Kuroko nefes nefeseydi.
Akashi ise sonuçtan memnundu.Saat gece 1'i geçiyordu. Akşam 10'dan sonra Kuroko, Akashi'ye dinlenme önerisinde bulunmuş fakat bu teklif sorgusuz sualsiz reddedilmişti.
Akashi telefonunun çalmasıyla saatin farkına varmıştı. Küçük çocuk, kızılı arayan kişiye sarılmak istiyordu. Yorgunlukla yerdeki topu almak istemiş fakat alacak gücü kendinde bulamayınca vazgeçerek onun yerine yerde yatmanın daha hoş bir fikir olduğunu düşünmüştü.
Kızıl kafasında rapor tutarken mavi saçlı çocuğu yerde bulmuştu. Bir süre onu öylece izlemiş, kalkmayacağını anlayınca yanına gidip biraz da başında dikilmişti.
Ve artık sabrı cidden sınanıyordu.
"Tetsuya, kalk."
Küçük çocuk Akashi'nin ikiletilmekten hoşlanmadığını biliyordu fakat kızılın emrini uygulayacak gücü yoktu. Akashi eğilerek çocuğun kafasını kaldırdı. Gerçekten de uyuyordu.
Bunu ilk ve son kez yapıyorum. Dedi Akashi, Kuroko'yu kucaklarken.
Kuroko şimdi kızılın sıcak göğsüne yaslanmış, huzurlu bir şekilde uyuyordu. Akashi çocuğu bu denli sevimli gördüğünde gülümsemeden edemedi.
Koruma ikisini de sahanın biraz ötesinde beklerken Akashi ve kucağındaki Küçük çocuğu görünce şaşırmadan edemedi. Daha sonra kızılın sahada kalan eşyaları alma emrini duyunca koşarak sahaya girip eşyaları aldı. Bu sırada Akashi arka koltukta kucağında bir adet Kuroko ile oturuyordu.
"Efendim, eve mi gidiyoruz?"
Akashi, Kuroko'nun evini bilmiyordu.
"Evet."
•••
"Akashi-kun..."
Küçük çocuğu yatağa yatırırken gelen mırıltı Akashi'nin kulaklarını okşamıştı. Kuroko, kızılın boynuna sarılmıştı. Sıcak nefesi Akashi'yi kışkırtırken kızıl iradesine yenik düşmemek için kendini tuttu.
"Tetsuya, boynumdan çekilsen mi?"
"Mi" mi? Diye düşündü Akashi. Hayır, düşünemiyordu.
"Hmm..."
"Seni fazla yordum anlaşılan." Daha fazla yormayayım, ha?
"Gitme, Akashi-kun..."
"Gitmiyorum, Tetsuya."
Akashi yapacak bir şey olmadığını anlayarak yatağa yattı. Kar beyazı teniyle tam olarak dibinde yatan çocuğun saçlarını eline doladı. Kuroko tanıdık sıcaklıkla buluşunca birkaç mırıltı daha çıkardı, Akashi için girdiği en zor sınavlardan biriydi.
Zaten uyuyor. Diyerek iradesine az da olsa yenik düştü kızıl. Burnunu küçük çocuğun masmavi saçlarına değdirdi. Kuroko'nun sıcak nefesi ise tam olarak yani başındaydı. Akashi'nin yaptığı hareketle refleks olarak Kuroko da elini kızılın göğsüne koydu. Aralarında sadece 5 cm kadar kısacık bir mesafe vardı.
Ve Akashi o mesafeyi bu gece kapattı.
Dudakları çocuğunkilerle buluşunca Küçük çocuk mırıldanmaya, öpücük şiddetlenince de kızılın tişörtünü çekiştirmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmparator'un Gölge'si
FanfictionAlashi'nin İmparator Göz'ü karşısında her kim varsa ona boyun eğmeyi emredebilirdi. -Annesi veya babası fark etmeksizin- ona karşı gelen herkesi yere gömebilirdi. Fakat gün gelip onu hiçbir şey yapmadan boyun eğmeye zorlayan bir genç gelip aklını al...