8• chi ku
"İki haftadır okula gidemedim ve Jimin çok endişeli. Ona sıradan bir hastalık olduğunu, soğuk algınlığına yakalandığımı söyledim ama o, eğer soğuk aldığınlığına yakalansaydım bile okula geleceğimi söyledi. Haklı. Çünkü iki hafta boyunca okual gitmemem ailemi sinirlendirirdi. Fakat şimdi herkes öleceğimi biliyor ve istediklerimi yapıyor, bu his mükemmelmiş!" Namjoon küçük bir postitte yazan yazıyı okuduğunda Jimin hıçkıran ilk kişi olmuştu. Ardından sırasıyla Hoseok, Taehyunf ve Seokjin'di hıçkıran. "Sonraki nota geçiyorum." Namjoon ağlamasa bile burnunu çekmişti.
"Yon ve Youngjae ile bugün çok eğlendim! Bana bir sürü mandalina getirdiler! Taze ve tatlıydılar. Sanırım hayatımda ilk kez böyle güzel mandalina yedim." Not burada bitmişti. Birkaç not vardı. Kısa kısa, en güzel günlerini ya da sevdiği şeyleri yazmıştı.
"Bana cevap vermiyorlar. Haklılar. Onları suçlayamam. Bir hafta boyunca, yazdıkları hiçbir şeye cevap vermedim ve aramaları yanıtlamadım. Benim yaptığım gibi yapıyorlar. Eğer biraz daha dayanırsam, bir hafta bana yazmayacaklarını görebilirim. Ama sanırım... olmayacak. Normalden daha çok acıyor. İlaçlar işe yaramıyor, makineler orada öylece duruyor. Sanki göğüsüme biri durmadan bıçak saplıyor gibi. Ya da biri kalbimi sıkıyor. Ölüm böyle mi hissettiriyor? Üç yıldır dayandım ama artık olmuyor. Ben... özür dilerim. Herkesten, her şeyden. Bir yanlışım varsa eğer, affedin beni. Sizi çok seviyorum."
Bu yazılan son nottu.
Bu nottan sadece bir saat sonra Yoongi'nin kalbi durmuş ve bir daha çalıştırılamamıştı. 10 Ekim pazar günü, saat 21.30'du. 11 Ekim pazartesi günü, Yoongi'nin olduğu basketbol kulübünün maçı vardı ve bu maç, onun çok uzun zamandır beklediği bir maçtı. Katılamamıştı. 13 Ekim çarşamba günü doğum günü olan en yakın arkadaşı Jimin'e bir doğum günü hediyesi hazırlamıştı. Verememişti.
Belki de Yoongi'nin tek pişmalığı buydu. Belki de üniversite okuyamamaktı. Belki de arkadaşlarıyla bir eve çıkıp bir kedi sahiplenememkti.
Bunu hiç öğrenemeyeceğiz.
-final