0.2

847 54 17
                                    

İyi okumalar ~

- Bera 'dan -

Gözle görülen durağa bakarak iç çektim, ne eve gitmek istiyordum, ne açıklama yapmak istiyordum. Başıma okkalı bir ağrı girmişken yürümeyi de çekmek
istemezdim.
Millet olmasa ulu orta yere yatacaktım valla.

Daha yeni uyanıyordu insanlar. Sabahtı sabah olmasınada, hiç bu kadar yorulduğumu hatırlamıyordum.

Olduğum kaldırımın ortasında ince bir sesle kendime geldim. Aydınlanma yaşamış gibiydim evelallah. Hala duymaya devam ettiğim sesle etrafıma bakındım.

Ulan nereden geliyor bu ses amına
Koyayım.
Başımı bir hevesle aşağı indirdiğimde bir teyze ile karşılaştım. He, ne bu be.

"efendim teyzecim, canım teyzecim"

Teyze kırışmış yüzünü buruşturarak, ince bir hıhlama bıraktı. Yerli komedilerde ki, mahallenin sevecen huysuz karakteri işte bu.

"ne canımı edepsiz"

Kaşlarımı şaşkınlıkla kaldırarak gözlerimi kıstım. Ne alakaydı lan. "ne diyeyim teyzem, ne arzu edersiniz"

Gözlüklerini takarak eline aldığı çantayla bir kaç defa vurdu. "çekil yolumdan çekil"

"ulan ülkede normal bir insan yok, çattık ha"

Bir kaç adım ileri giderek meymenetsizce arkasından baktım. Manyak kadın. Yaşlanınca vidalar gevşiyor herhalde.

Off, off boktan bir gün geçiriyordum. Böyle sabahın ben ta... İşte öyle. Öyle güzel, hoş bir gün.
Trafik ışıklarının yanına giderek kalabalıkla beklemeye başladım. Ne mutlu insanlar vardı, ne kadar moral bozuyorlardı. Gülmeyin, bir beş saniye tutun. Neyse, Allah sorardı hesabını.

Kırmızıya dönen ışıkla bekletmeden, yüksek sesle gülen kalabalık arkadaş gruplarının ve çiftlerin içerisinden ilerlemeye başladım. Her şeye rağmen nefes alıyor, ilerlemeye devam ediyordum. Her yaşamın bir inancı vardır, ben de buna inanmak istiyordum.

Daha ileri yürümeye başlayarak kulaklıklarımı taktım. Bir an dahi olsa, seslerin kesilmesi iyi hissetmem için yeterliydi. Böyle güzeldi.

Geldikçe yakın olan sahilden içeri girdim. Deniz ve canlı hava, olumlu duygular içerisine girmeme yardımcı olurken bir tebessüm verdim evrene.

İlerlemeye devam ederek yakında bulunan bir kafeden kahve aldım. Yanına bir kaç kurabiye daha sipariş verip, bir paket içinde aldım gülümseyerek.

Kadına, iyi günler dileyerek ayrıldığımda taze havayı derince ciğerlerime çektim. Yaşadığımı hissediyordum.
Kötü hissettiğim her zaman buraya gelmek benim için ayrı bir olaydı. Burası benim için bir dönüm noktasıydı adeta.

Güzeldi, akşamları ise bambaşka bir
güzeldi.
Buraya her seferinde tek geliyordum. Hayatım için buraya gelebilceğim önemli ve ya da yakın bir olay yaşamamıştım.

Oh hadi ama, biriyle yakınlığı geç, yönelimim neydi ondan bile haberim yoktu. Gerçi bunun ilk farkına vardığımda, bir kaç ay kendime gelememiştim.

Hâlâ şüphe duyuyordum, ama sadece buydu, daha ilerisi yoktu. Hetero olduğuma fazlasıyla emindim, öyle olmalıydı en azından.

Elimi ısıtan kahveyi dudaklarıma getirdim. Gözlerimi kapıyarak bir kaç yudum çektim içime. Bir kahvenin düzeltemeyeceği hiç bir şey yoktur. Yani, bence yoktur.

Çikolata parçacıklı kurabiyeden bir ısırık aldım, ardından genişçe gülümseyerek kıkırdadım, bu çok güzeldi. Menüye yeni geldiği için, benim adıma birazcık pahalıydı. Ama olsun, tadı için değerdi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 30, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

𝓑𝓮𝓻𝓬𝓮𝓼𝓽𝓮/𝖇𝖝𝖇𝖝𝖇Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin