< MEKTUP >

22 3 2
                                    

Günlerden bir  pazar sabahı , ve ben her zamanki gibi peluş ayımı kollarımın arasına almış, yorganı ise kafama kadar çekmiş bir şekilde yatıyordum. Saatin kaç olduğu konusunda gıdım bir bilgim bile yoktu hatta büyük ihtimalle artık güzel yatağımdan kalkıp güne başlamam gerekiyordu . Ama her zamanki gibi kalkma arzumu bir kenara bırakıp uykunun kollarına attım kendimi. Daha doğrusu atmaya çalıştım. Neden diye sorucak olursanız benim bir adet tatlı ama bir o kadarda gıcık bir baş belam var . Ve o baş belası şuanda odanın içinde deli gibi koşturuyor..

A : MİAAAAAAAĞAĞAĞAĞAĞAĞĞAĞAĞA 

Uykulu gözlerimi masum masum birkaç kez kırpıştırdım ve ardından Alis'e boş boş baktım.

Ah bir dakika size bu baş belasını tanıtmadım ben .  Bu Alisa  , Alisa Sirius Black . Evet yanlış duymadınız Alis namı değer azılı katil  Sirius Blackin kızı . Daha da şaşırmanız için şunu düzeltmek istiyorum. Sirius Black ve Bellatrix  Lestrange in gayrimeşru kızı. Neden bizimle yaşıyor diye sorucak olursanız da anne ve babası Azkabana girdiği gün annem ve babam onu himayesi altına almışlar .O yüzden Alisa ile kardeş gibi büyüdük. Neyse kısacası böyleydi şimdi olayımıza geri dönelim.


M:Of ne var be sabah sabah ne keçi gibi böğürüyosun.

A:GELDİLERRR!

M:Bi dakika ne geld- AĞAĞAĞAĞĞAĞAĞAĞĞĞA HOGWARTS MEKTUBU MUUUUUU?

A:EVETT

Heyecandan yerimde bile duramıyordum sonunda mükemmel serüvenimizin başlangıcı olan o mektup gelmişti .Ve o mektubu bir an önce görmek istiyordum.

M:Sona kalan çürük yumurtaaaa 

Dedim ve Alis'i beklemeden hızlıca merdivenlerden aşağı inmeye başladım. Alisa da arkamdan "Hileci" diye bağırarak koşmaya başladı . Merdivenlerden hızlıca indikten sonra Alisa ile mutfağa gittik. Babam masada elinde mektuplarımız ile oturuyor annem ise bizim için pankek hazırlıyordu. Hemen babamın karşısına oturup masadaki yerimizi aldık ve heyecanlı bir ses tonu ile konuşmaya başladık.

A&M: Evet neredelerr

Babam ilkte biraz bekledi bize ve anneme baktı ve sonra mektuplarımızı masaya koydu.

R:Pekala alın bakalım.

Babamın mektupları masaya koyması ile hemen elimize aldık ve heyecanlı gözler ile içini açtık. İçinde Hogwarts için alınması gereken malzemeler yazıyordu. Biz listeyi incelerken annem  de yanımıza oturdu .

N:Şunlara baksana Remus büyüdüler ve Hogwarts'a gitme zamanları geldi .Halbuki daha dün yürümeyi öğrenirken düşüp düşüp kalkıyorlardı.

R:Ahaha evet hayatım çocuklarımız çok  çabuk büyüyorlar.

A:Hadi ama sizde çok duygusala bağlıyorsunuz aslı başı Hogwarts yani.

M:Evet,Alis haklı.

Babam hafif bir şekilde gülümsedi ve konuşmaya başladı.

R:İnanın bana çocuklar orası sadece Hogwarts denilebilecek bir yer değil. Yaşıyacağınız harika anıları tahmin bile edemezsiniz, eski günlerimi hatırladım da güzel günlerdi..

N:Evet babanız haklı çocuklar ama tabiki  de siz baban ve arkadaşları gibi olaylara karışmayacaksınız değil mi Remus?

M:Baba bize bir tane anınızı anlatır mısın lütfenn.

A:Evet Remus lütfenn.

R:Pekala,madem bu kadar çok istiyosunuz.

Biz dördümüz çok iyi anlaşırdık. Kan bağımız olmadan birbirimizi kardeşimiz olarak görmüştük. Hem de tüm kusurlarımızı bir kenara atarak.O zamanlar kurt adam olduğum için çok zorluk çekiyordum ve herkeste saklıyordum ama onlar ben söylemeden bende bir gariplik olduğunu anladılar. Ama beni hiç bir zaman yargılamadılar, her dönüşüm geçireceğim zaman benimle birlikte oldular. Hatta bana daha da yardım etmek için yıllarca çabalayıp animagusa dönüştüler.Benim için yaptıkları onca şeyi asla unutmayacağım.

Neyse duygusala bağlamadan size bir anımızı anlatayım .Bir keresinde Sirius , James ,Peter ve ben Gryffindor ortak salonunu ateşe vermiştik.  Az daha okuldan atılıyorduk, paçamızı zor kurtardık.

N:İşte uzak durmanız gereken olaylar derken bundan bahsediyordum kızlar.

Hep birlikte bir kahkaha patlattık ve ardından ben söze girdim.

M:Hadi ama baba biz uslu kızları tüm dönemi sorunsuz bitireceğimizden eminim.Dimi Alisa.

A:Kesinlikle sana katılıyorum Mia :)

R:Görücez bakalım..

MİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin