Yoongi telefonu kapatmıştı ve kafe ile ilgilenmeye başlamıştı etrafı ağır ağır süpürdü gece yarısı zifiri karanlık sayılmazdı fakat hava kararmıştı ve yoonginin tatlı kafesinde bu saatlerde kimse olmazdı yoongi bu yüzden erken kapatırdı sandalyeleri ters masaya yatırdı tezgahını toparladı ve çıktı kafeden arkadaşları ile buluşacaktı sahilde arkadaşları Jin ve jungkooktu başka arkadaşlarıda vardı tabi lakin en yakın arkadaşları hariç kimseyle sıkı-fıkı ilişkiler içine girmezdi yoongi sahile yürürken bir an sırtında bir ağırlık hisseti
"Yoongiii hyung!"
Yoongi hamurdanarak itti jungkook'u jungkook yoongi den iki yaş küçüktü aynı mahallede yaşıyordular seokjin'i gördüler ilerde hızlı hızlı koştu seokjin ikiliye doğru
"Ben aşık oldum"
Jin'in söylediği ile jungkookun kaşları havalandı yoonginin ise gözleri fal taşı gibi açıldı jungkook cevap verdi hyunguna
"SEN CİDDİSİN(?)"
Yoongi hızla vurdu kookun omzuna
"Ne bağırıyorsun? Rezil olduk sayende"
"Biz hep reziliz"
Diye ekledi seokjin
"Onu bunu bırak anlat şu çocuğu" dedi ve sahil kullarına oturdu yoongi seokjin de oturdu
"Spor,spora gidiyorum.Orda gördüm onu çok kaslı ve karizmatik aynı zamanda yardımsever düşünceli"
Jin içli içli baktı gökyüzüne
Jungkook arkadaşına baktı
"OO AŞIK AŞIK"
jin omzuna vurdu jungkookun
"Kes sesini kook insanlar bize bakıyor"
Yoongi düşünüyordu bende haseoku anlatsamı diye ama kendisi bile emin değildi ki daha aslında belliydi yoongi haseokun gülüşünü,giyim tarzını,kalp şeklindeki dudaklarını beğeniyordu,çenesi,gözleri,yanakları oldukça hoştu ama o çocuksu tavırlarınıda,özür dilerkenki pişman sesinide,şirinliğinide seviyordu
Çok üzgünüm güzel olmadı biliyorum ama yoonginin arkadaş ortamınıda bilelim diye var bu bölüm
