22 şubat, 2018
"heyy chaeyoungiii, yine hiç satış yapamadın mı ha?"
bir çocuk bar sandalyesinde oturmuş ve içki içen chaeyoung'a seslendiğinde, bir çocukta video kaydı yapıyordu. chaeyoung sinirle bardağını masaya bırakıp dudaklarını yaladı "siktiğimin tayland'lı kızı o kadar ilgi görüyor ki kimse benim haplarımdan almıyor."
genç bir çocuk chaeyoung'a yaklaşmış ve ona "bize bir zamanlar yutturduğun yalanlarla kandırsana onu?" demişti.
chaeyoung duraksadı, dudaklarına sinsi bir gülümseme yerleşirken başını geriye atıp keyifli bir kahkaha koyuverdi kasvetli ortama.
"haklısın. herkes o ordu ve polis yalanlarına inanıyor, on beş yaşında ki bir kızı mı inandıramayacakmışım?"
ve park chaeyoung içkisinin son yudumlarını içip hızla dışarı çıkmıştı, eğer ki aklı yerinde olsaydı o video çeken çocuğun telefonunu elinden alırdı. çünkü genç kadın farkındaydı, o video başına büyük sorunlar açacaktı.
fakat sarhoştu, düşünememişti ilerisini.
sadece susup ne yalanlar söyleyeceğini düşünmüştü. ve öyle yalanlar bulmuştu ki, bu yalanlar küçük ve yaralı bir kızın hayatını mahvetmişti.18 eylül 2019
lalisa elinde ki bardakları temizlerken derin bir iç çekti, polislerden gizlice çalıştığı bu kafede yakalanmak istemiyordu. sildiği bardağı raflara dizerken adım sesleri duymaya başlamıştı.
telaşla üstünde ki önlüğü çıkartıp kenara attı ve ileride ki sahte masaya oturup yemek yiyormuş gibi yapmaya başladı. onu burada çalışanlardan birinin çocuğu sansınlar diye böyle bir şey yapmaya kalkışmıştı.
büyük gözleri heyecan ve korkuyla kapıda takılı kalmıştı, içeri giren kızıl saçlı kadın deri ceketini hızla çıkartmış ve bir kenara atarak bulaşıkların dizili olduğu en üst rafı açmış ve en arkada ki hapları almıştı.
lalisa'yı fark etmemişti bile.
yutkundu küçük olan, fevri hareketleri olan kadın ceketini alıp elinde ki malı gizleyerek çıkarttığında titrek bir nefes verdi. lalisa onları sadece özel üretilen şekerlerden sanıyordu ve on dört yaşında satmaya başlamıştı.
peki bu kadın satarken neden bu kadar korkuyordu? yoksa zararlı mıydı bu şekerler?
o an lisa gözlerini sımsıkı yumdu, içine binbir türlü duygu yayıldı. ne yaptım ben diye ağlamaya başlamıştı bir anda, o beyaz şeylerin şeker olmadığını şimdi anlamıştı.
kendisini çok kötü hissediyordu.
12 ekim 2020
"şu tayland'lı kız çok hoşuma gidiyor, acaba bakar mı bana?"
chaeyoung duraksadı, sinirden çenesi kasılırken küçük kıza bir bakış attı. öylesine masum bakıyordu ki, kimse onun mal sattığına inanamazdı.
"onu ilk ben gördüm." dedi, fakat istemsizce dediği bu şey kaşlarını çatmasını sağladı. yutkunurken bakışlarını kaçırdı ve omzunu dikleştirdi. o sırada yanında ki adam da sırıtıyordu.
"onunla ilk ben yatarım." demişti, chaeyoung'ın ise midesi bulanmıştı. on alti yaşında ki bir kızı böyle bir şeye dahil etmek istemiyordu.
"defol git woa, seninle uğraşamam."
giden kendisi olsa ister istemez bakışlarını küçük kıza çevirmişti, ne ara bu kadar sahiplenmişti bu kızı bilinmez fakat, bu sahiplenme hoşuna gidiyordu.
31 ağustos 2021
chaeyoung ağlıyordu.
sinirden elleri titrerken duvara ardı ardına yumruklar geçirmişti, onun küçük tayland'lı kızı başkaları ile birliktelik yaşıyordu. ve ilk birliktelik yaşadığı kişi ise woa'ydı.
sinirden içtiği haplar onu daha da deliye döndürmüş, kendine zarar verme evresine gelmişti.
park chaeyoung, lalisa manoban'a bir seni seviyorum bile dememişken onun kimseye gitmemesini isteyecek kadar bencildi.
fakat bunu fark ettiğinde herşey için çok geçti.
...
sadece bir gece fici nasil bitiriyorum oynat bakalim
cidden asiri ilham geldi hemen yazayim dedim
umarim msntiksiz buldugunuz bir sey yoktursizi seviyorum...
ve söylemek isterim ki, bu ficte ki chaeyoung bencil ve yalancı, lalisa ise her daim saf biri..