Aptal bir bunalımla terk ettiğim adamı bir kaç yıl sonra yine bir bunalım içindeyken görmek iyi değildi.En azından benim için.
Calum o zamanlar daha 19 yaşında olmasına rağmen benim hırçınlıklarımla baş etmek için elinden geleni yapmaya çalışıyordu.Kırdığım vazoların,sertçe çarptığım kapıların ve gözyaşlarımla beraber çıkan histerik kahkahaların karşısında durmak zordu.Bunlara maruz kalan herhangi birisi sert fırtınalarla karşılaşan güçsüz bir yaprak gibi hisseder ve inceden inceye daha sonra da üzüntüyle titrerdi.
Fakat Calum dayanıklıydı işte,her şeye rağmen yine beni sever ve göğsüne kafamı yaslardı.
Bundan fazlasıyla emin olduğum için mi yoksa bunalımlarımın getirdiği inanılmaz gitme isteği için mi onu terk ettim bilmiyorum.Bildiğim tek şey ondan uzaklaşırsam belki daha iyi hissedeceğimdi.Fakat bunda da yanılmıştım.
Onu terk ettiğim sabah,saat dört buçuğa doğru hava serindi.Ben üşümüyordum fakat Calum önce ki gece yaptığımız kavgadan sonra umarsızca yattığı yatakta derin bir uyku da olmasına rağmen üşüyordu.Bunu neredeyse buz gibi olan kollarından anlamıştım.O sıcak olurdu,benim soğuk ellerimin aksine.Ama o sabah sıcak değildi.
Ve şimdi güneş batarken hava tıpkı onun gibi sıcak esintilerle yüzümü sıyırıp geçiyor,beni onun karşısında beklenmedik karşılaşmanın verdiği heyecanla titretiyordu.
Dağılmış saçları,şaşkınca büyümüş gözleri ve aralanmış dudaklarıyla o kadar güzeldi ki göğüs kafesimin acı verici bir şekilde sızlamasına engel olamadım.Gözlerim her seferinde dudaklarına kayıyor ve gözlerine bakmaktan korkuyordu.Uzun bakışmalarımız özlemle devam ederken aklımı sinsi bir şekilde kemiren düşünceyle her şey neredeyse alt üst oldu.Onu istiyordum.
Bunu ona açıklamamayı düşündüm ama sonra her zaman yaptığım gibi umursamadım ve ne pahasına olursa olsun dudaklarımı araladım.
"Sadece yedi gün.Bu sahilde,güneş batarken ve yaz şarabını içerken geçmişimize rağmen tamamen birbirimize ait olacağımız yedi gün istiyorum.Ve sonra..Gitmeme izin vereceksin."
Hızlanan nefeslerimin arasında gözlerinde gördüğüm bir kaç hüzün parçası beni yalvarmaya sürükledi.
"Lütfen Calum, sadece bütün dünyayı unutup,acı çekmeden yedi gün boyunca seninle beraber olmak istiyorum.Sonrasında ya gitmeme izin ver ya da beni öldür."
*******
summer wine dinlerken ani bir duygu patlamasıyla yazdığım bu hikaye nereye gider bilmiyorum
büyük ihtimalle 7-8 bölümden oluşacak
her neyse oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
