13

128 11 26
                                    

Bu biraz kısa olsun çünkü aklımda hiçbir şey yok💀

.

Chanyeol

"Baekhyun?"

"Efendim canım?"

Canını yesinler diyemedim ama iç çekip onun için ayırdığım kırmızı jelibonları önüne ittirdim. Ayıcık jelibonlarını çok sevdiğini öğrenmiştim ama sadece kırmızı olanları yiyordu manyak.

"Yaa şapşik sağ ol." jelibonları üçer beşer ağzına atarken gülüp başımı başka bir yana çevirdim. Jongin ve Luhan'ın birkaç masa öteden bana el salladığını görünce göz devirdim. Beni yüreklendirme çalışmaları beni daha da geriyordu.

"Sözünü yarım bırakmasana ya meraklandırıyorsun." Baekhyun dikkatimi tekrar ona çevirmemi sağlayınca boğazımı temizleyip diyeceğim şeye hazırlandım.

"Mezuniyet balosuna kimle gidiyorsun?"

"Yixing'le." istediğim cevabı alamayınca kaşlarımı çatarak ona baktım.

"Neden?"

"İkimiz de sapız çünkü. Beni davet edeceksen gelemem seninle çünkü kankilik kitabına aykırı."

Oflayıp başka bir şey düşündüm, "Peki ya Junmyeon Yixing'le giderse?"

"Şimdi benim dilimden konuşmaya başladın Park Chanyeol." Baekhyun sinsice sırıtınca başından beri bunu planladığını fark etmek ürkütmüştü.

Garson kahvelerimizi getirince Baekhyun son jelibonunu da ağzına atıp boş paketi benim elime koymuştu. Bunu bilinçli mi yapıyordu bilmiyorum ama gün boyu ne yese çöpünü bana verip duruyordu. Kaderde Byun Baekhyun'un çöp poşeti olmak da varmış cidden...

"Ee nasıl ikna edeceksin Junmyeon'u?" cevabı aslında çok da merak etmiyormuş gibi dudaklarına nemlendirici sürmeye başlayınca hipnoza girmiş gibi bir süre onu izledim. Gerçekten güzeldi ve çok etkileyiciydi. İçimden bir ses ne yaptığını bildiğini söylüyordu.

"Detayları bilmene gerek yok. Halledeceğim." aslında Junmyeon'a köpek gibi yalvarmaktan başka aklıma bir şey gelmiyordu ama onun öz güvenli cevabımı beğenmiş gibi bana gülümsemesi bütün detayları unutmamı sağlamıştı.

"Aa ellerin ne kadar büyük. Baksana benimkiler yanında minicik kalıyor." bir elini kaldırıp incelerken gözleri arada benim masanın üzerinde duran elime gidiyordu. Dediğini doğrulamak için elimi kaldırıp avuçlarımızı birleştirdim.

"Evet, tatlı bir uyumu var sanki.."

Baekhyun yarım saat daha elimle oynayıp dünyanın en saçma ama garip bir şekilde o anlatınca aşırı ilginç gelen konulardan bahsedip durmuştu.

18 yıllık hayatımın en güzel günü.

.

.

lu'nun haremi

baek: ya ben bu cyeol'un üzerine binerim at gibi

ksoo: ne?

ksoo: gözlüğüm yanımda yok ya kesin yanlış okudum değil mi

tyong: benim bahane edeceğim bir gözlüğüm bile yok hyung..

ravi: noluyo azgın kertenkele

baek: ilk defa +18 anlamda dememiştim ama sizin yüzünüzden artık ben de o anlamda yazdığımı düşünüyorum

plan dojonyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin