MULTİ: Su
Okuldan çıkınca bizim eve gitmeye karar verdik. Eylül hayvanı canı pasta çekti diye gidip pastaneden cheesecake aldı. Evet cheesecake kız para sıçıyo olm.
Sonra bizim evin önüne geldiğimizde demirin motordan indiğini gördüm. Cansuya baktığımda demirin poposunu kestiğini gördüm.
Eylül'ün kolundan tutup Cansu'yla aramıza yerleştirince ikiside gülmeye başladı. Yürüyerek içeri girdiğimizde
Evi bok götürdüğünü gördüm
"Demir bune amk?!" Diye bağırdım yerdeki cips paketlerini göstererek
"Cips." Dedi "Hadi canım" diye bağırdı Eylül saat 16:49 du Annemin gelmesine 21 dk vardı
"Arkadaşlar tam 21 dakikamız var görevimiz temizlik Eylül sen git cips paketlerini topla Cansu sende yerdeki diğer çöpleri süpür bende mutfağı halledicem Demir tuvalete girmek bile istemiyorum orası senin görevin kardeşim." Dedim yine o piç sımaylı attı ve üç poşet alıp tuvalete gitti
Tbe tbe.
Mutfağa girdiğimde hiçbirşey yoktu Mutfak namına birşey yoktu ulan evye bile çöplerden gözükmez hale gelmişti.
"Demir tşk mi geçiyon sen?" Dediğimde gülerek mutfağa geldi "Ne oldu kardeşim" deyip kahkaha atmaya başladı "Eşşek mi sikti lan burayı bune lan embesil?!" Diye anırdım.
Kahkaha atarak salona gitti Cansu bir bok beceremiyordu bide ben hamaratım diye geçiniyordu "Bune kızım süpürge bile tutamıyosun." Dedi Demir beyefendi. "Yardım edeyim" dedi ve cansunun süpürgeyi tutmasına yardım etti Cansu önden süpürgeyi tutarken Demir'de arkadan destekliyordu okulda yaptığının intikamını alıcaktım nihahahaha.
"OHA yavaş olun amk aile var!" Diye bağırdım. SU İS A OLWEYS VİN.
Merdivenlerden koşarak çıktığımda eylülün her yeri temizlemiş olduğunu gördüm "oha eylül naptın lan?" Dedim ağzım açık kalırken "Çok pisti napıyım amk" kız titiz napacan?
Birden kafamdan aşşağı su dökülmesiyle buz kesildim ve Cansuya baktım aha boku yedin kızım
"CANSUUUUUUUAAĞ" diye bağırıp arkasından koşmaya başladım. Tam onu yakalıyacakken duştan yeni çıkmış bornozlu veri kuul olan bir adet demire çarptı.
SEVAP POWER .
Cansunun yanakları kızardı ve Demir'in gözlerine baktı "Ben kaçıyorum siz işinizi rahat rahat halledin" dedim ve gülümseyip çıktım.
İnat olsun diye Eylül'ü alıp sahile indik sonuçta sevenleri buluşturmak sevaptır.
Bir süre sonra Ekinle Cansuyu gördük yanlarına çağırıp şişe çevirmece oynamaya başladık
Cansu çevirince bana geldi cansu ağzını açtığı gibi "Cesaret" dedim
"Yanında kağıt varmı Eylül?" Diye sordu Eylüle eylülde sırt çantasından kağıt çıkardı ve fosforlu kalemlerle kocaman SARIL BANA yazdı.
Bana yaklaşıp kolyemi çıkardı üzerindeki sonsuzluk işaretini çıkardı ve o kağıdı yerleştirip bana baktı "Şimdi gidip gözün kapalı meydanda 5 kişinin sana sarılmasını bekliyceksin hiç bakmadan" dedi bende kalkıp en işlek sokağın ortasına orda beklemeye başladım bir süre sonra 10-15 kişiyle sarılmıştım
Nereye gitti bunlar amk? 5 kişi dediler şuan 18. Bana sarılıyo.
Gözümü açtığımda çok yakışıklı bir çocuğun bana sarıldığını farkettim.Etrafa baktığımda Cansunun fotoğrafımı çektiğini gördüm. Pislik diye düşünürken "Sarılıcak mısın?" diye sordu bende kollarımın açık olduğunu farkedip sırtına doladım sarılma faslı sonunda bittiğinde Cansunun yanına gittim
Cansu bana sarılan çocukların fotoğraflarını gösterince içim gitti. Ben nasıl kaçırdım onları amk?!?
"Tamam devam edelim!" Diye bağırdı Eylül
Tam yerimize geçicekken cebimden bişey düştü yere düşeni gördüğümde kağıt olduğunu farkettim. Açıp okudum
"Güzel sarılıyorsun Sarışın."
