2. Bölüm

151 9 0
                                    


Merhaba! Önceki bölümde her ne kadar çok vote ve okunma olmasa da biz yine de bölüm koymayı tercih ettik. Çok uzatmadan, iyi okumalar ^-^


♫♪♫♪


*Annabelle'in Günlüğü*


18 Eylül 2012


Ben bir geri zekalıyım. Niall da geri zekalı. Şu an onun odasında oturmuş gizlice günlüğümü yazıyorum, oysa o beni tuvalette sanıyor hahaha. Neyse, geri zekalılığın nedeni o değil. Ayağımı feci bir şekilde burkmuş olmam.



Annabelle, dün de olduğu gibi bu küçük, şirin, dışı sarmaşıklarla kaplı okuluna gelip çocuklarla günlük-sabah-sohbetini yapmaya başladı. Ardından Niall da geldiğinde, Annabelle ile bugün nasıl bir etkinlik yapacaklarını konuştular. Beraber ortak bir karara vardıklarında gülümseyerek çocuklara döndüler ve rahat, pofuduk minderlere oturup çocuklara bugünkü aktiviteyi açıkladılar.


"Bugün, elma toplamak için bir yere gideceğiz!"


Çocukların ağızlarından çıkan minik çığlıklar kesinlikle yüzlerindeki gülümsemenin sebebiydi. Annabelle ve Niall, çocukları minik bir kamyonet kasasına bindirdiler. Niall da çocukların yanına, onlara göz kulak olmak amacıyla yerleşti. Giderlerken Niall Cotswolds'un görülmeye değer güzellikte olan manzarasını izliyor, diğer yandan tertemiz havasını içine çekiyordu. Annabelle de aynı işlemi uygularken sonunda elma ağaçlarının olduğu bölgeye varmışlardı. Çocukları tek tek kucaklarına alarak kamyonetten indirdiler. Zaten her biri minicik ve zayıf çocuklardı. Hepsini indiren Annabelle, onların ayaklarını tekrardan yerle bulışturmadan önce yanaklarına birer öpücük kondurmuştu. İşini kesinlikle seviyordu.


"Pekâlâ, bunlar sepetleriniz. Şimdi doğruca size yakın olan dallardan elma toplamaya! Ben ve Niall ise yüksek kısımları toplayacağız. İyi eğlenceler!"


Annabelle bir ağaçtan kıpkırmızı, sulu ve göze fazlasıyla lezzetli görünen elmaları toplarken minik bir ses işitti.


"Benim buna boyum yetmiyor!"


Arkasına baktığında, bunun minicik bir erkek çocuğu olduğunu gördü. İsminin Steve olduğunu hatırlıyordu. Yanına gidip sordu.


"Ne oldu tatlım?"


"Boyum çok kısa ve yetişemiyorum." diyen minik oğlana Annabelle gülümsedi ve onu hızlı hareketlerle kucağına aldı.


"Peki ya şimdi?"


"Evet!" diyen çocuğun yüzündeki içten gülümseme Anna'yı da mutlu etmişti.


Anna, kendi elmalarını toplarken üst kısımlara ulaşmak için bir merdiven kullanıyordu. Bir erkek sesi işitti.

The Little TownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin