Meteden
Akşam olana kadar gezmiştik. Akşam eve geldik. Büyük ihtimalle annemler bize bağırarak ve ceza vereceklerdi. Ya biz 18 yaşını geçtik hala ceza alıyoruz ya. Evin kapısına geldik.
Esat: Hadi Leya
Leya aslında kapıyı çalmazdı ama masum bakınca asla dayanamaz. Seviyorum ben bu kızı ya. Leya kapıyı çaldı. Kapıyı beklediğimiz gibi babam açtı.
Leyada.
Kapıyı abimler yüzünden ben çaldım ve o pislik babam açtı. Acaba ne ceza vericekti. Kesin beni dövücekti ama neyse.
Boynumuz eğik salona geçtik. Babam konuşmaya başladı.
Mehmet: Neredeydiniz bu saate kadar. Evden çıkarken benden izin aldınız mı. KONUŞSANIZA SİZE DİYORUM.
Yağız: Offff sanane ya biz 18 yaşını geçtik bize bu yaşta ceza mı vericeksiniz.
Emel: Sen bizle nasıl böyle konuşursun . Size öyle bir ceza vereceğim ki tüm mahalle duyacak. Bu sefer sizi Ağa dedenizde kurtaramaz. ( Şimdi bunlar aşiret yani dedeleri ağa)
Mehmet: Haklısın hayatım. Ama benim aklımda daha iyi bir plan var cezanızı şuan vermiyorum. Şimdi derh odalarınıza.
Babam öyle diyince hemen odalara çıkıp uyuduk.
Meteden
Kendime küçük bir çanta yaptım ve herkesin uyudugundan emin olup camdan atladım. Zaten odam zemin kattaydı. Hemen sevdiğim kızın evine gitmeye başladım.
Tuana'dan
Eve geldiğimizde direkt çantamı hazırladım ve uyumus numarası yaptım. Belki yaptığım doğru bişey değil belki ölüm ama bunu yapıcaktım sevdiğim adam yani Mete ile evlenecektim. Yörelerimiz de onlardan biriyle evlenmemiş yasak çünkü daha önceden Kılınç ailesi ile aramızda savaş olmuş.
Bundan dolayı evlenemiyoruz ama ben Mete ile evlenecektim. Bunun ucunda ölmek bile olsa.Yazardan
Tuana camdan atlar ve Mete ile parkta buluşur. Düğün için önceden yer ayırmışlardı ve yarın evleneceklerdi. Bu iki genç birbirlerine kavuşmak için ölümü bile göze almışken sizce vazgeçerler mi?
Bence geçmezler.
Tuana ve Mete bir otelde kalır ve uyurlar. Uyandıklarında ise Tuana sade beyaz bir elbise Mete ise sade bir takım elbise giyer. Evlendikten sonra ise ailelerine söyleyecekler.
Tuana
Mete
Mete: Çok güzel olmuşsun yavrum
Tuana: Sen de çok yakışıklı olmuşsun
Tuana'dan
Mete ye birkez daha aşık olmuştum. Elimden tuttu ve düğün salonuna götürdü.
( Uzatmicam bunlar evlenir. Ak ve Kılınç ailesini kafeye çağırırlar ama iki ailede birbirinden habersiz. Kafeye ışınlanalın)
Leya'dan
Abim bizi kafeye çağırdı annemleri ikna etmek zor olsa da sonunda gelmişlerdi. Kafeye gittiğimiz de bizim için ayrılan masada Ak ailesi oturuyordu. Abimler ve babam bu duruma çok sinirlenmişlerdi.
Leya: Abi bunların ne işi var burada.
Deniz: Bir bilsem güzelim söylerim de
Yağız: Şu çocuk biraz daha sana bakmaya devam ederse buradan cenazesi kalkacak.
Hemen abimin baktığı çocuğa bakmıştım. Büyülenmiş gibi bana bakıyordu.
Esat: Hem Mete nerede.
Deniz: Bilmiyorum abi. En son siz geçin ben size bir sürpriz yapıcam dedi.
Mehmet: NE İŞİNİZ VAR SİZİN BURDA.
Babam birden bağırınca Yağıza sarıldım.
Ahmet: ASIL SİZİN NE İŞİNİZ VAR. KIZIM BENİ BURAYA ÇAĞIRDI.
Mehmet: BENİ DE OĞLUM ÇAĞIRDI.
Leya: Babam oğlum mu dedi ben mi yanlış duydum.
Tuana: Baba Mehmet amca bağırmayı kesin.
Mete: Ve bize bakın.
Abim bize bakın diyince herkes arkasını döndü. Gördüğüm şey karşısında şok geçirdim. Abim ve yanındaki Ak ailesinden bir kız el eleydi. Ne oluyordu burada
KESTİKKKK
Selam nasılsınız.
Ben iyi değilim. Çünkü okullar açıldı.
Aslında güzel bişey ama benim deve kadar erkek kankalarım ben içeri girer girmez üzerime atladı daha nasıl iyi olabilirim.
Uzun bir aradan sonra bölüm geldi nasıl bir his kskakakalkaa
10 sınıfım soranlar olmuş.
Neyse Kendinize iyi bakın ballarımmm ❤️💛