|Hansel ve Gretel|

114 17 22
                                    

Selamlar wattpad okuyucuları! Bu benim ilk kitabım ve heyecanlıyım açıkçası. Umarım sevebileceğiniz bir kitap olacaktır. Uyarı olarak yapabileceğim birkaç şey var, dikkat ederseniz sevinirim.

Bu kitap;
•Kan, cinayet vb.
• +1000 yaş farkı
• +18
•Takıntı, sadistlik
içermektedir.

Başlıyoruz.

- Pazartesi akşamı, saat 23.02 -

Uykumdan kaldıran telefonu her kapattığımda ısrarla duyduğum o telefon sesi kafayı yedirtecekti. Dayanamayıp uyku sersemliği ile açtım.

"Jungkook, sen bana kafayı yedirtecek misin? Bir kere de aç şu telefonu!"

Açar açmaz Jimin'in alıştığım o sinirli hâliyle karşılaşmam bir oldu.

"Uyuyakalmışım."

"Artık uyandın, karakola geliyorsun çabuk."

"Uyumak istiyorum.."

"Jungkook dedim."

"Of, geliyorum."

Yüzüme kapattı telefonu. Telefonu kulağımdan çektim ve yatağa atıverdim. Ne zaman güzelce uyuyabileceğim ben?Çalıştığım sürece hiçbir zaman.

Başımı yastıktan kaldırdım, gözlerimi ovaladım. Jimin'i bekletince sonuçların ne olduğuna çok kez şahit oldum. Şu an onlara katlanmaya hazır olmadığım için oflaya puflaya yatağımdan kalkıp ayaklandım.

Uyuyakalmadan önce duş almıştım, hâliyle kıyafetlerimi de değiştirmiştim. Bu yüzden kıyafet konusu sayesinde biraz da olsa rahatladım.

Banyoya doğru adımladım, yüzümü yıkayıp dişlerimi iyice fırçaladım. Havlu ile yüzümü durulayıp aynanın önünden bir deodorant aldım ve üzerime sıktım.

Deodorantı yerine koydum, banyodan çıktım ve odama adımladım. Yatağımdan telefonumu, masadan anahtarlarımı elime aldım. Kapının yanındaki ayakkabılarımı giydim, kapıyı kilitleyip aceleyle arabamı park ettiğim yere yürüdüm.

Anahtarı arabama doğrultarak arabanın kilidini açtım, açar açmaz kapıyı açıp koltuğa yerleştim. Ev anahtarımı ve telefonumu cebime attım. Arabayı çalıştırdım, karakolun yolunu tuttum.

Karakolun bahçesine geldiğimde şansıma boş yer vardı, arabamı bulduğum o boş yere park ettim. Arabadan indim, arabayı kilitledim ve koşar adımlarla karakol binasına ilerledim.

Gördüğüm çalışanlara hafifçe eğilerek selam verdim. Jimin kanıt odasındadır diye tahmin etmiştim ve odaya şifreyi girip girdiğimde yanılmadığımı anladım.

"Hiç gelmeyeceksin sandım. Çabuk bilgisayara bak."

Gelir gelmez telaşlı bir şekilde bunları söylemesi açıkçası biraz korkuttu.

Bilgisayar masasına yaklaştım, sandalyeyi çektim ve oturdum. Bilgisayarda birkaç cinayet fotoğrafı duruyordu. Kaşlarımı çatarak Jimin'e çevirdim anlamsız bakışlarımı.

"Hayır, normal bir cinayet değil bu."

Masaya yaklaştı ve işaret parmağı ile resimdeki bir kitabı gösterdi.

Say My Name | Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin