0.1

37.4K 950 326
                                    

DELFİN

Yiğit abim, Buran Ağa'nın kızı Suay'ı kaçırmış ama yakalanmışlardı. Bunu bize kuzenim Zeren söylemişti. Şimdi ise Çınar abi beni, annemi ve Zeren'i almış ve konağa getirmişti. Konağa gelir gelmez içeriye daldık ve abimlerin bulunduğu yere yani avlu'ya geçtik.

"Anne! Delfin!" abim hemen bize seslenip ayağa kalmaya çalışmıştı ama omuzlarından bastırılmış ve engellenmişti. "Görür müsün Ayşegül! Oğlun kızımızı kaçırmaya kalkmış!" dedi hemen Zümrüt Hanım. "Affedin hanımım kıymayın çocuklara.." dedi annem dolu gözlerini saklamaya çalışırken.

Buran Ağa "Bu işi ancak kan temizler Ayşegül hanım. Yapacak başka bir şey yoktur!" dedi ama bu sefer Kemal Ağa konuşmaya başladı "Bu işi ya kan temizler ya da berdel" dedi. "Ağam benim kızlarım küçüktür en büyüğü on yaşında nasıl olacak?" annem bunu der demez tüm gözler beni bulmuştu.

"Delfin'i alalım o zaman." dedi Halime Hanım. Şoktan konuşamıyordum. "Kime alacağız o zaman ana?" dedi Zümrüt hanım. "Altay'a alalım nine bence. Hem benden büyük o onun evlenmesi daha doğru." diye atladı hemen Ülgen ağa.

(Altay 29, Ülgen 27, Zeren ve Delfin 23 yaşında)

Bu cümleyi duyunca girdiğim transtan çıkmıştım. "Anne.. Lütfen yapma.." dedim kısık sesle. Annem dibimde durduğu için duymuştu ama onun dışında kimsenin duyamıyacağı bir ses tonundayadı. "Lütfen annecim, bak abin kurtulacak yaparsan.. Benim için değilde abin için yap lütfen.. Daha sonra vicdan azabı çekmeni istemiyorum..." dedi "Sa-sadece abim için..." dedim kabullenmişlikle. Abime çok bağlıydım, ölse yaşayamazdım.

Biz bunları konuşurken Altay da annesi ile konuşuyordu yine bizim gibi sessiz sessiz. Ya da bağırarakta olabilir çünkü kulaklarımın uğultusundan fazla birşey duymuyordum."O zaman karar verilmiştir! Düğün bir hafta sonra yapılacak. Şimdi bırakın çocukları!" dedi Kemal Ağa. Son cümlesini abimleri tutanlara yönelik demişti. Abim ayağa kalkar kalmaz hemen bana sarılmış, yüzünü boynuma gömmüş ve konuşmaya başlamıştı.

"Teşekkür ederim, teşekkür ederim, teşekkür ederim, çok teşekkür ederim Delfin.. Beni ölüme terk etmediğin için, benim için bunları yaptığın için hem çok teşekkür ederim hem de çok çok özür dilerim... Özür dilerim abicim benim yüzümden sevmediğin biriyle evlendiğin için, benim yüzümden hayatını mahfetmeyi göze aldığın için çok özür dilerim..." sesi, kafası boynuma geldiği için boğuk çıkıyordu. Göz yaşları boynumu ıslatıyordu.

En sonunda bende dayanamadım ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Bir  hafta sonra evli bir adam olucaktım. Tüm hayatım değişecekti ve benim yapabileceğim tek şey abimin yaşadığına şükür edip, bana olacaklara ağlamaktı.

ALTAY

Yiğit kardeşim Suay'ı kaçırmaya kalkmış ama sınıra varamadan yakalanmışlardı. Şimdi ise yere diz çökmüş ve kardeşi ile annesinin avluya girmesini bekliyordu. En sonunda avluya girdiklerinde Yiğit hemen seslenmişti gelenlere.

"Anne! Delfin!" Yiğit hemen onlara seslenip ayağa kalmaya çalışmıştı ama omuzlarından bastırılmış ve engellenmişti. "Görür müsün Ayşegül! Oğlun kızımızı kaçırmaya kalkmış!" dedi hemen annem. "Affedin hanımım kıymayın çocuklara.." dedi Ayşegül abla dolu gözlerini saklamaya çalışırken.

Babam "Bu işi ancak kan temizler Ayşegül hanım. Yapacak başka bir şey yoktur!" dedi ama bu sefer Dedem konuşmaya başladı "Bu işi ya kan temizler ya da berdel" dedi. "Ağam benim kızlarım küçüktür en büyüğü on yaşında nasıl olacak?" Ayşegül abla  bunu der demez tüm gözler Delfin'i bulmuştu.

"Delfin'i alalım o zaman." dedi nenem. Delfin şoka girmişti sanırım. "Kime alacağız o zaman ana?" dedi annem. "Altay'a alalım nine bence. Hem benden büyük o onun evlenmesi daha doğru." diye atladı hemen Ülgen. Onun bunu demesiyle hemen anneme döndüm ve "Ana Ülgen'e alalım. Hem yaşları yakın!"dedim. "Ninenin kararına karşı mı geliyorsun Altay! Ninen kararını sende kıldıysa sen evleneceksin!" dedi ama evlenmek istemiyordum. Sinirle elimden bir kaza çıkmasın diye dişlerimi sıktım ve ellerimi yumruk yaptım.

"O zaman karar verilmiştir! Düğün bir hafta sonra yapılacak. Şimdi bırakın çocukları!" dedi dedem. Son cümlesini Yiğit'i ve Suay'ı  tutanlara yönelik demişti. Yiğit ayağa kalkar kalmaz hemen Delfin'e sarılmıştı. Suay ise bana.

Abisi Delfin'e bir şeyler dedi ve Delfin daha fazla kendini tutamadan ağlamaya başladı. Suay'ın saçlarını, sinirime ters şekilde yumuşak haraketlerle okşarken karşımda abisine sarılmış ağlayan çocuğu izliyordum.

İyi oldumu bilmiyorum ilk defa yazıyorum...

Delfin:

Delfin:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zeren:

Küçük bir bilgilendirme Ülgen Zeren'den hoşlanıyor bu yüzden Altay'ın evlenmesi için ısrarcı diğer türlü nenesinin ve dedesinin lafının üstüne laf söyleyemez ayrıca bu eşçinsel evliliğin sorun olmadığı bir dünyada geçiyor ama eşcinsel evlilik yayg...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Küçük bir bilgilendirme Ülgen Zeren'den hoşlanıyor bu yüzden Altay'ın evlenmesi için ısrarcı diğer türlü nenesinin ve dedesinin lafının üstüne laf söyleyemez ayrıca bu eşçinsel evliliğin sorun olmadığı bir dünyada geçiyor ama eşcinsel evlilik yaygın değil

Bu kadar oylarınızı ve en önemlisi yorumlarınızı bekliyorum<3

°Berdel°*°bxb°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin