1.0

152 18 58
                                    

"ne demek senden hoşlanıyorum sanırım?"

"bir daha sorarsan kendimi balkondan aşağı sallandırırım bak yeter."

"ama giwook pat diye söyleyiveriyorsun her seyi ya."

"e tamam bu sana bi 120 defa aynı soruyu sorma hakkı mı veriyo, hayır."

"ilk sorduğumda cevap vereydin o zaman."

"ne demek olabilir amk senden hoşlanıyoruz iste aa, iki dakika twilight izlemeye çalışıyoruz şurada zaten ölücez bi iki dakika alice cullen a biraz daha yükseleyim yani lütfen."

"bi daha ölücem dersen ben kendimi sallandırırım görürsün."

"özür dilerim myeong demedim öyle."

"bi daha myeong desene ya çok güzel söylüyorsun."

"ay yürü git be deli, sana film izliyoruz dedik."

"bu engel değil?"

"myeong."

"gerçekten çok güzel söylüyorsun."

"şaka gibisin gerçekten ya."

"bir kere daha söylesene"

"dongmyeong sus artık lütfen."

"tamam susuyorum al."

"dizine yatabilir miyim?"

"ne yapabilir mi- ne?"

"dizine, başımı koyayım?"

"sorma bile bunu, gel yat. saçlarını okşarım bak."

"saçların dediğin için daha çok istedim yatıyorum."

"öpebilir miyim?"

"eve- ne?"

"evet diyordun."

"evet de bi anda şaşırdım suan."

"şaşırman geçtiyse artık öpebilir miyim?"

"evet."

yarım saattir didişmedikleri konu kalmayacak kadar atıştıktan sonra şimdi sadece huzurlu hissediyorlardı. dongmyeong da, giwook da hayatında hiç hissetmediği kadar huzurluydu. hayatında ilk defa böyle hissediyordu giwook. ilk defa tamamlanmış, ilk defa eksiksiz hissediyordu. sonunda ikisi ayrıldığında, giwook malum işlerden ötürü lavaboya gitmişti.

dongmyeong ise onu hala kurtarma şansı olup olmadığını sordu kendisine. ancak hastaneye gitmeyi kabul etmeyecekti, ve hastaneye gitmesini sağlamadan onu kurtaramazdı. psikolojik olsa, psikoloğa mı gitmeliydi? belki de buna ikna etmeliydi, ama edebilir miydi ki?

giwook geri döndüğünde, yine dongmyeong'un dizlerine koydu başını. dongmyeong ağzını açmıştı ki giwook konuştu.

"psikolog falan diyeceksen ona da cevabım aynı kusura bakma."

"o niye ya?"

"abim kendine zarar verdiğinde gitmişti annemler istedi diye. bir sikime yaramıyor, yarasa abim burada olurdu."

"anladım ona da güvenmiyorsun. e ben? ben ne yapayım şimdi?"

"beraberiz işte."

"sen gideceksin."

"sen de benim için kalmaya devam edeceksin."

"giwook."

"efendim."

"ben sensiz kalmak istemiyorum."

"sadece 1 aydır konuşuyoruz."

"daha uzun zamandır senden hoşlanıyorum. seni görmeden yaşamanın fikrini bile beğenmedim."

✓ count your calories ⌗ dongmyeong × cyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin