Sabah horozumun sesiyle uyandım. Adeta cennet parçası gibi olan güneşe bakıp abdest almak üzere banyoya gittim. Gül suyumu sürüp kuru hurma yemek için aşağıya indim. Aşağıda abim Muhammed kuru hurma yiyordu. Bende ona katıldım. Yakın zamanda umreden gelen komşumuz bize okunmuş hurma getirmişti. Bitmesin diye az yiyorduk. Abim sabah namazına gitmek için erken kalkmıştı. Ben maalesef uyunamadığım için sabah namazına yetişememiştim. Ama hemen kaza namazımı kılmak istiyordum. Hurmalar bittikten sonra gidip bir daha abdest aldım. Odama gidip umreden gelen siyah pullu seccademi çıkarıp yatağımın yanındaki boş yere serdim. Namaz kılmaya başlayınca okuldan arkadaşım olan Müzeyyen geldi. Abim kapıyı açtı. Abime "Fadime nerde ? Diye sordu. Abim sessizce "Fadime içerde sabah namazının kaza namazını kılıyor sen içeri geç o namazını bitirince gelir"dedi. Bende namazımı kılmaya devam ettim. Yirmi dakika sonra namazım bitti. Siyah pullu seccademi özenle toplayıp çekmeceme yerleştirdim. Gül kokulu parfümümü üstüme sıkıp içeri gittim. Müzeyyen abimle konuşuyordu. Beni görünce ayağa kalkıp bana sarıldı. Abim de fırsat bilip işim var diyip kapıdan dışarı çıktı. Biz de bu gün dolaşmaya çıkacaktık. Bu gün okul yoktu. Saat 10.30 du. Müzeyyen'e duşa girmem lazım dedim. Müzeyyen kafasıyla onaylayarak Samanyolu TV'yi açtı. Bende banyoya gidip duşa girdim. On beş ile yirmi dakika sonra duştan çıktım. Giyinmek için odama gittim. Altıma yere kadar uzanan sarı bir etek giydim. Türbanımı daha bağlamadım. İçeri gittim ve Müzeyyen ile sohbet etmeye başladık. Biraz sohbet ettikten sonra Müzeyyen ile odama gittik. Hangi türbanı bağlamam gerektiğini ona sordum. O da mavimsi bir türban seçti. Kendi türban takmasına rağmen bendeki bir türbanın ona daha yakıştığını ve onu bağlayabileceğini söyledim. O da bağladıktan sonra salona gittik. Biraz daha konuştuktan sonra kapıya gittik, ayakkabılarımızı giydik. Dışarı çıktığımızda abimin eve geldiğini gördüm. Abime selam verdikten sonra otobüs durağına yürümeye devam ettik. Biraz yürüdükten sonra durağa vardık ve 8 numaralı otobüsü beklemeye başladık. Otobüs hemen geldi ve bindik. Otobüs çok kalabalıktı ve bazı erkeklerin bana deymesini istemiyordum. Beş durak sonra indik ve avm ye girdik. İlk başta favori mağazamız olan kapalı kadın eşyaları satan alışveriş merkezine girdik. Burası baya büyüktü. Çok güzel kıyafetler vardı. Kar desenli bir uzun etek ve turuncu renkte bir türban aldım. Yanıma aldığım 60₺'nin 25₺'sini orda harcadım. Ardından Starbucks'a gittik ve orta boy Caramel Macchiato aldık. Ardından dolaşmaya başladık. Yemek yeme yerlerine geldiğimizde ikimiz de acıkmıştık. Müzeyyen Burger King'e gidelim dedi. Bu teklifini kabul ettim. Ben Whopper aldım. Müzeyyen de Whopper aldı. Yemek yemek için boş yer aramaya başladık. Biraz dolaştıktan sonra yer bulduk. Oturup yemeye başladık. Afiyetle yediğimiz hamburgerimiz bittiğinde sinemaya gittik. İstediğimiz filmde güzel yerler kalmamıştı. Bu yüzden sinemaya gitmekten vaz geçtik. Biraz da sıkılmıştık. Eve gitmeye karar verdik. Yine durağa yürüdük ve 8'in gelmesini bekledik. Gelince bindik. Oturcak yer yoktu ama çok da kalabalık değildi. İnceğimiz durağa gelince indik ve yürümeye başladık. Eve geldiğimizde Muhammed evde değildi. Biz de rahat rahat türbanımızı çıkardık. Ben üstüme rahat bir şeyler giydim. Abim gelince Müzeyyen gitmek istedi. Müzeyyeni uğurladıktan sonra abimle akşam yemeği yemek için sofraya oturduk abim gelirken pide almıştı. Pideyi yedikten sonra televizyonun karşısına geçip izlemeye başladık. Uykum gelince odama gidip pijamalarımı giydim. Abime iyi geceler diyip odama gittim. Akşam namazımı kıldım. Yatağıma girdim ve Allah'a her gece ettiğim duayı yine okudum. Ve uyumaya başladım.