Bölüm 1

57 3 0
                                    

Binlerce insanın karşısında verdiğim bu konser mükemmel denebilecek kadar harikaydı. Sahnede nasıl gözüktüğümü umursamadan büyük bir rahatlıkla şarkıyı söylüyordum .Neşeli çığlıklar, ardı arkası kesilmeyen ıslıklar ve mutlulukla dolmuş binlerce yüz karşısında o kadar iyi hissediyordum'ki sanki bulutların üzerinde gibi huzurla doluydu içim.

Şarkı bittiğinde ''Teşekkür ederim, çok teşekkür ederim.'' dedim, hakiki bir mutlulukla. Bir daha, bir daha diye tezahürat yapan topluluğa gülümsedim.

Buraya kadar her şey güzeldi ama dediğim gibi buraya kadar...

Kafama gelen yastıkla hızla yerimden doğruldum ve karşımda bana yastıkla vurarak uyandırmaya çalışan bir adet nisan buldum, ne büyük sürpriz ama!!

-''Kızım napıyosun bee.''

diye hayıflandım çirkefleşerek, sonuçta benim için çok önemli olan bir rüyadan uyanmıştım hemde yastıkla dövülerek, yakında kemerle vurmak için uyandırmaya gelse şaşırmazdım.

-''Seni uyandırıyorum.'' dedi yüzüme bön bön bakarak sanırım devreleri yanmıştı, uykulu gözlerle gördüğüm kadarıyla saat daha altıyı üç geçiyordu.

-''Kafayı mı yedin ördek suratlı saat daha yedi, akşamın değil sabahın yedisi.''

dedim 'sabahın' kelimesini bastırarak.

Kollarını bağlayıp sağ ayağını oynatmaya başladı birbirine laf yetiştirmeye çalışan mahalle kar- hanımlarına evet evet hanımlarına benziyordu hanım
hanımcıktı kızımız maşallah.

-''Biliyoruz herhalde sabahın yedisi olduğunu, bugün biraz erken kalkarız diye düşündüm yeni okulumuzda ilk günümüz olacak sonuçta demi erken hazırlan diye hep senin iyiliğini düşündüm canım arkadaşım benim.'' deyip yüzünü yavru köpek bakışı mod bilmem kaç bine soktu, ona dil çıkarıp...

-''Tabi canım benim iyiliğim için bilmez miyim hiç.'' deyip 'tabi tabi sen o masalları anana anlat anana' bakışımı attım, bakışlarımı fark eden nisan uflayıp gerçekleri dökülmeye başladı.

-Okul değiştireceğimiz için heyecandan uyuyamadım, sen şimdi ne heyecanı ilk defa mı okul değiştiriyoruz diyeceksin ama- dediğinde lafını kesip...

-Yoo demeyeceğim. deyip zafer sırıtışımı yolladım ona, karşılık olarak oda baygın bakışlarını yollayınca bunlar havada savaşmaya başladı biz real dünya'ya dönüp konuşmaya devam ettik.

-''Her neyse işte, ilk defa değil ama bu seferki kalıcı biliyorsun emir büyük yerden gerçi biz ya da özellikle ben dabıl dabıl tatlı olduğum için okulda bizi severler, bence zorluk çekmeyiz çeksek de rahatlıkla kurtulacağımız için bence sorun yok, ay uzun mu konuştum ne aman salla ya çok tatlıyı'm zaten, işte ben uyuyamadığım içinde dedim ki ben uyuyamıyor'sam selinde uyumasın ben en iyisi çıkayım sende hazırlan birazdan beni öldürecek gibi duruyorsun.'' deyip dil çıkardı odadan çıkarken bana döndüğünde orta parmağımı gösterdim.

Mükemmel, uyku falan kalmamıştı.

Nisan ve ben ailelerimizin dostlukları nedeniyle çok küçük yaşlardan beri arkadaşız, dostuz, kardeşiz yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez, altı yaşımızdan beri beraber yaşıyoruz.

Kamp yapmak için çıktığımız yolda ailelerimizi kaybettik, iki araba gidiyorduk her şey çok güzeldi mutlu ve huzurluyduk, ailelerimize dair hatırladığımız tek şey bu, ölmeden önce mutlu oldukları, onları küçük yaşta kaybettiğimiz için yüzlerini hatırlamakta çok fazla güçlük çektik başlarda, kılıç abinin annemizin ve babamızın resimlerini bize verdiği zamanlarda 13 yaşındaydım geçirdiğim ölümcül kriz aklıma geldiğinde hala titrerim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 27, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÖLÜMÜNE KANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin