İyi Okumalar :)
Jimin~
Jungkook kendini geri çekti, şaşkın şaşkın suratıma baktı. Onun güzel yüzünü tekrar inceledim. Gözlerim gözlerinde, gözleri gözlerimdeydi. Daha çok izlemek isterdim onu ama gidecekti. Kapı koluna doğru elini götürdü, biraz duraksadığını anladım. Oda benim gibi gitmek istemiyordu galiba,
"Gitme, Jungk." "Lütfen biraz daha kal"
"Neden? Ben çok aşağılık biriyim. Sana aşık oldum, senin aşık olduğun varken."
Jungkook'un kolundan tutup yavaşça kendime çektim ve koltuğa doğru yürüdüm, oturduk. Jungkook ona neden böyle dediğimi merak ediyordu, aralanmış dudakları ile yeri seyrediyor. Güzel bakışlarını bana çevirmesini o kadar isterdim ki..
"Jim, Hae-Soo'yu tanıyor musun?"
"Evet"
"Öldü."
"Biliyorum"
"Nasıl biliyorsun?"
"İnsan öldürttüğü adamı tanır Jungk"
"Sen mi yaptın?"
"Onu sevmiyordun, size zarar veriyordu."
"Ama Jim!"
"Kötü biri o, başkalarını öldürdüğünü biliyor musun? Onun için asla üzülme. Hak ettiğini buldu."
"Kapatalım konuyu."
"peki"
"Bir daha sana görünmeyeceğim Jim"
"Kötü birşey yapmadın Jungk, sen çok masum birisin. Böyle şeyler düşünmemelisin. İstersen arkadaş olarak kalabiliriz."
/Onu yanımda tutmak için en fazla şuan arkadaş olabiliriz./
"Ciddi misin?" /O kötü biri değil. Beni hemen affetti. Uzaklaştırmadı bile./
Jungkook gülümsedi, elleriyle küçük ağzındaki koca gülümsemeyi kapatmaya çalışıyordu. Yanakları kızarmıştı. Elini yavaşça tutup indirdim. Ortaya çıkan gülümsemesi içimi ısıtıyordu. İster istemez gülümsememi tutamadım. Yere bakan kafasını bana doğru kaldırdım.
"Gülümse Kook. Gülümsemeni gizleme lütfen.Yanakların kızardı"
Kıkırdamaya başladım, o kadar güzel gülüyordu ki gülümsememek elde değildi.
"Utandırıyorsun beni Jim"
"İşinden memnun musun Kook"
Jungkook'un yüzü düştü birden, kafasını yere doğru eğdi yine, hızlıca bana baktı ve sahte bir gülümseme attı.
"Evet"
"Eğer memnun değilsen sana burada iş ayarlayabilirim."
"Teşekkür ederim ama cidden gerek yok Jim.. Benim artık gitmem gerekiyor."
"Numaranı alabilir miyim Jungk?"
"Tabi ki. 0**********."
"Teşekkürler. Korumam seni bırakır istersen."
"Ben yürüyerek giderim Jim, düşündüğün için sağol."
....
Suga~
Hoseok'a mutsuz bakışlar atarken birden kapı çaldı. Kilit açıldı, ohh Jungkook gelmiş.
"Merhaba efendim, hadi Hoseok çabuk çıkalım."
"Geliyorum. İyi günler Bay Min"
"İyi günler. Sadece Min veya Suga de lütfen"
"peki Suga.. Hadi çıkalım Jungkook."
