Seassons / Minsung ✓

0.5

"YA HYUNJİN! MAHVETTİN VİDEOYU!"

"BEN VİDEOYA DUYGU EKLİYORUM BİR KERE DİYER TÜRLÜ COK SADE VE SIKICI İDİ!"

Öğle arası içerdeki spor salonu boş olduğu için burda toplanmıştık. Felix ve Hyunjin iki saattir bir tiktok videosu çekmeye çalışıyordu. Hyunjin ilk başta istemedi gerçi ama Felix susmadığı için çekmek zorunda kaldı.

Ben ve Seungmin ise oturmuş onları izliyorduk. Kavga etme nedenleri ise şuydu

Video için aşk acısı çekiyormuş gibi yapmaları lazım aslında güzel gidiyorlar ama son dakka Hyunjin içindeki dramayı ortaya çıkartıp kendini yere atmış değişik şekiller yapmaya başlamıştı.

Ben ve Seung buna kahkahaya boğulurken Felix kızıyordu. Yazık ya acıdım şuan bir türlü çekemedi.

"Of neyse ya başı güzel olmuştu en azından" diyerek videoyu izlemeye başladı.

İzlediği gibi tüm kızgınlığı gitmiş onun yerine kahkaha atmaya başlamıştı.

"Offf yok silmicem ben bunu çok iyi anı kalsın" dedi

Hyunjin direk bende bakıcam diyerek Felix'in dibine girerken bende tepesine çıkmış bakmaya çalışıyordum.

Biz hala videoya gülerken Seungmin elindeki basket topu ile geldi
"Şu video işi bittiyse gelin bir basket oynayalım"

Kabul edip iki iki ayrıldık
Ben Hyunjin ile Seungmin Felix ile bir takım oldu.

Bir süre böyle oynarken arkadan tanıdık bir ses geldi

"Gençler bir dört kişi daha katılabilir mi size?" Sesin geldiği yere döndüğümüzde Changbin vardı.

Arkasından ise Minho Chan Jeongin geliyordu.
Hyunjin Jeongin'i gördüğü gibi
"Ay olmaz olur mu bunlar zaten beceremiyor oynamayı. Jeongin sen gel bana az basket nasıl oynanır göstererim"

Bizi anında satması ile ağzım açık kalırken Felix ve Seungmin ihanete uğramış bana gülüyordu.

Neyse grubları yeniden oluşturduk.
Seungmin piçlik yapıp Minho ile aynı takıma koydu beni, canım arkadaşım ya maçtan sonra dovim bı.

Benim takımda Minho Hyunjin Jeongin
Karşı takımda ise Felix Seungmin Chan Changbin vardı işte.

Tekrar oynamaya başladığımızda biz önde gidiyorduk. Yalan yok Minho çok güzel oynuyordu.

"YA CHANGBİN TOPU ATSANA BANA ÖNÜNDEYİM BOŞUM HALA MAL MAL ETRAFA BAKİYORSUN"

"ABİ GERME BENİ ÜÇÜDE GELMİŞ BAŞIMA SIKIŞTIM BURDA KORKUYORUM KURTAR BENİİİ!!"

Minho Hyunjin ve Jeongin, Changbin'in etrafını sarmış bir yere gitmesine izin vermiyordu. Ben ise kenarda onların haline gülüyordum.

"ATIYORUM VALLA RASGELE KİME GELİRSE" diyerek topu fırlattı. Gerizekalı. Top tam benim kucağıma geldi.

"SENİN ELİNİN AYARINI Sİ-" hop haşa tamamlama o cümleyi.

Chan son kelimeyi söylememiş direk bana doğru yönlenmişti.
Yalnız çok haşmetli geliyor bana sikmesin.

Ben Chan dan kaçtım Chan beni kovaladı bir süre baya dolandık saha böyle.

Diğerleride artık oturmuş kenara bizi izliyor.

"YA CHAN HYUNG SALSANA BENİ GİT BAŞIMDAN YA! TAMAM ANLIYORUM MÜKEMMELİM AMA OLMAZ YANİ ÜZGÜNÜM BAŞKA KAPIYA GİT"

"ya ne saçmalıyorsun oğlum topu almaya çalışıyorum senden iki saattir!"

Bir yandan koşturuyor bir yandan bağırıyorduk birbirimize.

"BUNLAR HEP BAHANE BENCE SEN BANA GÖZ KOYDUN KESİN AMA BAK OLMAZ SAL BENİ! GELME LAN! NİYE HIZLANDIN LAN YAVAŞLASANA! BAK BENDEN İYİLER VAR AYARLAYIM SANA! LAN LAN BULDUM SEUNGMİN'İ YAPIP SANA!!"

Chan aniden olduğu yerde dondu. Bunu fırsat bilip ilk önce nefeslenip sonra topu karşı tarafa basket attım.

"Yaa ama dikkat dağıttın!" diye söylendi Chan hyung. Buda mızıkcı çıktı.

"Of sonunda ya iki saattir saha koşturuyorsunuz"

"Bence eğlenceliydi özellikle sonda Chan hyungun donması" diyerek kahkaha patlattı Jeongin.

Hepimiz gülerken Chan somurtuyordu.
"Ya ne bilim aniden söyleyince kaldım bir" dedi. Ana kızardı lan bu

Biraz daha durup sohbet etmiş zil çalınca sınıfa yönelmiştik ki Minho beni geri çekti.

"Benden kaçmamana sevindim oldukça eğlenceli birisin seninle yakın olmak isterim" dedi ve göz kırpıp sınıfına girdi.

Lan yavaşla kalbim yavaşla. Of bu Minho bana napıyor böyle...

----

Ya maç daha farklı olucaktı sonra bir baktım Chan Jisun'u kovalıyor

Çok da içime sinmedi ya
Diğer bölüme bol bol Minsung koymaya çalışacağım

Baysss