"Kimsin sen?"
Enes'in cenazesinden 1 gün geçmişti.Kendi evinde panoya bakıyordu Baturay.Arkadaşlarından bile şüphe duyuyordu.Enes,asla intihar edicek bir karakter değildi.Bunun bir cinayet olduğu apacık ortadaydı.Ama buna Baturay dışında kimse inanmıyordu.
Enes'e 1-2 ay önce söylediği söz gelmişti aklına.Enes'in ona dertlerini anlatdığını ve bunlardan sıkıldığını söylediğinde Baturay'intihar etmeyi düşünmüyorsun öyle değilmi?'demişti.Enes ise 'Saçmalama Baturay.Ben bunlarla savaşıcağım korkak olmayacağım!'
Yani,bu saçma geliyordu Baturay'a.Madem böyle birşey yapmiyacağına dair iddalı konuştu,peki şimdi niye yapsın.Bunun nedeni öldürülmesiydi...
İlk şüpheli Mert'ti.Mert,yapmamış olabilirdi.Çünkü,fazla masum ve saftı.Ama Baturay artık kimseye güvenmiyordu. Mert,ne kadar saf görünsede yinede bunu onun yapmadığına dair bir kanıt yoktu.
Evden çıkan Baturay Mert'in her zaman gittiği yere,yani kafeye gitmişti. Aslında olaya bakılırsa Mert Enes'in en yakın arkadaşlarından biriydi.Ona neden zarar versin ki.Ama bir biçimde kıskançlık veya başka bir nedene göre olabilirdi.
Bu sorular Baturay'ın kafasında baskı yapmaya başlamıştı.Hemen Mert'in arkasında olan masaya geçti. Mert'e görünmemeliydi.Eğer görünürse Mert onun ne yapmaya çalıştığını anlardı. Arkadaşları Baturay'ın Bu işin peşini bırakmasını söylese bile Baturay bırakmıyordu.Hatta daha da bu işin peşinde dolaşıyordu.
Mert bir şeyler içmek için garsonu çağırdı.Garson elindeki tepsiyle birlikte Mert'in yanına geldi. Mert bir şeyler sipariş ettikten sonra telefonuna daldı. Baturay tam arkasında oturuyordu ve ona dikkatle bakıyordu katil olma potansiyeli varmıydı ki onda ve Gerçekten bu kadar pozitif bir insanda. Yanına gelen garson ile Baturay afallamıştı ve garson ona şöyle dedi:
"Efendim,bir şey istermisiniz"
Baturay dikkatini dağıtan garsona dönerek sadece su istediğini söyledi. Baturay,dikkatini tekrardan Mert'e yöneltti.
Birkaç dakika geçmişti Mert siparişini alıp yemeğe başlamıştı bile.Baturay sadece sudan bir yudum aldı.Her hareketini dikkatle izliyordu ve tabiki de aklında Enes vardı.Birkaç dakika sonra Mert oradan ayrılmıştı.Tabii baturay'da peşinden gitmişti.
Tenha yollardan giden Mert'in peşinden Baturay yavaş ve sessiz adımlarla gidiyordu.Mert'in adımları git-gide hızlanıyordu.Baturay,ona yetişmek için onunki kadar hızlandırmaya çalışıyordu addımlarını.Mert bir anda sağ taraftaki yola girdi.Ancak bu yol onun evine giden yol değildi.
Baturay'da onun peşine sağ yola girdiğinde bir anda kendini duvarda bulmuştu.Yakasından yapışan Mert gördüğü kişiyle birlikte şok olmuştu.Baturay arkadaşı tarafından yakalandığını fark etmişti.Sanki ilkokulda ebelmece oynuyormuş gibi hissetti.Mert baturay'ın ne yapmaya çalıştığını anlamamıştı.Baturay'ın yakasını bıraktı ve sakinleşmek için derin bir nefes aldı.
"Ah,Baturay,sen salak mısın?Ödüm bokuma karıştı resmen"
Baturay,yaramazlık yapmış bir çocuk edasıyla utanç içindeydi.Onu takip etmişti ve arkadaşı bunu fark etmişti.
"Neden peşimdesin Baturay?"
Mert'in sorduğu soru ile birlikte Baturay'ın kalbi delicesine atıyordu. Aklında nasıl bir yalan atması gerektiğini dair bin tane şey dönüyordu.Bulduğu en saçma yalanı söylemişti.
"Şey hava almaya çıkmıştım seni gördüm ve peşinden geldim"
Baturay bu kadar utanç verici bir yalanı ilk defa uyduruyordu.Yalan söylemekte hiç başarılı değildi ve bu kurduğu cümle ile birlikte belli oluyordu.Mert ikna olmamıştı tabii ki bu dediğine ama yine de pek bir şey söylememişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümün eşiğinde^Anartekin^
FanfictionANARTEKİN kitabı. homofobik olan sg. okuyun amına-