다섯 (beş)

228 11 0
                                    

Okulda sıradan bir gündü ama benim için öyle değildi çünkü gizli sevgilim bana hiç yazmadı.

1 haftadır onun yazmasına ister istemez alışmıştım ve her ne kadar onu  sevmesemde yazmasını istiyordum.

Jungkook aşırı şüphe çekiyordu.

Beni gördüğünde yönünü değişiyor, arkadaşlarıma hep beni soruyormuş.

Belkide benim için endişelenmiştir sadece.

Ama belkide stalkerim oydu belki.

Ama o sadece kızlarla konuşurdu. Erkekler ilgi alanında değildi.

Belkide sadece telefonunu kurcalamam işimi görebilirdi ama bunu öğrenirse kesin dayak yerdim.

Bunu unutmalıydım. Sınav vardı hemde bir ders sonra.

Yemeğimi yemiş, bizim ekibi kütüphaneye toplamıştım.

Ekip dedimse ekibimiz şöyle:
Rose
Jennie
Jisoo
Lisa
Hyunjin
Felix
Minho
Ve Suga

Herkes oturunca başladım

Tae: biliyorsunuz ki benim bir stalkerim var ve biz bunu bulmaya çabalıyoruz. Bugün sizi burada toplama sebebim de bu.
Rose en başından beri bu konu hakkındaki dedektif desem yeridir.
Benden daha çok şey biliyor ama benim bildiğim çok daha önemli bir şey var ve bu konuyu size belirtip üzerinde çalışmalıyız.

Sug: Beni niye çağırdın peki?

Tae:sana sonra döneceğiz. Şimdi olayı anlatıyorum:
Ben okula geliyordum bu sabah. Girişte Jungkook beni durdurdu ve notların işine yaradığını söyledi. Bende laf olsun diye stalkerimden bahsettim ve aşırı telaşlandı. Birine bir şey yazıyordu. Sonra telefonu kapattı ve bana stalkerden mesaj geldi.

Ros: bunlar tesadüf olamaz.

Tae:bende böyle düşünüyorum. Ve sen Suga, burda devreye sen giriyorsun.

Suga: Jungkook'un böyle bir şey yapacağını sanmıyorum. Geçenlerde senin stalkerin konusu açıldı ve stalker hakkında bir şeyler bildiğini söyledi. Ama ne bildiğini bana da söylemedi.

Flx: o halde stalker o değil. Öyle olsa söylemez miydi? Özellikle de Suga ya.

Hyj: ya Chana söylediyse?

Flx: bu da olabilir Hyunjin.

Jis: o halde burda iş Chanı köşeye sıkıştırmakta kalıyor.

Tae: Chan bize bir koysa sümük gibi yere yapışırız farkındasınız değil mi?

Lis: başka şansımız varmış gibi mi görünüyor?

Tae: bir dakika. Jkin size beni sorduğunu söylemiştiniz.

Min: evet?

Tae: belki size söyledikleri bize sonuç getirebilir.

Ros: ilk ben söyleyeyim. Bana Taehyung'un nerde olduğunu sordu. Lavaboda olduğunu söylediğimde tam tersi yöne gitti.

Jis: bana da senin tarih notunu sordu. Bilmiyorum dedim gitti.

...

Tae: başka kimseye sormadı mı?

...

Tae: ah peki. O halde şu bildiği şeyler meselesine gelelim. Ne biliyor olabilir?

Jen: bunu soracak birileri daha var.

Tae:kim?

Jen: oğlum sen aptal mısın? Kız kardeşi Ryunjin bir şeyler biliyor olabilir.

Lis: sanmıyorum.

Jen: neden?

Lis: Kız kardeşi böyle şeylerle ilgilenmiyor. Onun tek derdi Kainin ona bakması.

Tae: o halde ben sıçtım arkadaşlar.

Min: biraz öyle görünüyor.

Tae: her neyse, dağılalım çünkü ders başladı.

Herkes çıkıp dersine gitti. Ben lavaboya gittim. İşimi halledip elimi yıkarken içeri birisi girdi. Ama daha önce böyle birisini hiç görmemiştim. Uzundu. Suratını göremiyordum çünkü bir kapşonlu giyinmişti.

Aldırış etmeden çıkıyordum ki beni kolumdan tutup durdurdu.

Tae: hey napıyorsun?!

Elime bir mektup sıkıştırıp gitti.

Cebime koyup sınıfa gittim ama ne kadar korktuğumu anlatamam.

Akşam okuldan çıkarken mektubu açıp okudum.

~𝘮𝘦𝘬𝘵𝘶𝘱~

𝘉𝘶 𝘮𝘦𝘬𝘵𝘶𝘣𝘶 𝘴𝘢𝘯𝘢 𝘣𝘦𝘯 𝘷𝘦𝘳𝘥𝘪𝘮 𝘷𝘦 𝘴𝘦𝘯𝘪𝘯 𝘩𝘢𝘣𝘦𝘳𝘪𝘯 𝘣𝘪𝘭𝘦 𝘰𝘭𝘮𝘢𝘥ı:𝘋 ç𝘰𝘬 𝘦ğ𝘭𝘦𝘯𝘥𝘪𝘮. 𝘈𝘺𝘳ı𝘤𝘢 𝘺𝘢𝘱𝘵ığı𝘯ı𝘻 𝘵𝘰𝘱𝘭𝘢𝘯𝘵ı ç𝘰𝘬 𝘨𝘦𝘳𝘦𝘬𝘴𝘪𝘻 𝘰𝘭𝘥𝘶 çü𝘯𝘬ü 𝘣𝘢𝘴𝘪𝘵 𝘣𝘪𝘳 𝘴𝘵𝘢𝘭𝘬𝘦𝘳 𝘪ç𝘪𝘯 𝘣𝘶𝘯𝘢 𝘨𝘦𝘳𝘦𝘬 𝘬𝘢𝘭𝘥ığı𝘯ı 𝘴𝘢𝘯𝘮ı𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮. 𝘈𝘺𝘳ı𝘤𝘢 𝘴𝘢𝘯𝘢 ç𝘰𝘬 𝘣ü𝘺ü𝘬 𝘣𝘪𝘳 𝘴ü𝘳𝘱𝘳𝘪𝘻𝘪𝘮 𝘷𝘢𝘳. 𝘠𝘢𝘳ı𝘯 𝘴𝘢𝘯𝘢 𝘬𝘦𝘯𝘥𝘪𝘮𝘪 𝘢çı𝘬𝘭𝘢𝘮𝘢𝘺ı 𝘥üşü𝘯ü𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮. 𝘈𝘮𝘢 𝘣𝘶𝘯𝘶 𝘦ğ𝘭𝘦𝘯𝘤𝘦𝘭𝘪 𝘣𝘪𝘳 ş𝘦𝘬𝘪𝘭𝘥𝘦 𝘺𝘢𝘱𝘢𝘭ı𝘮 𝘥𝘪𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮. 𝘉𝘦𝘯 𝘴𝘦𝘯𝘪𝘯 𝘥𝘰𝘭𝘢𝘣ı𝘯𝘢 𝘣𝘪𝘳 𝘩𝘢𝘳𝘪𝘵𝘢 𝘺𝘦𝘳𝘭𝘦ş𝘵𝘪𝘳𝘥𝘪𝘮. 𝘉𝘶 𝘩𝘢𝘳𝘪𝘵𝘢 𝘪𝘭𝘦 𝘣𝘪𝘳𝘭𝘪𝘬𝘵𝘦 𝘣𝘪𝘳 𝘱𝘢𝘳𝘬𝘢 𝘨𝘪𝘥𝘦𝘤𝘦𝘬𝘴𝘪𝘯. 𝘉𝘶 𝘱𝘢𝘳𝘬𝘵𝘢 𝘣𝘪𝘳 𝘺𝘦𝘳𝘥𝘦 𝘣𝘪𝘳 𝘬𝘶𝘵𝘶 𝘷𝘢𝘳 𝘷𝘦 𝘣𝘶 𝘬𝘶𝘵𝘶𝘯𝘶𝘯 𝘪ç𝘪𝘯𝘥𝘦 𝘣𝘦𝘯𝘪𝘮 𝘨𝘦𝘳ç𝘦𝘬 𝘣𝘪𝘳 𝘧𝘰𝘵𝘰ğ𝘳𝘢𝘧ı𝘮 𝘷𝘢𝘳. 𝘉𝘦𝘯𝘪𝘮 𝘧𝘰𝘵𝘰ğ𝘳𝘢𝘧ı𝘮ı𝘯 𝘰𝘭𝘥𝘶ğ𝘶 𝘬𝘶𝘵𝘶𝘺𝘶 𝘣𝘶𝘭𝘢𝘣𝘪𝘭𝘪𝘳𝘴𝘦𝘯 𝘴𝘦𝘯𝘪𝘯𝘭𝘦 𝘣𝘶𝘭𝘶ş𝘢𝘤𝘢ğı𝘮. 𝘏𝘦𝘳 𝘯𝘦𝘺𝘴𝘦 𝘴𝘦𝘷𝘨𝘪𝘭𝘪𝘮. 𝘚𝘢𝘯𝘢 𝘺𝘢𝘻𝘮𝘢𝘮𝘢 𝘴𝘦𝘣𝘦𝘣𝘪𝘮 𝘪𝘴𝘦 𝘣𝘪𝘳𝘬𝘢ç 𝘶𝘧𝘢𝘬 𝘪ş𝘪𝘮 𝘷𝘢𝘳𝘥ı. 𝘖𝘯𝘭𝘢𝘳ı 𝘩𝘢𝘭𝘭𝘦𝘵𝘵𝘪𝘮. 𝘑𝘶𝘯𝘨𝘬𝘰𝘰𝘬 𝘬𝘰𝘯𝘶𝘴𝘶𝘯𝘢 𝘨𝘦𝘭𝘪𝘳𝘴𝘦𝘬, 𝘰𝘯𝘶 𝘵𝘢𝘬𝘵𝘪𝘳 𝘦𝘵𝘵𝘪𝘮 𝘥𝘰ğ𝘳𝘶𝘴𝘶.
𝘎ö𝘳üşü𝘳ü𝘻 𝘴𝘦𝘷𝘨𝘪𝘭𝘪𝘮

𝘎𝘪𝘻𝘭𝘪 𝘢şığı𝘯

Evet, mektubu onun elinden almıştım. Resmen benim stalkerim bana elleriyle mektup vermişti. O çocuğu bir daha ne zaman görürüm bilmiyorum ama bir daha görürsem tekme tokat dalacağım, o kesin.

Götüm götüm eve gittim ve yattım. Ama bir türlü uyuyamadım çünkü muhtemelen yarın stalkerimle tanışacaktım.

Uyuyamadığım için kalkıp biraz ders çalıştım. Çünkü bu stalker yüzünden ben dersleri iyice boşlamıştım. Ders çalışırken masamın lambasında bir gariplik farkettim. Lamba ışığı verirken ortalarında bir yerlerinde gölge düşüyordu. Yani lambaya bir şey yapışmıştı. Baktığımda siyah ve minicik bir böcek kamera olduğunu farkettim.

Kanımın donduğunu hissettim. O kadar korktum ki anlatamam. Kamerayı duvara atıp parçaladım ve yatağıma girip ağlamaya başladım.

Stalkerim beni korkutuyordu. Odama kadar gelmişti.

Bu da korkmam için yeterli bir sebepti. Ayrıca bana hep ensemde olduğunu söylemişti. Haklıydı...

Popüler Çocuk~   (TaeKook) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin