KARA BİR HABER

72 14 6
                                    

Ben Hazal 6 yaşım var. Ailem annem Hatice, babam Kemal, ve 2 yaşın da olan kız kardeşim Ayla. Biz zengin ve saygılı olan bir aileydik taa ki ben 8 yaşıma girene kadar. Ailem çok davranışlı hiç bir kötü niyetleri olmayan güzel bir ailem var dı. Ben 2 yıl sonra yani 8 yaşıma girene kadar. Babam'ın borç meseleleri yüzünden elimiz de ne var ne yok hepsini aldılar. Babam borcunu kapatamayın ca nenem gilin evine yerleşmeye karar verdik ve 7 ay sonra yerleştik. Annem babam, babamın borç meselesi yüzünden hergün kavga eder ve tartışırlardı artık eskisi gibi güzel bir aile değildik hepimizin için de nefret, kin vb. bir çok şey daha. Ben artık bu kavgadan tartışmalardan çok sıkılmıştım böyle bir aile olmamızı istemiyordum. Aradan 1 ay geçti ve artık kaçmaya karar vermiştim karar verdiğim günün 3 gün sonrası annem ile babam dışarı çıkmışlardı kardeşimi de alıp. Ben onlar gittiği gibi hemen arkalarından kapıyı kapatıp bavulumu hazırlamaya gittim ve 2-3 saat sonra herşeyim hazır olmuştu. Ailem bir an önce gelmeden hemen gidiyim dedim ve evden çıkıp gittim aradan 1 saat geçti ve bir ormanlık bir yere varmıştım onun 27 km uzağın da terk edilmiş bir ev vardı. Evin yanına yaklaştığım da içine girdim ve durdum. Evin pencereleri kırık kapıların kolları bozuk her yer toz içindeydi. sanki kıyamet kopmuş gibi bir hali vardı. Bavulumu dışarı bırakıp evin içini temizlemeye başladım. Evin temizliğini bitirdiğim de saat 00.01'i geçiyordu. Sonra kendime bir yer hazırladım yatmak için aradan 4-5 dk geçti ve gözlerim yavaş yavaş kapanıp hayallere dalıyordu bile. Sabah 06.00' da kalktım elimi yüzümü yıkadım ve yarım kalan ev temizliğimi bitirip yerleştirdim ve kahvaltımı yaptım sonra kahvaltımı yaptıktan sonra bavulumu yerleştirdim. Biraz yorulmuştum ve oturdum oturduğum da ailem acaba beni merak etmişmidir diye 1-2 dk oturup bunu düşünmeye başladım ve aradan 1 dk bile geçmeden telefonum çaldı arayan bilinmeyen bir numaraydı açtım ve konuşmaya başladım.

Ben: Alo kimsiniz?
Bilinmeyen numara: Alo ben ***** hastanesinden Dr.Yiğit Kılınç aileniz şuan ağır yaralı ve %1 kurtulma ihtameli var bilginiz olsun geçmiş olsun.
Ben: Hayır s-siz ne diyiyorsunuz hayır olamaz bu hayır
Bilinmeyen numara: Malesef üzgünüm yeniden geçmiş olsun (der ve telefonu kapatır.)

O an telefon elimden yere düştü ve yere serilerek ağlamaya başladım kendi kendime neden yaptım neden neden neden oldu bunlar diyip bir kenar da sessizce ağlamaya başladım. Aradan 1 saat geçti ve olay yerine gittim gittiğim de gördüğüm şey hiç bir şey ile ifade edilemez bir hale gelmişti evimiz yanmış ve yıkılmış bir şekildeydi. Oradan ayrılıp hemen hastaneye gittim ailemin hangi odada olduğunu öğrenip odalarına gittim. Hemen doktor bey geldi.

Doktor bey: Üzgünüm geç kaldınız malesef hakkï rahmetine kavuştu geçmiş olsun. (deyip gitti.)
Ben: bağıraak hayır bu olamaz hayır hayır hayır (deyip başım döndü ve bayıldım.)
Hemşire: Çabuk çabuk gelin odaya götürün hemen hastayı (deyip beni bir odaya aldılar.)
Ben: Uyandığım da bir odada olduğumu fark edip kalkıp oturdum. (ve hemşire geldi.)
Hemşire: Uyandınız mı? 1 saat sonra taburcu olabilir siniz.
Ben: Teşekkür ederim. (dedim ve 1 saat sonra taburcu oldum ve eve gittim.)

Eve gittiğim de çaresiz bir şekil de oturdum ve uyuya kaldım yerim de. Uyandığım da saat 18.00 olmuştu. Hemen kalktım ve yemeğimi yedim. Saat 02:00 olmuştu ve hala uykum gelmiyor du. Kendime gittim "Dünyadan Gelen Bir Işık" adlı kitabını aldım ve okumaya başladım okuduğum da saat 04.00 olmuştu ve uyuya kaldım derin derin rüyalara dalarak.


~FİDAN DOĞAN~

~BİR KIZIN HİKAYESİ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin