1

58 5 10
                                    

Yine aynı rutin.Sabah alarmına söverek kalkmam,yatakta öylece oturup odamı boş gözlerle incelemem ve annemin bağırışıyla kendime gelmem.Yataktan hemen fırlayıp okul üniformamı üzerime geçirdim ve hızlı bir şekilde saçlarımı tarayıp aşağıya indim.Babam her zamanki gibi kahvaltıya çoktan başlamış,annem ise tabağıma bir şeyler dolduruyordu.Babam peçeteyle ağzını temizledikten sonra ''Bir günde erkenden kahvaltı masasında olsan dişimi kıracağım Ilgaz''diyerek ayağı kalktı.Ağzım dolu bir şekilde ''Senin için yemek yemek neyse benim için uyku da o''diyerek gülümsedim.Babam inanılmaz obur biriydi.Göbeği vardı ama kilolu değildi.Gelip alnımı öptükten sonra ''Uykucu kızım benim''deyip elime haftalık harçlığımı tutuşturdu.''Görüşürüz baba''derken annem çoktan babamı uğurlamaya gitmişti.Doyduğumu hissetikten sonra annemin yanağına öpücük konudurup babamın hemen arkasından çıktım.Kısa sürede otobüsle okula varmıştım.Okul bahçesinde sıra olmadığını görünce kısık sesle küfür mırıldanıp hızla merdivenleri çıkmaya başladım.Tam o sırada kafamı sert bir şeye vurup dengemi kaybettim.Elimin altındaki duvardan destek alıp dengemi sağladığımda sinirle kafamı kaldırıp karşımdaki çocuğa bakmaya başladım.Açık kumral renginde ki dağınık saçları ve kısık yeşil gözleriyle gülerek bana bakıyordu.''Önüne baksana senin yüzünden yeri boyluyordum''dedim ters bir sesle.O ise sinirli olmam hiç umrunda değilmiş gibi sırıtarak ''Kusura bakma okulda yeniyim ve sanırım kayboldum''Suratına dikkatlice baktığımda onu daha önce okulda görmediğimi farkettim ve önünden çekilerek ''Her neyse ben gidiyorum''diyerek arkamı dönmüştüm ki ''İnsan bir yardım eder,ne kadar ayıp'' Sesindeki alınganlık gerçek mi yoksa dalga mı geçiyor diye arkama döndüğümde yüzünün yarısını kaplayan sırıtmayı gördüğümde dalga geçtiğini anladım.''Zaten geç kalmıştım senin yüzünden dersin yarısına da yetişemedim''diyerek elinden kağıdı aldım.Yüzüne bakmadan ''12/G.. kolidordan sağa dön tuvaleti geçince 2. kapı''kağıdı eline tutuşturdum bahçeye çıkmak için merdivenlere yöneldim.Zaten dersin yarısı gitmişti çoktan yok yazılmıştım ve birde hocanın azarını çekemezdim.Bahçeye çıkarken arkamdan ''Teşşekkürler huysuz''diye bağırdığını duymuştum ama duymamazlıktan gelerek kapıdan çıkıp en yakın banka oturdum.Çocuğa biraz fazla ters davrandığımı farkındaydım ama yapımda olan birşeydi.Herkes bunu bilirdi.''Buzdan kız''..Lakabım buydu.Ne düşündükleri umrumda değildi.Bir avuç düşüncesiz insanın ne yaşadığımı bilmeden yorum yapmasına artık aldırmıyordum.Ben bunları düşünürken birden birisi yanıma oturdu.Kim olduğuna bakmak için kafamı çevirdiğimde daha yüzüne göremeden o cırtlak sesten kim olduğunu anladım.''Nerdesin sen bir kere de erken gel dişimi kıracağım''Diye söyleniyordu derya.Benim en iyi arkadaşım hatta tek arkadaşım.Benim aksime oldukça neşeli,girişken,popüler bir insandı.Birçok insan neden onun gibi bir kızın benimle arkadaş olduğuna anlam veremezdi.Derya benim 4 senelik arkadaşımdı.9.sınıfta tanışmıştık ve bu seneye kadar gayet sağlam bir şekilde arkadaşlığımız devam etmişti.Bende 9 ve 10.sınıfta tıpkı derya gibiydim.Neşeli,sıcakkanlı kimseyle sorunu olmayan normal bir genç kız.Herşey 11.sınıfta onunla tanışınca başladı.Bu hale gelmemin sebebi oydu.Bir enkaza dönüşmemin sebebi oydu.Bir ''buzdan kıza''dönüşmemin sebebi oydu.Daha fazla kafamı onunla doldurmamak için dikkatimi hala bana çemkiren deryaya baktım.Elimle ağzını kapatıp ''Yemin ederim boşboğazın sözlükte ki anlamısın''Elimi ağzından çekip ''Sana gereken cevabı verirdim de neyse,söylemem gerek birşey var'' deyince Kaşımı kaldırıp ''ne var''dercesine ona baktım.''Okula yeni bir çocuk gelmiş.Adını öğrenemedim ama dehşet derece yakışıklıymış.Çokta sıcakkanlı bir insan olduğunu duydum.Sınıftaki herkesle çabuk kaynaşmış.Kızların hepsi onu konuşuyor.Ha birde sınfı 12/G imiş''.Hızla sıraladığı kelimelerin ardından nefes alıp beklentiyle bana döndü.Ona bayıla bayıla anlattığı çocukla çoktan tanıştığımı söyleyecektim ki sonradan vazgeçtim.Eğer şimdi anlatırsam 1 ders boyunca konuşmaları bana tekrarlatır,ne kadar kaba olduğumu söyler, ters davrandığım için yanına gidip özür dilemeye zorlardı.Düşündüklerimin gayet doğru olduğuna karar verip omuzlarımı silkerek ''İyiymiş''dedim.Omzuma hafifçe vurup sesini incelterek taklitimi yapmaya başladı.Birkaç saniye suratına boş boş baktım ve daha fazla kendimi tutamayıp gülmeye başladım.O da benimle birlikte gülmeye başladı ve o sırada gülmemizi bir ses kesti.''Seni huysuz madem bu kadar güzel gülüyorsun neden bana bir kere bile gülmedin?''Şaşkınlıkla sesin sahibine baktığımda bugün sabah karşılaştığım ve deryanın öve öve anlattığı sinir çocuk olduğunu gördüm.Gülümsemem hızla silinirken ayağımla deryayı dürtüp kafamla ''hadi''dercesine işaret ettim.Derya ise şaşkın gözlerle bizi izliyordu.''Anlaşılan yine huysuz halimize döndük.Sadece selam vermek istemiştim bir de teşşekkür etmek,arkandan seslenmiştim ama duymadın sanırım.O mükemmel tarifinle hemen yeni sınıfımı buldum''dedi suratını kaplayan bir gülüşle.Mırıldanarak ''Ne mutlu sana''dedim ve deryaya tam gidelim demek üzereyken onun heyecanlı sesini duyduğumda hayallerimin suya düştüğünü anladım.''Siz ikiniz tanışıyormusunuz? Bak görüyormusun gıcığı hiçte anlatmıyor.Aslında böyle huysuz olduğuna bakma dünya tatlısıdır.Tanısan seversin yani.Ha bu ara da ben derya''diyerek elini uzattı.''Eminim severim.Ben de aykut''Ben isminin aykut olduğunu öğrendiğim çocuğun yüzüne boş gözlerle bakarken derya bana o sinsi gülümsemesiyle bakıyordu.O gülüşün ne anlama geldiğini çok iyi biliyordum.''Hadi yine iyisin kaptın fıstık gibi çocuğu''deme şekliydi.''Ders zili çaldı yine senin yüzünden geç kalırsam ya seni keserim ya da kendimi''dedim ve deryanın koluna girip onu sınıfa sürüklemeye başladım.''Sen kesersin dikiş atarlar,ben keserim toprak atarlar cadı''diyerek gülmeye başladı.Yanımdaki deryada koca bi kahkaha atarken,içimden ne kadar gülmek gelse de kahkahamı bastırıp ''bravo espiriii''dedim dalga geçen bir ses tonuyla.O ise gülerek göz kırptı. Bıkkınlıkla nefes verip bu sefer sürükleyerek deryayı sınıfa çıkardım.Dersler kaplumbağa hızında ilerlerken çıkış zilinin sesini duyduğumda yerimden hızla fırladım.Neredeyse tüm dersler boyunca deryanın imalarına maruz kalıp aykutu dinlemiştim.Sınıftan 1 kere yemek yemek için çıkmıştık onun dışında hiç çıkmadığımızdan onu da normal olarak görmemiştim.Ve bu durumdan gerçekten memnundum.Çantamı kapıp sınıftan çıkarken derya koşarak yanıma geldi ve yanımda yürümeye başladı.Aniden durdu ve bana bakıp''Hihhh bugün babam beni almaya gelicekti.Kaçtım ben görüşürüz bebişim''dedi hızla.Gülümseyerek ''Görüşürüz yavrum halit amcaya selam söyle''diyerek el salladım.Deryayla birbirimize hep kıro sözler kullanırdık.Eski alışkanlıklardan biriydi.Ne kadar değişsem de deryanın yanında aynıydım.Kısa sürede eve varmıştım.Tabi bunda deryanın yanımda olmamasının etkisi büyüktü.Eğer onunla eve dönersem dükkan da dükkana girer çıkar elimizden geldiğince oyalanırdık.Anneme ''ben geldiiim''diye seslendikten sonra odama gidip rahat pijamalarımı üzerime geçirdim.Bir süre yatakta öylece uzandım.Sonra birden aklıma şu sırıtkan sinir bozucu çocuk geldi.İlk defa böyle birisine denk gelmiştim.Sürekli enteresan şekilde gülüyordu.Gülüncede yeşil olan gözleri iyice kısılıyor sağ yanağındaki küçük gamze belirginleşiyordu.Düşüncelerimin aykuta kaydığını anladığımda kendime gelip hızla yataktan doğruldum.''Sinir''diye geveledim ağzımda.Acıktığımı farkettiğimde direk mutfağa gittim ve yemeğin çoktan hazırlandığını gördüğümde ellerimi ovuşturup sevinçle masaya oturdum.''Birileri acıkmış''dedi babam gülerek.''Anlayamazsın babaaa''diyerek tabağıma yumuldum.Kısa sürede tabağımdakileri bitirip odama girdiğimde cebimden telefonumu çıkarıp arayan ya da mesaj atanın olup olmadığına baktım.Herhangi bir sosyal paylaşım sitesine kayıtlı değildim.Yani eskiden öyleydim ama şuan bu duruma gelmeme neden olan kişi yüzünden bütün hesaplarımı silmiştim.Deryadan bir mesaj olduğunu gördüğümde hızla tıkladım.Komik bir fotoğraf göndermiş ve klavyeye oturmuşcasına tuşlara basmıştı.Onunla biraz lafladıktan sonra telefonu kapatıp yatağımın içine girdim.Her zamanki gibi ağladım.Bir bir akıttım içimdekileri.Ağladım ki yarına güçlü uyanabileyim diye.Ağladım ki yarın yine o ''buzdan kız''olabileyim diye.Eskiler kafamda bir bir dolanırken ağlamanın verdiği yorgunlukla uykuya dalmıştım.

Merhaba arkadaşlaar :D Bu benim ilk hikayem ve gerçekten işsizlikten yazıyorum :D Okuyan olur mu bilmiyorum ama eğer okuyan varsa ne mutlu bana.Birde hikayeyle ilgili kısa bir şey söylemek istiyorum.Anladığınız gibi ılgazın geçmişte yaşadığı bir olay var.Daha doğrusu ona bunları yaşatan biri var.İlerleyen bölümlerde (eğer benden başka okuyan birisi olursa :D)neler yaşadığını anlatacağım.Şimdilik bu kadar.Yazım yanlışları varsa kusura bakmayın.Görüşmek üzereee :D

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 04, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Adın GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin