Shifting || Jikook

7

Şimdi şöyle bir şey var.. aklıma çok güzel gibi texting fic konusu gelmişti.. unuttum! Not etmeyi unuttum. Bu ne kadar kötü bir şey biliyor musunuz

~

Bu sefer tüm bakışlar Yoongi'ye döndü.

Jimin ise şaşkındı. Yoongi nereden biliyordu onun ismini?

"Hyung? Sen nereden biliyorsun ismini?" Jungkook sordu Yoongi'ye.

"İsmi Jimin yani..?" Yoongi ise Jimin'e sordu. Ama sesi, bir tuhaftı. Sanki biliyordu..

"Evet, Jimin." Diye yanıtladı kısa beden.

Jimin dahil herkesin kafası karışmıştı. Yoongi nereden biliyordu, Jimin'in ismini?

"Nereden biliyorsun?" Diye sordu Jimin.

Ve Yoongi de, "Seni rüyamda gördüm." Diyerek cevapladı.

İşte o an Jimin, kalpten gidecek gibi falan oldu ama düşüp bayılamazdı. Ayrıca ortamda bir gerginlik vardı. O yüzden ortamı yumuşatmaya karar verdi.

"Islak rüyalarının başrolümüyüm yoks- ah! Jungkook öyle vurulur mu?!"

^^

Kısa bir tanışma faslından sonra, Yoongi rüyasında ne gördüğünü anlatmaya başladı.

"Üzerime atlıyordun.." o an Jimin'in gözleri koskocaman açıldı. Yurttaki son gününde de atlamıştı.

Gerçi ağlamadığı bir gün yoktu.

"Sonra sen özür dilerken kafana vuruyordum.. Taehyung ise o sırada gelip bizim için aşk kuşları diyordu."

Evet son günleriydi. Bundan emin oldu Jimin.

Jungkook ise Taehyung'a baktı. "Niye öyle bir şey dedin?"

Taehyung da hayretle baktı. "Rüyayı ortak görülen bir şey sanıyorsun herhalde."

Jungkook ne dediğini fark etti. Jimin'in yanında kala kala ona benzemişti. O da bunun farkındaydı.

"Sen Jimin'i daha önceden gördün mü?" Namjoon, yani zeka küpü konuştu. "Çünkü beynimiz yeni insan yüzleri oluşturamaz. İlla ki önceden görmüşsündür."

Yoongi olumsuz bir şekilde başını salladı.

"Aşk kuşu ha?" Bu sefer Seokjin konuştu. "Belki de bu bir işarettir ha? İleri de sevgili olursu-"

Jungkook, Seokjin hyungunun lafını böldü.

"Jimin beni seviyor."

Jimin de dahil herkes, Jungkook'a baktı.

"Yani.. aslında Yoongi hyungunda gideri va-"

Jungkook, Jimin'in de lafını böldü.

"Jimin."

"Ne?"

"Yok bir şey."

Jimin gözlerini devirdi ve önüne döndü. Döndüğünde Yoongi ile göz göze geldi. İkisi de öylece birbirlerine baktılar.

Yoongi gözleri ile bir şeyler anlatmaya çalışıyordu sanki.

Jimin kaşlarını çattı bu durumu fark edince.

"Ben su içmeye gidiyorum."

Jimin, Yoongi'ye tekrardan baktı ve ardından ayağa kalkıp mutfağa yürüdü. Sandalyeye oturdu ve masanın üzerinde ki sürahiyi eline aldı.

Suyu doldurduğu sırada, tahmin ettiği gibi Yoongi de gelip yanına oturdu.

"Rüyanın devamında, daha fazla dayanamadığını söylüyordun. Bu.. rüya gibi değildi. Her şey çok gerçekçiydi. Ve sen, bunu biliyorsun değil mi?" Emin olmaya çalışıyor gibi konuşmasına şaşırdı.