Ferhat Hua ve Şirin Xie'nin dillere destan aşk hikayesi

#1

Hua Cheng, askerlik yapan, Xie Lian'a sevdalı yiğit bir delikanlıdır. Heykeller yaparak , çekicinden dökülen zarafetin Xie Lian'a olan duygularının ifadesi olduğu söylenir.

Rüzgar efendisi Shi qing xuan'a, kardeşi Xie Lian için, yardımcısı Yin Yu'yu  gönderir Hua Cheng. Xie'yi almayı aklına koymuştur gelini yapacaktır. Ancak Rüzgar efendisi ; Xie Lian'ı vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “ Şehir'e kara suyu (He Xuan) getir, Xie Lian'ı vereyim” der, demesine de kara su, "Kara Su İni" denen uzak mı uzak bir yerdedir.

Hua cheng 'in gönlündeki gege aşkı bu zorluğu dinler mi? Alır silahı e'ming' i eline, vurur kayaların böğrüne böğrüne. Kayalar yarılır, açılır kara su inine. Zaman geçtikçe  Hua cheng'den gelen kılıç sesini işitir he xuan. Anlaşmaları vardır gelmek zorundadır Hua cheng ile. Bi de kimseye belli etmez  ama onun da gönlü shi için atmaktadır.

(yazar notu : bari burada ship olsun, novel okuyucuları olarak yeterince kırıldık.)

Shi qing xuan , bakar ki kara suyun gelmesi yakındır, kardeşi elden gidecek, sinsice planlar kurarak Jun Wu'yu buldurur, yollar Hua Cheng'e. Jun wu'nun yedi aleme ismi çıkmıştır zaten en pisliği bu adamdır diye. Kesin bir çözüm bulur o diye düşünür.

Jun wu az gider buz gider, Kara su ini yolunu  takip edip, e-ming'in sesini dinleyerek Hua cheng'e ulaşır. Hua cheng'in yolları yıkan e-ming'inin sesi Jun wu'yu korkutur ne de olsa hayatını kaydıracağı kişi gegem de gegem diyen bir aşık hayalet kraldır. Korkutsa da sesler onu, nefret ediyordur hua cheng'den de. “Ne vurursan yollara böyle manyakça, yoktur artık bekleyenin seni yollarda. Xie Lian'nın Feng xin ile evlendi." Bak sana düğün hatıralarını getirdim” der ve düğünde dağıtılan kuru yemişleri Hua Cheng'e gösterir. Hua cheng bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Xie Lian yoksa yaşamamın anlamı yoktur. ” der. Elindeki e-ming'i fırlatır havaya, e-ming xie Lian'a doğru gider çünkü o da inanmaz bu olanlara (ve o bir xie-simpi ) ve Hua Cheng kendini gümüş kelebeklere  dönüştürür. Hua cheng'in dünyası yıkılmıştır zaten “GEGEM. HER ZAMAN SENİN EN İNANÇLI TAKİPÇİN OLACAĞIM." seslenişleri yankılanır yollarda ve He xuan'ın kulaklarında.
"Ne bağırıyin it" dese de He xuan Hua duymaz onu. Hua cheng'in kelebeğe dönüştüğünü görünce onu orada bırakır ve shi qing xuan'a kaçar.

Hua Cheng'in kelebek olduğu duyan Xie Lian, rün çizer yollara, bakar ki Hua cheng kelebek olmuş uçuyor ." Ben evlenmedim, sarayda seni bekliyordum." der ve  bunu duyan hua cheng gene hayalet olur. Tabi Xie durur mu, atar kendini hua Cheng'in kollarına. Uke vücudu uzanır Hua Cheng'in yanağına.

Kara Su gelmiştir, birlikte olur rüzgar efendisiyle, Jun wu kalır ortada öylece ama iki seven genç yoktur artık bu dünyada. İkisi de giderler hayalet şehir'e.

Efsaneye göre, her mevsim sarayda  birer çocuk  bitermiş, sevenlerin arasında.

Novel okurken Bi keresinde "Şirin için dağları delip geçen Ferhat, hua ya hocam dermiş" gibi bir yorum gördüm ve ben de dedim ki neden hikayeyi değiştirip hualian yapmayayım ki dedim. Hikayeyi internette bulup isim ve olayları biraz değiştirdim ve sonuç MQÖDMÇAMDÖAMDÖÖSLF.
Amasya belediyesi İnternet sayfasından alınmıştır. *