Jisoo korkudan titriyordu, birazdan altına kaçırabilirdi.
"Tanrım ne günah işledim bilmiyorum, ama söz veriyorum telafo edeceğim nolur..nolur aklıma mukayet olmama yardımcı ol.."
Jisoo masasındaki kağıdın önüne düştüğünü görünce çığlık attı, kağıtta bir şeyler yazıyordu jisoo istemese de bakması gerektiğini anladığı için emekleyerek kağıdı aldı.
Kağıtta özür dilerim jisoo seni korkutmak istememiştim, sadece arkadaş olmak istemiştim. Cinler sandığın gibi kötü uğursuz varlıklar değil ama ne düşünürsen düşün seni yargılamayacağım. Bir daha seni rahatsız da etmeyeceğim lütfen bunu unut. -taehyung
Jisoo hem korkuyordu hemde üzgün hissediyordu, napacağını şaşırmıştı.
Göremediği bir varlığa karşı nasıl davranmalıydı ki? En iyisi ondan uzak durması değil miydi? Ama neden kötü hissetmişti ki. İnsan olmasa da hiç kimseyi kırmak istemiyordu Jisoo.
"Hey T-taehyung! Beni duyabiliyor m-musun?" Etrafına bakındı jisoo, ses gelmeyince tekrar konuştu. "Eğer beni duyuyorsan 2 kere kapıyı tıklat. hayır hayır bu çok korkutucu sadece kağıda evet yaz."
Kağıtta 'evet jisoo :) korkuyorsan bunu yapmamalısın.' yazıyordu.
"Korkmuyorum! Sadece fazla şaşırdım.. sonuçta çocuk değilim ki ben sizlerin varlığını biliyorum!"
Kağıtta 'ha ha öyle mi ? Aklını yitireceksin diye çok korkuttun beni.' yazısı belirdi.
"Benim için e-endişelendin mi?"
'evet'
"Üzgünüm her şey benim için çok tuhaf..bilirsin böyle şeylere alışık değilim. Garipsemem seni umarım kötü hissettirmiyordur." Diyip saçlarıyla oynadı istemsizce jisoo.
'emin ol jisoo beni daha fazla mutlu edemezdin.' yazısı belirir belirmez jisoo gülümsedi.
Jisoo birden okulu hatırladı,, erken yatması gerekiyordu. "Şey benim uyumam gerek. Burada kalmayacaksın değil mi?"
'elbette hayır, benim kendi dünyama gitmem gerek.'
"kendi dünyan mı?" Jisoonun gözleri kocaman açıldı.
'evet sizin gibi bizimde bir dünyamız var. Bu dünyada kalamayız.'
'uyuman gerek jisoo, daha sonra sana bunları anlatabilirim. İyi geceler umarım rüyanda hayaletler görmezsin.'
"Umarım, uyuyor musun bilmiyorum ama iyi geceler taehyung."
"Gittin mi taehyung.." bir süre bekledi jisoo kağıtta cevap belirmeyince jisoo rahat bir nefes alıp kendisini banyoya attı, elini yuzunu yıkadı. bir süre kendisini tokatladı. Sonrasında yatağa yatıp her şeyin bir rüya olmasını diledi.
~~~~~
"Jimiin!! Nerdesin!!" Taehyung sevinçten ters taklalar atabilirdi.
"Dönmüşsün, niye bu kadar uzun sürdü işin?" Odasından çıkan jimin madde bağımlısı gibi görünüyordu.
"Jisoo..onunla konuştum yani o konuştu ben yazdım daha doğrusu" taehyung parmaklarıyla oynamaya başlamıştı fark etmeden.
"Lan kızın hayatını alt üst etmeye mi çalışıyorsun!?" Dedi jimin
"Hayır..tutamadım kendimi jimin. Sadece ona uzaktan bakarak mutlu olurum sanmıştım ama daha fazlasını istedi bencil kalbim." Taehyung kafasını yere eğdi bi süre parkeleri inceledi.
"Ee anlatmayacak mısın jisoo hakkında bir şeyler?" Dedi arkadaşını rahatlatmaya çalışan jimin.
Taehyung gülümseyip jimine baktı, "o çok cesur. Sessizce gitmeme izin vermedi. Sanırım onun bu koekusuz ruhuna kapıldım."
"Vay yengem gerçekten delirmiş olmalı, bir cinle karşılaştığında ilk yapması gereken arkasına bakmadan kaçması gerekirdi ancak seninle konuşmuş bile." Diyip kıkırdadı jimin.
"Sus be yalnız cin."
Taehyungun omzuna vurdu jimin, "Sende yalnızsın."
Taehyung jimine tepeden bakarcasına, "artık değilim gibi görünüyor."
"Sadece kızla konuştun diye jendi kendine gelin güvey olma."
"Merak etme yavaş yavaş o da bana aşık olacak."
"Nereden biliyorsun?"
Hızla atan kalbine elini koydu tae, "hissediyorum."
"Aptal." Demekle yetindi jimin.
taehyung odasına gitti yatağına uzandı, bir süre tavanı izledi. Jisooyu düşündü. Jisoonun sesi..yüzü.. gülümsemesi. Delicesine atan bir kalbi varken nasıl uyuyabilirdi taehyung?
Aşık olmak istiyorum🫀🐢
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ghost | vsoo
FanfictionRuhlar alemindeki cin Taehyung, bir insana aşık olursa ne olurdu ki?