ace | lee know ✔

3 / war bells

İyi Okumalar ✨  | ACE 🃏

Seoul / 21.29

"Her şey istediğin gibi ilerliyor Hwan. Ancak bilgin olsun diye söylüyorum Bay Kim her hareketinden haberdar olmak istiyor." Düz saçlarını omuzlarından geriye attı. Makyaj masasının aynasından yansımasını göz ucuyla süzdükten sonra kendinden emin bir şekilde arkasına döndü. Elindeki tablete not almakta olan Subin'e bakarak başını iki yana salladı. "Babam çoktan yaptığım her hareketi ona haber edecek birini tutmuştur. Sana zaten bildiği soruları soruyor. Kontrolün elinde olduğunu bilmek istiyor. Sorularına cevap ver. Ayrıca bu haftasonu onu ziyarete gideceğim. Ona bildirmeyi unutma."

Subin başı ile onayladığında tekrardan makyaj masasına döndü. Aynanın önündeki kırmızı rujunu alarak dolgun dudaklarına götürdü. "Bu gece Jae'nin mekanına gideceğim. Şu Lee Know denen adam bu gece orada olacak değil mi?" Subin'in tablet ekranında gezinen bakışları Hwan'ın bedenini buldu. Tek kaşını kaldırarak yanıtladı. "Evet. Kendisi Jae'nin sevgilisi Felix ile yakın arkadaş. Açıkçası bu durum beni işkillendirmiyor değil. Gizli kimliğin hakkında Jae ağzından bir -." Subin cümlesini bitiremeden susmak zorunda kaldı.

Hwan'ın aniden çatılan kaşları ona susması için sinyal vermişti.  Başını hızla iki yana sallayarak Subin'i red etti. "Jae asla bana kazık atmaz. Durum ne olursa olsun. Bunu sen de çok iyi biliyorsun." Jae'yi sonuna kadar savunmaya hazırdı. Gerçek adı ile Jaehyoon olan Jae onun çocukluk arkadaşıydı. Hwan'ın yanında güvende hissettiği tek insandı Jaehyoon.
Hwan ona koşulsuz güveniyordu, hiç şüphe etmeden. Subin derin bir nefes vererek elindeki tableti kapattı. "Jae'nin iyi biri olduğunu ben de biliyorum. Ama unutma ki sen insanlara kendini Hwan olarak tanıtsanda Ace senin gerçek kimliğin. Yani dikkat et. Bu sadece bir öneri."

Hwan düz tuttuğu ifadesini bozmadan yatağının üzerindeki çantasına ilerledi. Aklının ucundan küçük bir soru işareti geçmişti kısa süreliğine. Ace miydi gerçek olan yoksa Hwan mı?  "Çevremde yeterince düşmanım var Subin. İnan bana kim düşman kim dost ayırt edebilirim." Siyah el çantasına eline alarak içindeki küçük tabancayı kontrol etti. Her zaman hazırlıklı olurdu. Babasının ona öğrettiği küçük şeylerden biriydi bu. Her duruma karşı hazırlıklı olmak. "Lee Minho ona yaptığım sürprizi beğenmiş midir sence?" diye sordu, odasının çıkışına ilerlerken.

Subin hemen onun arkasından ilerliyordu. "Keyfini yerine getirecekse eğer evet çok beğenmiş. Tüm adamlarına senin hakkında bilgi öğrenmeleri için emir vermiş. Sinirden deliye dönmüş ama belli etmemeye çalışıyor. Ona attığın darbe hiçbir şeymiş gibi davranıyor anlayacağın." Hwan merdivenlerden inerken sırıttı. "Elbette öyle yapacak. Sanki hiç darbe almamış gibi davranarak güçlü durmaya çalışıyor. Umarım dersini almıştır."