|~1~|

2.9K 268 213
                                    

İlk kez yazıyorum. O yüzden heyecanlıyım. Yazım ve mantık hataları olabilir. Şimdiden özür dilerim.

3.kişi anlatım

Jisung alarmın tiz sesiyle uyandı. Saate baktı saat 6:00'ı gösteriyordu. Yine aynı şeylerdi pazartesi sabahıydı ve yorgundu. Birkaç küfür mırıldanarak yataktan kalktı. Doğruca banyoya gitti. Aynaya baktı, berbat görünüyordu. Dün gece saat 02:30'a kadar film izlemişti, annesi ona çok kez yatmasını söylemişti ama o yatmamıştı.

Annesinin sözünü dinlemeliydi.

Şişmiş gözlerine ve dağılmış saçlarına baktı. Ardından elini yüzünü yıkadı ve banyodan çıktı. Aç hissetmiyordu, o yüzden bişeyler yeme iytiyacı duymamıştı. Direkt üstünü giydi ve telefonunu çantasını alıp evden çıktı.
Hava soğuktu, ellerinin buz gibi olduğunu görüp cebine koydu. Koyamadı. Cebi yoktu. Sinirlenmişti. Birkaç küfür etti ve ellerini birbirine sürterek yürümeye başladı.

Nihayet okula varmıştı.

Okulun kapısına girmesiyle Felix'in Jisung'un boynuna atlaması bir olmuştu.

Jisung korkmuştu.

"Salak mısın Felix?! Az kalsın ölüyordum burada korludan!"

Felix dudaklarını hafif büzerek cevap vermişti.

"Ama ne yapayım özledim seni."

Jisung iç çekti. Arkadaşına kızamıyordu.

"Bende seni özledim. "

Ardından Jisung kollarını açtı Felix ona sarıldı.

"Hadi Felix artık gidelim. Derse geç kalacağız"

....

Okul sonunda bitmişti Jisung yorgunluğunun üstüne yorgunluk katmıştı. Hâlâ pek aç hissetmiyordu ve boğazı ağrıyordu. Sanırım hastalanmıştı. Felix'e veda etti ve yürümeye başladı. Sabahın aksine hava o kadar da soğuk değildi.

....

Evin önüne gelmişti. Kapıyı tıklattı, açan olmadı. Annesinin uyumuş olduğunu düşündü. O yüzden çantasından çıkardığı anahtarı aldı ve yavaşça kapıyı açtı. İçeri tam adım atacakken bir kutu gördü kapının önünde. Az kalsın basıyordu. Bu kutuda neyin nesiydi. Ayakkabılarını çıkardı, kapıyı kapattı.

"Anne?"

Ses yoktu.

Annesi bir yere gitseydi kesin onu arardı. Endişelenmişti. Evin içini dolaştı ama hiçbir yerde bulamadı. Doğum günü falan mıydı annesi ona sürpriz mi yapıyordu? Rehberde Annem olarak kayıtlı olan kişiyi aradı. Açmadı 4-5-6.... Hâlâ açmıyordu ne olmuştu ki? Ardından gözleri kutuya kaydı. Hareket mi ediyordu!? Korkmuştu. Yavaş adımlarla kutuya yaklaştı ve bantı söktü. Kutunun kapağını açmasıyla sarı beyaz bir kedi onun üzerine atlamıştı. Çığlık atmıştı. Kedi korkmuş olmalı ki Jisung'un üstünden kalkıp saklanacak yer arıyordu. Jisung hâlâ şaşkındı annesi nerdeydi bu kedi nerden çıkmıştı kim getirmişti bunu? Ardından kutunun içine baktı bir not vardı. Titreyen elleriyle notu eline aldı.

"Ah, merhaba Han Jisung.
Şuan bu kedinin nerden çıktığını ve annenin nerde olduğunu merak ediyorsun değil mi? Senden çok bişey istemeyeceğim. Bu kediye çok iyi bakmalısın. Bir süre sonra senden alacağım. Olurda iyi bakmazsan, annen ölür. Okula gitmeyeceksin, hergün para vereceğiz sana kapının önüne bakman yeterli. Her neyse sen ve kedinle iyi şanslar. Ha bu arada kediye Minho diye seslen ismi bu.

S.C"

Neydi bu şimdi bu kediyi kim getirmişti S.C kimdi? Bu kediyi S.C mi getirmişti? Kediye iyi bakmazsa annesi mi ölecekti?! Hepsinin bir kabus olmasını diledi. Ama ayak parmaklarını ısıran kedi bunun gerçek olduğunu söylüyordu. Bir dakika kedi ayağını mı ısırıyordu?!

"Ah! Bırak beni pis kedi."

Kedi ısırmaya devam ediyordu

"Bırak ayağımı Minho!"

Kedi Jisung'un gözüne baktı ardından ayağını bıraktı ve koltuğun üzerine uzandı. Jisung hâlâ şaşkınlığını üzerinden atamamıştı. Annesi nerdeydi? Bunların hepsi çok karmaşıktı. Koltuğa, Minho'nun yanına oturdu ve ağlamaya başladı. Annesini daha şimdiden özlemişti, ne kadar bir süre boyunca kediye bakacaktı ve annesini göremeyecekti?
Kedi Jisung'un kucağına atladı oraya yerleşti ve kendini ona sürttü. Jisung biraz tebessüm etmişti en azından yalnız değildi bir kedisi vardı. Minho vardı. Ağlamayı kesip Minho'nun yumuşak tüylerini okşamaya başladı. Minho hırıltılar çıkararak gözlerini kapattı ve uykuya daldı. Jisung yavaşça kediyi kucağından kaldırıp koltuğa koydu. Ardından kapıya yöneldi. Kapıyı açtığında karşısında zarf buldu içinde 1 ay boyunca ona yetebilecek para vardı. Zarfı eline aldı ve kapıyı kapattı. Çok acıkmıştı. Neyseki evde noodle vardı. Noodle'ı yaptı ve yemeye başladı. Minho kokuyu alınca uyanmış ve Jisung'a yalvaran gözlerle bakıyordu.

"Çok yorgunum Minho, söz biraz dinleneyim senin için gereken her şeyi alacağım"

Kedi anlamış olacak ki geri koltuğa gitti ve uzandı

"Akıllı kedi"

Nasıldı. Umarım beğenmişsinizdir.

Kitty|MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin