamak üzereyim benim ağlamışlığım çok az görülür.Babam.Benim.Yüzümden.Böyle.Oldu.


Ben bunları düşünürken,Emre de beni sakinleştirmeye çalışıyordu çünkü ben,bizim o villadan gidip benim herkesten gizli bir şekilde futbol oynadığım yere gittim.Orada bizim belli belirsiz boş bir mekan vardı.Oraya gitmiştik kafa değıtmaya,acılarımı çıkarmaya.Yani ben gittim Emre sessizce peşimden gelmişti,bu çocuğun işte bu yönünü gerçekten çok seviyorum.Neyse,konudan sapmayalım.Ben orada duvarı tekmeliyordum.Emre de beni durduramayacağını bildiği halde neden beni engellemeye çalışıyor ki?


-Emre yeter!Neden beni yalnız bırakmıyorsun?Neden sinirimi çıkarmama engel oluyorsun?!Haa

O kadar hızlı konuşmuştum ki,Emre anlamaz ve şaşırır bir yüz ifadesi sergiliyordu.

-Ne?!

-Yok bi'şey

-Var bir şey,var bir şey

-Var ya ağzına bi'çakıcam

-Çaksana hadi!

-Sana vuracağım tamam mı?Fazla acımaz zaten bana güven tamam mı?


Emreye doğru yavaş yavaş yaklaştım.Şuan gülmekten ortadan ikiye bölünebilirdim ama kendimi tutmam gerek nasıl olsa.Anladınız değil mi?Yani biraz geri zekalı değilseniz.Tamam uzattım biraz.Blöf yapıyom blöff.!

Neyse,biz Emreye geri dönelim.


-Tamam Sude,sakinleş tamam mı?

-Ben köpek miyim lan sakinleş oğlum gibisinden.?Hah?

-Ne diyon Sude?Ne köpeği?Ne oğlumu?

-Bende bir bilsem.


Son cümleyi bir fısıltıyla söylemişti Sude.Son söylediği cümlenin fazlasıyla şiirsel olduğunun da farkındaydı aynı zamanda.Bu içten içe söylemiş olduğu içndeki ses 'Sen ne saçmalıyon'demişti ilk defa iç sesinin haklı olduğunu biliyordu işte bunun çok tuhaf olduğunu anlamıştı.Sude artık şiirsel konuşmayacaktı çünkü böyle giderse eğer kendisinin bile çok can sıkıcı biri olduğunu kabullenmesi gerekecekti.

Emreye dönelim.

Emre geriye doğru gidiyordu.Ve kaçacak yeri kalmamıştı sırtı duvara deydiğini fark edince,


-Sude bak konuşarak halledebiliriz,kavga çözüm değildir hem ayrıca biraz abartmıyormusun sadece alt tarafı bir cümle ve tekrar alt tarafı canının yanmaması için seni engellemeye çalıştım.


İyice durum komikleşiyordu.Ben onu çoktan affetmiştim,gerçi ben ne zaman ona darılmıştım ki.Sanırım en son 8 yaşındayken çikolata hakkımı onun yediğini öğrendiğimdeydi çok saçma öyle değil mi?Bir çikolata için.Oolay her gözümde canlandığında hep gülmekten yerlere serilmişimdir.

Üff ya tekrardan unuttuk şu oğlanı yaa,

Emre iyice sırtı duvara yapışmıştı.Ellerimi sinirden yumruk yapmış gibi yaptım,ama sinirden değil,gülmemek için kendimi tuttuğumdan.


-Emre,üzgünüm ama konuşarak halledemeyiz anlıyorsun beni değil mi?

-A.anlıyorum tabikide sen benim kardeşimsin.


Ona iyice yaklaştığımda,ona sarıldım ve içten içe gülmeye başladım..

Yüzü tarif edilemezdi,sanırım çok büyük şok içinde olmalıydı.

-Sude,sen delirmiş olmalısın!Az daha rol yapsaydın altıma edebilirdim

-Demek benden bu kadar çok korkuyorsun.

-Ben Sude,senden korkmak.Güldürme beni

-Öyle mi?

-Evet,öyle.

-Pekala blöf olmadan daha demin ki sinirimi devam ettirebilirim eğer istersen tabi.

-Yok kalsın yaa,ben onu daha önceden almıştım da p.pek beğenmemiştim ama sorduğun için sağol.

-Önemli değil şekerim.

-Tamam hadi hastaneye gidelim.

-Tamam babama bir şey olmamıştır değil mi?

-İnşallah olmamıştır o senin baban olduğu kdar,benim de babam

-Biliyorum o sana bir baba gibi davrandı ama nu onu benden almana bir neden değil.

-Onu bizden sen aldın Sude senin bu nedenle konuşma hakkın yok.

-Pekala haklısın.


Delikanlı GüzelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin