13

3.9K 417 159
                                    

duz yazi pek beceremiyorum ama okuyun bi de oy yorum dustu sey yaparsaniz svnrm

Hyunjin sınıfa girince ondan önce gelmiş olan felix ile göz göze gelmişti. uzun saçlı gözlerini hemen kaçırsa bile felix hala bakmaya devam ediyordu. chaewonun yanını boş gören hyunjin oturmuş ve ona sırıtan kızla konusmaya başlamıştı.

Felix onları uzun süre izlemiş noluyo amk der gibi chaewona bakıyordu.

"hyunjin felix beni dövcek gibi bakıyor"

"bakma o zaman ona salak mısın"

"tam karşımda duruyo nasıl bakmıyım"

"bana bak mesela nasıl fikir yanında oturuyorum ya hani"

"mantıklı"

felix ikiliyi izlemeye devam ederken hızlı bir şekilde ayağa kalkıp minhonun yanına gitmişti. onu sinirli gören minho

"noluyo olum sabah sabah bu surat ne"

şuna bak diyerek hyunjini göztermişti

"lan ne alaka"

"abi çıldırcam şimdi"

"kavga mı ettiniz"

"daha farkli bir şey ya"

"ney"

"minho kafam çok karışık dur bi of sinirden ağlıcam şimdi"

ders zili çalınca felix sırasına oturmus sınıfa son anda giren lia nefes nefese felixin yanına oturmuştu. dün chaewon mesajla olayı liaya anlatmış liada felixin yanına oturmayı kabul etmişti.

"ilk ders ne"

"kimya"

"off yoruldum ya alarm kurmayı unutmuşum koşarak geldim götüm bile terledi amk"

felix liayı dinliyordu ama asla konuşmuyordu gerçekten sinirlenmiş ve morali bozulmuştu.

—-

öğle zili çalınca hyunjin tuvalete gitmek icin ayaklanmıştı. felix onu takip etmeye basladi konuşmak istiyordu. hyunjinin arkasından o da tuvalete girmişti öğle teneffüsü olduğu için genelde herkes kantine gidiyordu tuvalet boştu bu felixin işine gelmişti.

"beni mi takip ediyorsun"

"hayır benim de tuvaletim geldi"

"tuvalete girsene o zaman niye dikilip bana bakıyorsun 3 saattir"

"bu ne şimdi"

"ne olmuş"

"niye böyle davranıyorsun başkasının yanına oturmalar falan"

"soruyo musun cidden"

hyunjin kaşlarını çatarak felixe bakmaya başlamıştı getçekten sinirini bozuyordu.

"bu aniden verilebilecek bir karar değil tamam mı"

"paragraf yazan sen değilmişsin gibi konuşuyorsun"

"yazasım geldi yazdım"

"sana burda tokat atayım o zaman tokat atasım geldi attım diyim olur mu"

"abartıyorsun hyunjin"

"abartıyor muyum"

hyunjinin gözlerinin dolduğunu görünce felix ona doğru yürümeye başladı. uzun saçlının biriyle kavga ederken ya da tartışırken gözlerinin dolduğunu hatta ağladığını biliyordu.

"tamam ağlama özür dilerim"

"ağlamıyorum gözüme toz kaçtı"

felix ellerini karşısındaki çocuğun gözlerine götürmüş ve yaşları silmişti. elini yavaşça aşağı indirip baş parmağı ile yanağını okşamış ve hyunjine sarılmıştı.

"bırak ya hala beni kandırıyorsun"

"hayır"

hyunjin tuvaletten çıkmak için ilerleyince felix elinden tutup kendisine dönmesini sağlamıştı.
hiç düşünmeden ona bakan çocuğun dudaklarına yöneldi.

bu ilk öpüşmeleri değildi ama romantik anlamda ilk öpüşmeleri olacaktı. hyunjin iki üç saniye ne olduğunu anlamaya çalışmıştı ardından o da öpücüğe karşılık vermeye başladı.

uzun öpüşmenin ardından ilk ayrılan felix olmuştu. hyunjinin göğüsüne kafasını dayayarak nefes nefese "özür dilerim"
demişti. hyunjin göğüsüne yaslanmış olan kafayı okşayıp saçlarının ne kadar yumuşak olduğunu düşünüyordu.

ikili sınıfa dönünce hyunjin chaewonun yanına oturmuştu. kızarmış olan dudaklarını gören kız hyunjini cimciklemeye ve kaş göz yapmaya başlamıştı. uzun saçlı çantasına yönelmiş içinden evden getirdiği yemeği çıkarmıştı. kantinden bir şeyler almayı sevmiyordu o sırada felix parasını alıp sınıftan dışarı çıkmıştı.

hyunjin ayağa kalkıp yerinde zıplayıp salak saçma sesler çıkarırken sınıftakiler deli amk der gibi ona bakıyordu.

"noldu anlatsana çatlıcam şimdi"

"chaewon ağlıcam şimdi amk öpüştük lan sonunda amk offf"

"lan LAN harbi mi"

"dudaklarıma baksana kıpkırmızı oldu"

"kim öptü ben deme uçarım burdan sana"

"o öptü şok oldum zaten mal gibi kaldım"

"uzun sürüdü mu bari nasıldı"

"sürdü öpüşürken boğulup gebercem sandım nefesim gitti bi ara"

"öpüşürken boğulup geberen tek salak amcık sen olurdun zaten şaşırtmazdı"

hyunjin chaewonun koluna vurup hakaret ediyordu. kapıdan içeri felix gelince durmuş ona bakmıştı ama felix hyunjine bakmıyordu. utanıyor muydu niye bakmamıştı.

okulun bitmesine son üç ders kalmıştı hyunjin hızlıca çıkardığı yemeği yiyip diğer ders için defterini ve kitabını çıkarmıştı. zilin çalmasına az bir şey kalmıştı. göz ucuyla felixe bakarak ne yaptığını görmek istemişti  hala yemek yiyordu.

okul bitmişti ve felix hyunjini beklemeden sınıftan çıkınca sınıfta kalan çocuk hızlıca eşyalarını toplayıp peşinden koşmaya başladı.

"hey felix beklesene beni"

felix duyduğu ses ile arkasını dönüp koşan çocuğa bakmaya başladı.

"niye beklemedin beni hep birlikte gideriz eve"

"dalmışım özür dilerim"

ikili yol boyunca asla konuşmadı ilk hyunjin eve gidiyordu felixe dönüp "yarın görüşürüz"demişti. felix gülimseyerek görüşürüz demiş ve el sallamıştı. kulaklığını takıp yürümeye başladığında hyunjin bir şeylerin ters gittiğini fark etmişti.

1 yıldır arkadaşalardı ve onu çok iyi tanıyordu bu ikisinin arasında yaşanandan dolayı olan bir şey değildi daha farklıydı.

duz yazi ile fici nasil katlettim ama
tr klavye gecince elim ayagima dolasti amk

joke | hyunlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin