Bir şey düşünemez olmuştu.Aslında tek düşündüğü daha çok kandı.Acı çektirenlere cezalarını verme zamanıydı.Bütün bu sadistçe fikirler Hudson Adler'ın aklında tek tek sıralanıyordu.Hudson 1.70 boylarında,zayıf,insanı kendine hayran bırakacak kadar derin bakan kahverengi gözlere sahipti.Simsiyah saçları yaz sıcağından dolayı terlemiş birbirine karışmıştı.Genç yaşının-25-ona verdiği enerjiyi şeytana adamıştı.Hudson geçmişte çok acı çekmişti sıra onlardaydı.Geçmişini düşünmek bile ona acı veriyordu.Ama intikamını alacaktı.
#######
Sabah güneşi gözlerini kamaştırarak mı uyanmıştı?Tabi ki de hayır.Zır zır öten alarm onun deli gibi kalkmasına vesile olmuştu.Ayağa kalktı ve elini yüzünü yıkamaya koyuldu.Aynada kendi görüntüsüne baktı.Gerçekten insanı şaşırtacak kadar yakışıklıydı ama sanki tıraş olsa fena olmazdı.Banyoda işlerini bitirir bitirmez mutfağa geçti.Kendine güzel bi kahve hazırladı.Peyniri gelişigüzel ekmeğin arasına koyup tost makinesine attı.Bu mütevazi kahvaltısını yaptıktan sonra yapacaklarını düşünmeye başladı.Planları vardı elbet.Ama bu uzun süren bir işti.Öyle bir oyun oynamak istiyordu ki geçmişteki katiller onun gölgesinde kalmalıydı.Ne yapması gerektiğini düşünmeye koyuldu.Çünkü yarın büyük gündü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLAMBAÇ
Mystery / ThrillerSadece ölümdü onun işi.Kendisi çok acı çekmişti ama artık her şey değişti.Acı çekme sırası çektirenlerdeydi.İzler bırakarak kaçabilir miydi? SAKLAMBAÇ oynayabilir miydi???