0.1

75 26 80
                                    

Okulun son dersinde alınan karar ile sekiz kişi Kanae-Chan¹'ın yurduna gidiyorduk. Film izleyecek ve belkide içecektik, evet reşit değiliz fakat ailemiz pek karışmıyor.. Maalesef. 'ergenlik' olarak adlandırdıkları şey ile uğraşmak istemediği için yatılı okula zorla gönderen bir aileden ne beklersiniz ki?

Kanae-Chan'ın yurdundan biraz ötedeki Dokusen'a² girip pekte ağır olmadığını söyledikleri bir içki aldık. Amacımız tamamen sarhoş olmak değildi sadece Doğruluk mu Cesaret mi oynadığımız zaman doğrulukta gerçekten doğruları söylememizdi.

Dokusen²'dan çıkıp beş dakika kadar yürüdük ve Kanae-Chan'ın yurt girişi için kartını okutmasını bekledik.

Okuttu ve içeri girdik.

Kanae-Chan hepimize uyacağını düşündüğü kendi  pijama takımlarından getirdi ve giymemizi istedi.

Belki bir yarım saat kadar etrafı hazırladık ve kimimiz kanepeye kimimiz yerdeki armut koltuk ve puflara kurulmuştu hem ellerindeki içkiden içiyor hemde Okigahara Ormanı'nı konu alan filmi izliyorduk.

"Bu kız aptal mı!? Ulan ceset var gözünün önünde neden üzerine üzerine gidiyorsun!" diye bir anda bağıran Kiyoko-Chan hepimizin ödünü patlattı.
"Kiyoko-Chan~.. Ödümü kopardın! Bir anda öyle bağırılmaz ki. Özellikle korku filmi izliyorken! " Diye sızlanan kişi bu sefer Kanae-Chan'dı.

Elimdeki bardağı masaya bıraktım ve boş içki şişesini alıp filmi durdurdum, adımlarımı yere pek sağlam atamıyordum. Kafam gidip geliyordu sürekli, diğerlerininde öyle olduğunu düşünüyordum çünkü yüzlerinde mayışmış bir ifade vardı.

"Hadi millet! Doğruluk ve cesaretlik oynamak isteyen kişiler yuvarlak oluşturun.."

Oynamaya başlamadan önce telefonlarımızdan ses kaydını açtık, cesaret görevlerini sabah unutmamak için.

Altı-yedi tur oynadıktan sonra şişenin ucu bana düz kısmı Kiyoko-Chan'a geldi. "Doğruluk mu cesaret mi Kaede-Chan~?" Tanrım.. Doğruluk diyemem çok fazla sakladığım şey var.. "Korkak değilim Kiyoko-Chan~ Tabiki de Cesaret!" Kiyoko-Chan bir süre etrafına bakındı ve gözleri az önce durdurduğumuz Aokigahara Ormanı filminde takılı kaldı "Ee Kaede-Chan~ Şu ormana gitmeye ne dersin?" İşte şimdi sıçtım.

"Ne olacak sanki! Alt tarafı orman ve birkaç ceset.."

----------------------------------------------------------------------------------------------

Hai hai!
Ne düşünüyorsunuz?
Yeni bir kurgu ve gerilim konulu hemde!
Bu bölüm biraz daha Kaede-Chan'ın neden o ormana gittiği ile alakalıydı.

BÖLÜM SORULARI

KAEDE-CHAN O ORMANA GİDECEK BUNA EMİNİZ FAKAT O ORMANDA SİZCE NE İLE KARŞILAŞACAK?

SİZ KAEDE-CHAN'IN YERİNDE OLSANIZ BUNU KABUL EDER MİYDİNİZ?

Şimdi gelelim bölümde anlamını bilmeyebildiğiniz bazı kelimelere!

1=-Chan(-Kun, -San)

San (さん), daha çok küçüklerin yaşça büyük olanlar ve birbirini tanımayanların arasında kullanılan nötr saygı ekidir. Ayrıca, genç erkek çocukların sevdikleri kadınlara olan söylemidir. Fakat kadınlar bu eki çocuklardan başka yakın olan herkese karşı kullanmaktadırlar ve bu halde "-san" siz anlamı taşımaz. Türkçede karşılığı bey veya hanımdır.

-kun
Kun (君), "-san" ile kıyaslandığında daha ılımlı, dost, yoldaş anlamına gelen bir ektir. Aynı sosyal statüdeki insanların, dostların, meslektaşların, sınıf yoldaşların, büyükler tarafından küçüklere ve başkanlar tarafından kendilerine bağlı kişiler için kullanılır.

-chan
Chan (ちゃん), yakın ve gayri resmi ilişkileri bildirir. Çoğunlukla çocuklara, yakın arkadaşlara, büyükler tarafından küçük çocuklara ve genç erkeklerin sevgililerine karşı kullanılır.

2=Dokusen

Japoncada Tekel anlamına gelen kelime.
(Tekel Bayii olarak yazmadım çünkü çok uzun oluyordu, okumanız zorlaşır.)

Evvettt!
Kurgunun ilk bölümü bu kadardı!
Umarım zevkle okuyacağınız bir kurgu olur!

İyi akşamlar, iyi geceler, tünaydınlar, günaydınlar! Günün hangi saatinde iseniz ona alının!

Babayyy!

Multideki şarkı çok güzel bu arada.

ασkígαhαrα σrmαnı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin