umutlar ve umutsuzluklar.

70 8 8
                                    

"Simsiyah bir gecede aydan bile daha çok aydınlatıyordu gecemi onun gülüşü."

"Merhaba!"
Rosé gördüğü yüzlere şaşkınlıkla baktı. Arkadaşlarının okulun popüler çocuklarıyla takıldığını bilmiyordu.

"Merhaba." dedi Rosé. Buna alışkın değildi. Görmezden gelinmeye alışmıştı hep. Hep arka planda tutulan olurdu ve insanlar onunla konuşmaya yeltenmezdi. Hayır,bundan rahatsızlık duymazdı ama insanların onu da farketmesini içten içe isterdi.

"Ee naber?" dedi Lisa. Rosé'un aksine hiç çekingen değildi. Aslında şaşırmamalıydı onları tanımasına çünkü onlar da okulda tanınıyordu. Özellikle Lisa. Rosé bazen onun gibi olmak isterdi. Onun hayatı çok güzeldi çünkü.

"İyi ya. Sizden?" diye yanıtladı Jungkook onu. Rosé onların adlarını biliyordu. Evet asosyaldi ama onların adını bilememek için uzaylı falan olmak lazımdı.

~~~

Saat gece yarısına yakındı ve Rosé'un uykusu gelmişti. Çok yorulmuştu bugün. Dersler çok zordu. Yazarlığı yan meslek olarak yapmak istediği için müzik hayatının merkezindeydi. Bunun üzerine çalışıyordu.

Arkadaşları Rosé'un sesine hayran kaldıklarını söylerlerdi hep. Çok güzel ve özel bir sese sahip olduğunu ve bunun için çok şanslı olduğunu düşünüyorlardı. Rosé onlara kibar bir şekilde teşekkür eder ve aynı şekilde onlara iltifat ederdi. Böyle bir huyu vardı. Biri ona iltifat ederse ona daha çok ederdi. Kibirli gözükmek istemezdi çünkü.

Yorgunlukla kendini yatağa attı ve uykunun kollarına teslim etti. Ama aklına sürekli o çocuk geliyordu.
Taehyung.

Neden bilmiyordu ama o çocukta bir şeyler olduğunu hissediyordu. Bir şeyler vardı.
Rosé'u ona çeken bir şeyler..

Ama bunları aklından savdı Rosé. Saçmalıyordu. Sonuçta o popüler bir çocuktu ve muhtemelen her gün başka bir kızla görüşüyordu.
Güven olmazdı onlar gibilerine.

Tekrar gözlerini kapadı ve bu sefer gerçekten kendini uykuya teslim etti.

hayat şaşırtır. [vrose]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin