Giriş

38 1 0
                                    

Kapı çaldığın da hala yorganın altın da sessiz göz yaşlarımı dökmekteydim. Zar zor kafamı kaldırıp
-Gir. diye bağırdım. Her zaman ki gibi beni şaşırtmayarak sevimli kuzenim Can sırıtarak içeri girdi.
-Yine ne var Can? Bir bırak da rahat rahat deprosyana giriyim yav. Ne güzel ağlamaya başlamıştım. Can sanki ben konuşmuyormuşum gibi geldi ve en sevmediğim şeyi yaparak yatağıma oturdu.
-Bak kuzen biliyorum acı çekiyorsun ama bizi de düşün. Bir haftadır ne dışarı çıkıyorsun ne de telefonlarımı açıyorsun. Hem Selin'de delirdi artık. Okan'ı söylemiyorum bile.
-Bak Can zaten şurda 2 hafta sonra okullar açılacak. O zaman beni bol bol göreceksiniz. Eray'dan ayrılmak bana koyuyor. Bana sürekli değiştin diyor- Burnum sızlayınca duraksadım. Artık ağlamak istemiyordum. Vücut su oranımın düştüğünü hissediyorum. Biraz sakinleşince titreyen sesimle devam ettim.
-Ben hep aynı ben. Klasik Hazal'ım.
-Tabi ki öyle ama o iyi bi insan değil biliyorsun seni kendinden uzaklaştırmak için seni aldattı. Ve bu.-
-Tamam yeter Can. Bana zaten bildiğim şeyleri anlatma. Ben herşeyin farkındayım. Şu lanet Gölbaşın'da çıkmadığı kız kalmadı biliyorum. Ama 6 yıldır beni sevdigini de biliyoruz. Şimdi beni rahat bırak ve git. Belki biraz ağır konuşmuş olalirim. Ama yapacak başka bişeyim yok ki. Benim yalnız kalmak istediğimi bildiklerine rağmen rahat bırakmıyorlar. Ben çocukluğumu Eray'ın yanında geçirdim. Onunla büyüdüm. Ankara onu tanıdığım da ve onu sevdiğim de güzel geldi bana. Aşıklara her gittiğim de o oturduğumuz banka bakıp acı acı gülümsüyorum. Çünkü biz o bankta ilk kavgamızı ettik. İlk defa orda seni seviyorum dedi bana. İlk defa orada saçımı toplamaya çalıştı ve toplayamadı. Sinirlenip ilk orda kafama vurdu. Elbisem kısa diye ilk orda sallamayla kovaladı beni. İlk orda sarıldı. Bunları unutmamı nasıl beklerler ki? Can biraz daha oturdu ve hiçbir şey demeyerek odadan çıktı. Can gelmeden önce ki halime geçtim ve yorganı kafama kadar çektim. Can gittiyse eğer ev de Züleyha abladan başka kimse yoktur. Züleyha abla bizim yardımcımız. Babam şu an nere de bilmiyorum annem ve babam 5 yıl önce yani ben 12 yaşımdayken ayrıldılar. Babam tekrar evlendi ve Ankara'dan taşındı. Biz ise annemle beraber yaşıyoruz. Ankara'nın küçük ama bir o kadar pislik dolu olan Gölbaşı ilçesinde. Durumumuz annem sayesinde iyi. Zaten iyi bir savcı olan annem bir de babamdan mahkeme kararı ile iyi bir para almıştı. İki katlı bir evde yaşıyoruz. Bizimle Züleyha abla ve Sadık amca (şoför) kalıyor. Tek çocuk değilim. Bir erkek kardeşim var 10 yaşın da. Ama o babamla gitti. Bu nedenle bayadır görüşmüyoruz. Durumumuz iyi ancak koleje gitmek yerine ben devlet okulunda arkadaşlarımla okuyorum. Bizi bir çok kişi çete olarak görür ama tabi ki öyle değiliz. Grubumuz ben, Selin, Can ve Okan'dan oluşuyor. Grubun adı tabi ki de SAPLAR grubu. Dışarıdan bakınca gayet havalı gözüküyoruz. "Ahh yine mi ya" . diye geçirdim
içimden telefonumdan get low şarkısı yükselirken. Yorganı kafamdan indirerek telefonumu hemen yanımdaki komidinden aldım ve arayan kişiye baktım. Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüşcesine çığlık attım. ERAY...

Merhaba arkadaşlar. Bu bölüm karakteri biraz tanıyın amaçlı yazılmıştır. Bakalım hikayemiz nasıl olacak.
Multi de Hazal var.

Aşk Biter mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin