You're My Heart |Hyunlix|°

36

*WARNİNG:ıslak öpüşmeler,sex başlangıcı,hafif smut,arzulama*

Hyunjin'in saat 9 gibi olmamı istediği yerde,parkta bekliyordum. Burası çok kalabalık olmadığı için akşamları sadece işten gelen sarhoş insanlar olurdu. Yani akşam bizim park boşalırdı.

Fazla hazırlanmamıştım duş alıp eşofmanın üstüne bir tişört giyip çıktım evden.

Parkta ışığın altındaki banka oturmuş onu bekliyordum.

Geldiğini yanıma oturan bedenle anladım. Ona baktım oda gülerek bana baktı. Yüzüne baktığımda ne kadar yakışıklı olduğunu daha yeni yeni anlıyordum,evet önceden de demiştim kendi kendime fakat şimdi daha iyi fark ettim. O bana gülerek bakarken bende onun mükemmel yüzünü izliyordum.

Hayran kalmıştım,nasıl daha önce fark etmedim diye kendime kızarken Hyunjin konuşmaya başladı

"neden öyle bakıyorsun"
"iltifat olarak algılama,sadece daha önce bu kadar yakışlı olduğunu neden fark etmediğimi düşünüyordum"

gülerek önüne döndü ve büyüleyici sesiyle konuşmaya devam etti

"tamam iltifat olarak algılıycam"

dedi gülerek,bende ayağa kalkıp ayağa kalkması için elimi uzattım.

Elimi tutup ayağa kalktı.

"nereye gidicez"
"hiç öyle gezelim canım sıkıldı"

kafasını salladı ve parmaklarını parmaklarıma kenetleyip,yürümeye devam ettik.

***

yürürken konuşuyor ve birbirimizi daha iyi tanıyorduk, saat baya geç olmuştu. Yorgun değildim fakat sıkılmıştım

"Hyunjin ben çok sıkıldım"
"bende"

biraz düşünüp konuşmaya devam etti

"benim evime gelmek ister misin"
"eve mi atıyorsun beni"

diye gülerek şaka yaptım
oda sırıtarak

"öylede düşünebilirsin"

dur şuan eve atılıyorum,saçmalama, sadece oturup bir film izleriz ya da oyun oynarız.

***

daha öncede geldiğim eve şimdi tekrar geldim fakat bu sefer dağınık değildi.

yol boyunca el ele tutuşduğumuzu yeni fark etmiştim. Elimi bıraktı ve içerdeki televizyonun karşısındaki koltuğa oturdu.

"ne yapmak istersin"
"seçenekler neler"
"sevişmek,sikişmek,yiyişmek,öpüşmek ve fanfinfon"
"hepsi aynı şey aptal"
"yoo öpüşmek farklı"
"yiyişirken de öpüşülmüyor mu?"
"aslında evet"
"hiçbirini seçiyorum"
"hadi ama naz yapma"

cidden naz yapıyordum ama yapmak zorundaydım,birden yiyişmek istiyorum diyemem ya. Ya da diyebilirim ama bilmiyorum,kararsızım.

Yolun sonunda illaha birini yapmak zorunda kalıcam en küçüğünden başlasam mı diye düşünüyordum.

Yürek yedim sanırım.

"öpüşmek olsun"
"ha"
"Lan benim tanıştığım herkes niye ha diyip duruyor başlıycam haa!"
"tamam kızma,ciddi misin? Ben şaka yapmıştım aslında ama sen ciddiysen benim için sıkıntı yok"

diyip daha da yaklaştı ve pislik bir sırıtış takındı. Kendimi taciz ediliyor gibi hissetmeden duramadım,ama bende istiyordum onu. Neden bu kadar kastığımı anlayamıyorum. Arzularım ve korkularım çelişiyor.

Yanlış bir şey yapmakdan korkuyorum,ne yapabilirim ki yanlış.

Sikerim amk bir defa geliyoruz Dünya'ya yapış işte dudaklarına olsun bitsin yaa.

İçimden gelen bu gaz birden Hyunjin'in dudaklarına yapışmamı sağladı.

Hyunjin birden yaptığım bu harakete şaşırmış olsada hemen hareketlerime ayak uydurmuş ve benim başlattığım ve daha baskın olduğum öpücüğü daha da derinleştirerek kendi hakim olmuştu.

Diline dilime sürtüyordu. Kısa süre ayrılıp sonra devam ediyorduk. Nefes nefese bıraktığı öpüşünü yarıda bırakarak ayrılmıştı benden ve belimden tutarak beni oturduğum yerden kaldırmıştı. Ne olduğunu sorucakken kendimi onun kucağında bulmuştum.

Hiç beklemediğim şekilde küçük öpüşmemiz derinleşip sonsuza kadar devam etmesi için yalvarıcağım bir öpüşmeye dönüşmüştü.

Dünyadan soyutlanmış gibi onun dudaklarında donup kalmıştım sanki.
Araladığı dudaklarının arasındaki dudaklarım uyuşmuştu, hissetmiyordum.

Dudaklarım acıyordu ve sanki bunu hissetmiş gibi dudaklarımdan ayrılıp ağzımdan akan salyanın gittiği yolu izlemişti. Dudaklarını bu sefer boynumda hisetmiştim fazla sert olmayan öpücükleri beni onu daha da arzulamam için zorluyordu. daha fazla dayanamadım.

Saçlarını ellerimle kavradım ve oda ne istediğimi anlamış olucak ki belimdeki ellerini kalçalarıma indirip tekrar boynuma döndü. Boynumu bu sefer öptüğü yerleri daha sert bir şekilde emmeye başladı. Dudaklarının arasına aldığı tenimi diliyle ıslatıyor sonra dişleri ile kendi izlerini bırakıyordu.

Sadece bizim olduğumuz evde çıkan ıslak seslere kulak bile asmıyordum.

Hyunjin ise tişörtümü aralayıp omzumun tekini açmıştı omuzlarımı öpüyor ve aynı şekilde kendi izlerini bırakıyordu dişeleri ile. Elleri ilede vücudumun her bir hücresini hissetmek ister gibi gezindiriyordu.

her bir bölgesini

elleri bacaklarıma gelince parmaklarını yavaşça kasıklarımda gezdirdi. Elleri penisime yaklaştıkça içime gelen ürperme ile titriyordum.

"titremeyi keser misin"
dedi omzumu ıslatan diliyle
"üzgünüm ama elimde değil"
dedim derin bir arzuyla. Oda benim onu istediğimi biliyordu ve dudaklarını vücudumdan ayırdı. Ona ne olduğunu sorar bir bakış daha attım fakat dudaklarıma dudaklarını bastırıp çekildi.

"odamda devam etmek ister misin?"
dedi sarhoş olmuş gibi