Multidekiler Nil ve Açelya .
Merhaba :) Bölümü uzun tuttum umarım sıkılmazsınız . Ayrıca her hafta sonu iki bölüm yayınlamayı düşünüyorum . Umarım beğenirsininiz . Votelerinizi ve yorumlarınızı -eleştirilerinizi- bekliyorum . Keyifli okumalar ... XOXO. :)
-
Geçen Bölümden ...
Güzel bir yıl olucaktı . İtici bulduğum fakat katlanmak zorunda olduğum arkadaşlar , son sınıf bir abi , yeni gelen bölümsüz çömezler ve 11-12.sınıf Erasmus şaheserleri stajer yakışıklılar ...
-
Okulun kapısından içeri girdiğimde geçen sene sürekli beraber takıldığımız fakat yaz boyu çok fazla görüşmediğimiz Açelya gözüme ilişti . O da beni fark edince hızlı adımlarla ve her zaman yaptığı o koyu makyajlı yüzüne çarpık bir gülümseme yerleştirerek yanıma geldi . "Günaydın Nil . " dedi gülümsemesini genişleterek . Onun kadar neşeli olamayan bir sesle "Günaydın Açelyacım . " dedim ve sarıldık . Standart okulun ilk günü özlem gidermesini , konuşmalarını ve sarılmalarını yaptıktan sonra tören yerine ilerledik .
Açelyanında benimde merak ettiğimiz bir şey vardı . Geçen sene okulumuzda ve ülkemizde bir lisede ilk defa yapılan ERASMUS ( öğrenci değişim programı ) projesinin 11 ve 12.sınıflarda gerçekleştirilmesi bu sene kendini yenileyecek miydi ?
Açelyayla tören alanında 10A Hemşirelik sınıfının sırasını bulduk ve sıraya geçtik . Müdürümüz kürsüye çıktı ve standart yeni bir okul yılı konuşması yaptıktan sonra "...Okulumuza geçen sene öğrenci değişim programıyla gelen 11.sınıftaki arkadaşlarımız 12.sınıf oldular ve 12.sınıflarımızı mezun ettik . Bu sene 11 Anestezi ve Radyoloji sınıflarına , 12 hemşirelik ve 12 ATT sınıflarına toplam 10 öğrenci ERASMUS projesiyle geldiler . Hoş geldiniz arkadaşlar ..." dedi ve İstiklal Marşından sonra sınıflara çıkmamızı söyleyerek kürsüden ayrıldı . İstiklal Marşı bittikten sonra Açelya ve ben aynı anda kafalarımızı 11 ve 12.sınıfların sırasına doğru çevirdik . Yeni gelen öğrencilerden ikisi hariç diğerleri gayet yakışıklı gözüküyorlardı . Daha sonra yine aynı anda 9. sınıfların sırasına baktık . Bir kaç tane yakışıklı ve uzun boylu erkek dışında hepsi çok küçük ve çocuksu duruyorlardı . Sınıflar tek tek içeri girerken benim gözüm yeni gelenlerden bir çocuğa ilişmişti . Çok yakışıklı ve yapılıydı . Yanında Meteyi görünce 11.sınıf olduğunu anladığım bu çocuk fazla tatlıydı . Gözlerimi ondan ayırdım ve sınıf arkadaşlarımla beraber okula girdim .
Okulumuz 6 katlıydı 3 katı derslik olarak kullanılırken özel bir sağlık meslek lisesinde okuduğumuz için diğer alanlar laboratuvar , spor salonu , teknik oda , sanal hastane olarak kullanılıyordu .
10A hemşirelik sınıfı bu sene 2. kattaydı çok şükür ki bu sene geçen sene olduğu gibi asansörle veya merdivenle uğraşmak zorunda kalmayacaktık .
Sınıfa girdiğimde ders zili çaldı . 1 hafta önce e-posta adreslerimize ders programları gönderilmişti ve ilk ders Meslek Esaslarıydı . Hemşirelik bölümü okuduğumuz için bu sene meslek dersleri ağırlıklı olucaktı . Sırama oturdum ve tabletden Meslek Esasları kitabını açtım . Daha sonra akıllı tahtadan da açtım . Geçen sene sınıf başkanıydım ve daha başkan seçimi 2-3 hafta sonra yapılacağı için böyle şeyleri sorumluluğum olarak görüyordum .
Aslında okulda her konuda her şeyden fazla sorumluluk sahibiydim. Fakat iş arkadaş ve (olmayan) aile diyecek kadar büyük olduğunu düşünmediğim aileme gelince pek de sorumluluk sahibi biri değildim , hatta umursamazımda diyebilirim.
Yerime oturacakken Mete içeri girdi . Hemen arkasından bugün sırada ve okulda ilk defa gördüğüm ERASMUS la geldiğini düşündüğüm çocuk onu takip etti . Çok şaşırmıştım . Meteye "Yeni gelen öğrenciyle hemen kaynaşmışsın canısı ." dedim . Ufak bir kahkahadan sonra "Nilcim bu Jack ama sen Cenk de , tahmin edebileceğin üzere öğrenci değişim programıyla geldi . Ha bir de hatırlıyor musun bilmiyorum ama yazın kamera açıp dalga geçtiğimiz , konuştuğumuz , şakalaştığımız kuzenim Cenk bu . " demesiyle gözlerim yuvalarından çıkacak gibi oldu ....
