Bir bölüm ne kadar kasıntı olabilirse işte
o kadar kasıntı bir bölüm bu bölüm☺️Yorumlarınızı ve oylarınızı
eksik etmeyin 🧍🏻♀️❤️🩹🧍🏻♀️"Sizden sadece kurbanın sicilini istedim öyle değil mi? Yeni baştan bir insan yaratmanızı değil ya da Stephen'ın turşu kavanozunu açmanızı değil ki cidden çok zor açılıyor, Stephen o kavanozları gerçekten annenin kapattığına emin misin? Her neyse, merak ediyorum bu ekip ne zaman kendine gelir? Taehyung için sizden işlerinde elinden gelenin en iyisini yapacaklar demiştim? Bir kez olsun yüzüstü bırakılmak istemiyorum."
Yere saçılmış birkaç dosya ve parçalanmış kağıtlar.
Steve ile laboratuvara geleli yaklaşık 15 dakika gibi kısa bir süre olmuşken bu süre zarfında yaptığı tek şey bağırıp çağırmak ve orayı burayı birbirine katmak olmuştu.
"Burası patron bebekçilik oynanacak bir yer değil. Bende patron bebek değilim. Ama emin olun olabilme şansım olsaydı en iyisi de olurdum. Tekrar söylüyorum burası dosyaları yanlışlıkla kağıt öğütücüye atacağınız basit bir büro hiç değil. Devlet memuru olsaydınız şu an kapı dışarı edilmiştiniz."
Tekrar açılan bir dosya vardı ortada ama sadece sözde bir dosya. Stajyer ekipten biri arşivlediğimiz dosyaları temizlerken bahsi geçen dosyanın orijinalini kağıt öğütücüye atmış görünen o ki. Fakat bahsi geçen dosyanın kopyası ise neyseki Steve'de bulunuyordu.
Zavallı genç, kariyeri böyle küçük(!) bir şey yüzünden bitebililirdi az daha.
Steve'in onca bağırmanın ardından kravatını çıkardığı gibi bir rodeo boğasının öfkesiyle odasına gidiyordu. Bu gerginlikle alnındaki damarlar bile kendini belli ederken o kravat nasıl insana nefes aldırabilirdi öyle değil mi? Steve'in ardından malum stajyer de onun ardından koşuyordu şimdi.
"Kaybeden 1 hafta boyunca Jason'ın bahçesindeki çimleri biçip, market alışverişine çıkar." Yarım ağız konuştu Jimin.
"Saat daha 13:00 ama bugünün 7. kahvesini içip birazdan arşive kendisini kapatacak."
Hoseok ve Jimin bir köşede biri cesetten aldığı örnekleri test ediyor bir diğeri cesedin fotoğrafını çekiyordu onları duyduğumda. Steve üzerinden bahse girdikleri apaçık ortadaydı. Burda eğlenmeyi bilen tek ikili onlar olmalı.
"Ghost davasının üzerinde çalışmak isteyecek ve bu defa kahve yerine yeşil çay içecek ya da Bella'nın hazırladığı o garip karışımı, Harry Potter filminden fırlamış gibi. Stajyer de ona dosya üzerinde durmak için yardım edecek ve eminim bu hafta olan hiç bir dersine de katılamayacak."
"Steve ile kıç kadar bir arşivde 5 sayfalık bir dosyayı aramak için saatlerce aynı ortamda durmak işkence gibi olurdu."
"Orta Çağ işkencesi..."
"Demirden bi öküzün içine kapatılıp alttan da ateşi harlamak gibi ve o arşiv odasının o öksüzden hiçbir farlı olmadığına eminim."
Geleli daha 15 dk olmuştu, bu yüzden asker yeşili bundan 5 sene önce aldığım ceket bile daha üzerimden çıkmamıştı.
"Sadece odasına gidip biraz dinlenecek ve Jungkook'a ona birkaç bar almasını söyleyecek. Tabii bu sırada stajyerden sadece gözüne görünmemesini isteyecek. İşte bu yüzden hiçbir dersine giremeyecek olmaktan ziyade bu hafta kafasını o ders sırasından kaldıramayacak. Hem Janos'ın çimenleri önümüzdeki 1 hafta boyunca daha çabuk biçilecek gibi görünüyor."