Hapishane

4.5K 471 714
                                    


İyi okumalarr

•••••


Suratımda flaşlar patlıyordu. Ufak bir odada birkaç görevli fotoğraflarımı çekip bir şeyler kaydediyorlardı.

Fotoğraflarımı çeken adam "Sola dön." diye konuştuğunda hafif cilveli bir şekilde dediğini yaptım ve sola döndüm. Elimi çenemin altına yaslayıp hafif başımı kaldırarak gülümsedim ve "Sol profilimi severim, güzel çek." diye mırıldanıp çeken görevliye göz kırptım.

"Konuşma." diye uyardığında göz devirip dediği şekilde beklemeye başladım. Bu herif canımı sıkmıştı. Deminden beri fotoğraflarımı çekerken bedenimi süzen kendisi değilmiş gibi bu tavrı.. "Hadi ama, sert adamı oynama. Deminden beri kalçalarımı süzdüğüne göre vücudumu beğendin gali-" diye devam ederken "Kes sesini." diye sesini yükselttiğinde biraz tırsmış ve susmuştum.

"Tamam ya, ne dedim ki?" diye fısıldayıp önüme döndüm. Göründüğü kadarıyla bu adamla eğlenemeyecektim. Üzülmedim de değil yakışıklı adamdı.

Görevli fotoğraf işini bitirip yanıma geldi ve bileklerime kelepçeyi taktı. "Yürü." dediğinde yürümem için belime hafif baskı uygulayıp benimle birlikte ilerlemeye başladı.

Uzun koridora saptığımızda adımları biraz yavaşlamış ufak bir mesafeyle arkamdan yürümeye başlamıştı. Bunu kalçalarımı süzmek için yaptığına adım gibi emindim. Bu yüzden biraz daha kıvırtarak kendimden emin bir şekilde söyledim. "İyi süz, iyi." Sırıtmıştım. Karşılığında ise belime olan baskısı artmış beni biraz daha hızlı ilerletmişti.

Ortak alan olduğunu bildiğim yere varmıştık. Hapishaneye girmeden önce binanın önemli kısımlarını ezberlemiştim. İşimi sağlama almam gerekiyorsa bunlar önemliydi.

Şimdiden beni gören angutlar kirli tekliflerine ve iltifatlarına başlamışlardı bile. Kaç ay, kaç yıl güzel görmediklerini bilmiyordum ama beni görünce miniklerinin hareketlendiğini çok iyi biliyordum.

"Şttt yeni gelen hatuna bakın."

"Güzelim burda ne işin var böyle?"

"Bir tur ne kadar istersin?"

"Hadi bana o güzel kıçının fiyatını söyle."

Ve kulağıma ulaşan birkaç kirli cümle daha. Andavalların sarf ettiği cümleler egomu tatmin etmekten başka bir şeye yaramıyordu.

Suratımda hafif bir sırıtış, kalçalarımı cilveli oynatışım ve zemine çarptıkça yankılanan topuklu ayakkabılarımın sesleri. Üzerimde belli yerleri dekolteli olan transparan bir gömlek, altımda ise uzun bacaklarım ve seksi kalçalarımı sıkı sıkıya saran boydan boya yırtmaçlarla dolu bir pantolon vardı.

Ortak alanı da geçtik ve koğuşların bulunduğu odalara geldik. 123. Odada durduğumuzda görevli kemerine asılı olan anahtarları çıkardı ve kapıyı araladı.

"İşte yeni odan. Oda arkadaşınla tanış, sorun istemiyorum. Az sonra yanına bir gardiyanla mahkum kıyafetlerin gönderilecek." Sözünü bitirdiğinde suratımı anında buruşturdum.

"Hadi ama herkesin giydiği şu berbat şeyleri mi giyeceğim. Lütfen bunun bir şaka olduğunu söyle." Diye adama konuştuğumda yüzünde ukala bir gülüş belirdi. "Ne bekliyordun ekselansları? Senin için bir ayrıcalık yapmamızı mı?"

Hafif yanına yaklaştım ve gülümseyerek ellerim hâlâ kelepçeli olduğu için iki elimi de göğsüne koyup yavaşça karnına doğru sürterek kaydırdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

The Outlaws / TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin