ILIMLI BAKICI

GİRİŞ

SELAMMM! YENİ BİR KURGUYLA GELDİMMM. UMARIM BEĞENİRSİNİZZZ!

TARİH ALAYIM, BURAYA.

İYİ OKUMALARRR!!!!

...

Telefonumdan bildirim gelmesiyle irkilerek uyandım. Sabahın köründe, kim mesaj atmış olabilirdi? 

Saat 12.30 olmuştu ve telefondan bildirim gelmeseydi, daha saatlerce uyuyacaktım. Malum, yaz mevsimi olunca insanın uyanası gelmiyor.

Gece geç yatmıştım ve annemde bunu biliyordu, o yüzden beni uyandırmamış olmalıydı. 

Annem, uyandığımı duymuş olmalı ki, -Süper güçleri var, ben uyandığımda hissediyor.- beni çağırıyordu, ben de geleceğimi söyleyip bildirime çevirdim, gözlerimi. 

İŞ TEKLİFİMİ, KABUL ETMİŞLERDİ! NASIL OLABİLİRDİ, BÖYLE BİR ŞEY? Benle beraber, katılanın çok olduğunu duymuştum ve aralarından seçilmemin zor olduğunu düşünüyordum ama seçilmiştim.

Sevinçten, olduğum yerde zıplamamak için zor duruyordum. Annem, çılgına dönmemi duymuş olmalı ki yanıma geldi.

"Gene, neler oluyor Ilgın?" 

Hemen, bir yalan uydurmalıydım. Çünkü annem ve babam çalışmama izin vermezlerdi ama ben maddi olarak onlara destek olmak istiyordum.

"Ablam, geliyormuş 2 güne! Mesajını görünce heyecanlandım." diyerek, kısmi yalan söyledim. Ablam dün arayıp anlatmıştı, 2 güne geleceğini. Ben de, dün annemlere söylemeyi unutmuştum. İyi ki de unutmuşum.

Ablam, Ankara'da kimyagerlik okuyordu. Bu yıl, 3. yılını bitirmişti. Son senesi kalmıştı ondan sonra bizimle yaşayarak, hayatını devam ettirmek istiyordu.

"Aaa! Çok güzel. Hazırlıklara başlayalım. Bugün pazara çıkacağım. Sarma yapacağım, yaprak alırım onun için bana yardım edersin, olur mu canım kızım?"

"Olur da anneciğim. Daha 2 gün sonra gelecek ablam, bugün değil ki."

"Doğru. Yaprağı ben alayım bugün, geleceği gün sararız o zaman."

"O olur ama canım nasıl çekti, yanında da yoğurt of of."

"Ablan, gelmeden yemek yok. 2-3 gün sabredeceksin. Sonra, istediğin kadar ye. Şimdi, ben pazara çıkıyorum. Sana da, kahvaltıyı hazırladım. İstediğin zaman ye."

"Tamam, canımın içi." deyip o güzel yanağını öptüm.

"Ayy! Tamam kız, bırak beni. Daha çok işim var."

"Tamam, tamam." diyerek geri çekildim.

Annem, odamdan çıkarken; telefonumdaki bildirime yeniden döndüm.

05***: "Merhaba, Ilgın Hanım! Ben, Sarp DEMİRKOL'un menajeri; Didem KAYA. Sarp Bey'in, oğlu Atlas DEMİRKOL'un sorumluluğu, bundan sonra size verilmiştir. Bugün izinlisiniz ama yarından itibaren, attığım konumdaki evde işinize başlayacaksınız. Yarın geldiğinizde, mutfaktaki masanın üzerinde ki formu doldurmalısınız. İyi günler dilerim!"

...

BÖLÜM SONUNA, HOŞ GELDİNİZZ!!

"NOTASIZ ŞARKI" KİTABIMDA 9. BÖLÜMDE, KISACIK BİR YERDE ATLAS BEYEFENDİMİZ VARDI VE ONUN İÇİNDE AYRI BİR KURGU YAZMAK İSTEDİM. 9. BÖLÜMÜ YAYINLADIĞIMDAN BERİ, BU FİKİR AKLIMDA. EĞER O KİTABIMA BAKMADIYSANIZ, ONA DA GÖZ ATIN DERİM.

BU GİRİŞ BÖLÜMÜ OLDUĞU İÇİN KISAYDI AMA DİĞER BÖLÜMLER EN AZ 2500 KELİME OLACAK.

UMARIM, BEĞENMİŞSİNİZDİRRR!

DİĞER KİTAPLARIMA DA, BEKLERİMM!

GÖRÜŞÜRÜZZZZ. <<<3333

19.09.2022/22.00